Şeyh Naim Kasım: Direniş, Lübnan halkının aydınlık yoludur

Hizbullah Lübnan Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, Aşura Günü münasebetiyle yaptığı konuşmada, halkın yoğun katılımına dikkat çekerek, Siyonist rejimin saldırılarına karşı direnişin süreceğini ve Hizbullah’ın asla işgalci rejimle ilişkileri normalleştirmeyeceğini vurguladı.

IRNA'nın El-Ahd haber sitesinden aktardığına göre, Şeyh Naim Kasım, Aşura merasiminde yaptığı konuşmada, Lübnan halkının kitlesel katılımını, kötü niyetli çevrelere verilen net bir cevap ve halkın direniş yoluyla olan derin bağının göstergesi olarak değerlendirdi.

Kasım şunları söyledi: “Bazı çevreler, bölgesel gelişmelerin halkın direnişe desteğini zayıflatacağını sanıyordu. Ancak bu güçlü katılım, halkın zulüm ve saldırılara karşı direnişini net şekilde ortaya koydu.” Siyonist rejimin Lübnan topraklarına yönelik süregelen saldırılarına değinen Kasım, “Vatanı savunmak kaçınılmaz bir görevdir ve en zor koşullarda dahi bundan vazgeçmeyeceğiz. Şehitlerin kanı, bize sessiz kalma izni vermez,” dedi. Direnişi, İmam Musa Sadr ve şehit liderlerin yolunun devamı olarak tanımlayan Şeyh Kasım şöyle konuştu: “Bu yolda özgürlük ve onur gerçekleşene dek ilerlemeye yemin ettik. İşgalcilere dış destekle meşruiyet kazandırmalarına izin vermeyeceğiz.”

Normalleşme projelerine sert tepki gösteren Hizbullah lideri: “Siyonist rejimle ilişkileri normalleştirmek, bölge halklarının onuruna hakarettir. Hizbullah bu sürecin hiçbir zaman bir parçası olmayacaktır,” dedi.

Şeyh Naim Kasım, direnişi Lübnan’ın güvenlik ve onurunun teminatı olarak gördüğünü ve işgal sürdüğü sürece gerçek barıştan söz etmenin anlamı olmadığını ifade etti. Kasım, bölgedeki son gelişmelere değinerek, direniş seçeneğinin Siyonist rejimin saldırılarına karşı sürdürüleceğini ve uluslararası baskılara karşı teslimiyetin reddedileceğini belirtti. Lübnan’da ilan edilen ateşkes anlaşmasına ilişkin olarak, Kasım şu uyarıda bulundu: “Bu anlaşmanın ilk aşamasının uygulanması, saldırıların durdurulması, İsrail’in tamamen geri çekilmesi, esirlerin serbest bırakılması ve yeniden imar sürecinin başlamasıyla mümkün olur. Aksi halde bu anlaşmanın bir anlamı yoktur.”

Kasım şöyle devam etti: “Baskı ve tehditler ne kadar ağır olursa olsun, biz yolumuzdan sapmayacağız. Silahımızı bırakmayacağız; çünkü bu, halkımızın meşru savunmasının bir parçasıdır,” diyerek kararlılık mesajı verdi.

Hizbullah lideri, direnişin bir macera değil, Lübnan ve bölgenin onurunu korumaya yönelik bir zorunluluk olduğunu ifade ederek, “Barış adına bizden savunma araçlarımızdan vazgeçmemizi istemek, teslimiyete davettir ve bu bizim sözlüğümüzde yer almaz,” dedi.

Filistin halkına övgüde bulunan Şeyh Naim Kasım: “Siz en şerefli halklardansınız ve biz, topraklarınız tamamen özgürleşene kadar yanınızda olacağız,” diye konuştu.

Konuşmasının bir bölümünde İran İslam Cumhuriyeti'nin rolüne de değinen Kasım, “İran liderliğinin basireti ve halkının direnişi, direniş ekseninin temel dayanağıdır. İran halkı, düşmanların planlarını boşa çıkarmıştır,” dedi.

Yemen halkına da selam gönderen Şeyh Kasım, Yemen’in bugün İslam ümmetinin uyanık vicdanının sesi olduğunu ve baskı ile saldırılar karşısında sessiz kalmadığını vurguladı. Hizbullah Genel Sekreteri sözlerini şöyle tamamladı: “Direniş var olmaya devam edecek. Direniş ekseninin iç bütünlüğü ve birliği, düşmanın hedeflerine ulaşmasına izin vermeyecek en büyük sermayemizdir.”