Lübnan’da yeni cumhurbaşkanının seçiminde Hizbullah’ın etkili rolü

Lübnan Hizbullah Hareketi ve Lübnan’daki diğer direniş gruplarının işbirliği ve uyumu sayesinde "Joseph Aoun", Lübnan’ın yeni cumhurbaşkanı olarak seçildi.

Lübnan Parlamentosu, 9 Ocak 2025’te nihayet Lübnan Ordusu Komutanı Joseph Aoun’u ülkenin 14. Cumhurbaşkanı olarak seçti ve bu görevin iki yılı süren boşluğa son verdi. General Joseph Aoun, ikinci tur oylamada 99 oy alarak Cumhurbaşkanı seçildi. Bu, Lübnan tarihinde bir ordu komutanının cumhurbaşkanlığına getirildiği 5. örnek oldu.
Joseph Aoun, parlamentoda yaptığı konuşmada, Lübnan’ın terörle mücadele ve İsrail saldırılarına karşı koymak için ordusuna yatırımın zaruretine vurgu yaptı. Yeni Cumhurbaşkanı, İsrail rejiminin saldırılarına karşı kapsamlı bir savunma politikası geliştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Lübnan’ın egemenliği ve bağımsızlığına asla kayıtsız kalmayacağız ve İsrail saldırıları sonucu güney Lübnan ile ülkenin diğer bölgelerinde tahrip olan kaynakları yeniden inşa edeceğiz,” dedi.
İran’ın Beyrut Büyükelçisi Mücteba Amani, direniş yanlılarının Joseph Aoun ile görüştüğünü ve karşılıklı çıkarları gözeten bir anlaşmaya varıldığını belirtti. Amani, bu anlaşma doğrultusunda direniş gruplarının Joseph Aoun’a oy verdiğini ve bunun Amerika, Suudi Arabistan ve Fransa’ya, Lübnan’daki süreçleri kendi başlarına ilerletemeyeceklerini ve uzlaşmaya ihtiyaç duyduklarını gösterdiğini ifade etti.
Amani ayrıca, Joseph Aoun’un İran karşıtı olmadığını ve Hizbullah Hareketi ile direniş gruplarının bu konuda detaylı bir değerlendirme yaptığını belirtti.
Joseph Aoun, iç siyasi çekişmeler nedeniyle iki yıldan fazla bir süredir cumhurbaşkanının seçilemediği bir dönemde cumhurbaşkanı oldu. Lübnan’daki siyasi partiler arasındaki görüşmeler sonuç vermemiş, bu nedenle ordu komutanı gibi bağımsız ve partiler üstü bir aday üzerinde uzlaşmaya varılmıştı. Daha önceki adaylar parlamentoda çoğunluğun desteğini alamamış, bu durum partiler arası bağımsız ve partilere bağlı olmayan bir aday konusunda uzlaşma sağlanmasına neden olmuştur.
Lübnan’da cumhurbaşkanlığı dönemi 6 yıldır ve bir kişi yalnızca bir dönem bu görevde bulunabilir. Görev süresi sona erdiğinde, yeni cumhurbaşkanı seçilene kadar ülkenin başbakanı, cumhurbaşkanının görevleri ve yetkilerinin bir kısmını üstlenebilir, ancak bu geçici bir cumhurbaşkanlığı anlamına gelmez. Bu nedenle, Lübnan, sınırsız bir süre boyunca cumhurbaşkanlığı makamının boş kalabildiği tek ülkedir.
Yeni cumhurbaşkanının seçimi, Lübnan’da iki yıl süren iç anlaşmazlıkların ardından, direniş gruplarının ülkenin siyasi istikrarını ve iç uyumunu sağlamadaki önemli rolünü açıkça ortaya koydu. Lübnan Hizbullah Hareketi, cumhurbaşkanının belirlenmesi sürecinde farklı siyasi gruplarla müzakerelerde kilit bir rol oynadı ve iç birliği güçlendirdi.
İsrail rejiminin Lübnan sınırındaki sürekli provokasyonları ve son aylarda yaşanan çatışmalar, Hizbullah ve direniş gruplarının Lübnan’ın siyasi ve askeri sahnesindeki önemini daha belirgin hale getirdi. Direniş güçleri, İsrail rejimine karşı verdikleri mücadelede büyük başarılar elde etti ve bu rejimi geri adım atmaya zorladı.
 Lübnan’ın siyasi istikrar ve iç uyuma olan ihtiyacı göz önünde bulundurulduğunda, direniş grupları, Amerikan ve İsrail planlarına karşı ülkenin çıkarlarını korumak için önemli bir rol oynamaya devam etmektedir./