Siyonistler, Cebel el-Şeyh’i 2. Golan'a Dönüştürecek mi?

Parstoday - Arap dünyasının ünlü analisti, Siyonist rejimin eylemleri ve bu rejimin üst düzey askeri yetkililerinin Suriye'deki hareketlerine dair değerlendirmelerde bulundu.

Arap dünyasının ünlü analisti Abdulbari Atvan, Rai Al Youm gazetesindeki yazısında, Siyonist rejim ordusunun başkanı General Eyal Zamir'in önderliğindeki askeri heyetin, işgal altındaki "Cebel el-Şeyh" ve Suriye'deki tampon bölgeye yaptığı ziyaretlere dikkat çekti. Atvan, Zamir'in bu bölgelere herhangi bir direnişle karşılaşmadan girmesinin, yeni Suriye'nin hükümet ve egemenlikten yoksun olduğunu ve işgalci rejimin zorla dayattığı duruma tamamen teslim olduğunu gösterdiğini belirtti.

Atvan, güney Suriye'nin hızla ikinci bir Golan'a dönüşmekte olduğunu ve Siyonist işgalin kalıcı hale geldiğini vurguladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun birkaç gün önce, "İsrail güçlerinin güney Suriye üzerindeki egemenliği belirsiz bir süre devam edecek" şeklindeki açıklamasını hatırlatarak, bu durumu teyit etti.

Bu Arap analist, Türkiye'nin Siyonist rejimin saldırılarına ve eylemlerine karşı herhangi bir tepki göstermemesi üzerine de değerlendirmelerde bulundu. Çünkü Ankara, yeni Suriye hükümetinin büyük bir destekçisiydi. Atvan, İsrail savaş uçaklarının, Türkiye ile sınırda yer alan ve Humus çevresi ile Hama ve Halep’teki askeri üslere 200'den fazla saldırı düzenleyerek bu üsleri tamamen tahrip ettiğini belirtti. Bu saldırılar, Türkiye'nin Suriye'deki askeri varlığını güçlendirmesini engellemeye yönelikti; ancak Ankara'nın hava savunma sistemlerinin veya savaş uçaklarının bu saldırılara karşı hiçbir tepki göstermediğini ekledi.

Atvan, Siyonist rejimin Suriye topraklarını yavaş yavaş yuttuğunu ve karşısında hiçbir tehdit görmediğinden emin olduğunu ifade etti. Eğer mevcut teori, Türkiye ve İsrail’in Suriye mirası için birbirleriyle rekabet ettiği yönündeyse, tüm göstergeler, bu rekabette İsrail’in kazanan olduğunu gösteriyor.

Rai al-Youm'un baş yazarı, şu anda Suriye’nin başarısız ve çöküş yaşamış bir devlet olduğunu ve gelecekte bu durumun değişmesi için herhangi bir işaret olmadığını yazdı. İşgalcilere karşı direnç, özellikle de Siyonist işgalcilere karşı direnç, ulusal egemenliğin ölçülmesi ve gelecekteki olasılıkların anlaşılması için en doğru ölçüttür. Bu tür bir askeri ya da kelimeyle direnç olmadığı takdirde, geleceğin resmi çok karanlık ve iyimser olmayan bir tablo çizmektedir.