Avrupa’da İsrail’e Destek Karşıtı Protestolar Neden Artıyor?
https://parstoday.ir/tr/news/west_asia-i282682-avrupa’da_İsrail’e_destek_karşıtı_protestolar_neden_artıyor
Parstoday – Binlerce kişi Berlin’de Almanya’nın Batı Asya bölgesindeki politikalarını protesto etmek için sokaklara çıktı.
(last modified 2025-09-14T08:55:46+00:00 )
Eylül 14, 2025 11:53 Europe/Istanbul
  • Avrupa’da İsrail’e Destek Karşıtı Protestolar Neden Artıyor?

Parstoday – Binlerce kişi Berlin’de Almanya’nın Batı Asya bölgesindeki politikalarını protesto etmek için sokaklara çıktı.

Yaklaşık 15 bin Alman vatandaşı Berlin’deki Brandenburg Kapısı önünde Filistin bayraklarıyla bir araya gelerek Berlin’in Batı Asya politikalarına karşı seslerini yükseltti. Göstericiler “Gazze’de soykırımı durdurun” gibi sloganlar atarak Almanya hükümetinden Gazze’deki savaşı sona erdirmek için diplomatik çabalarını artırmasını talep ettiler.

Son aylarda Avrupa ülkelerinde, özellikle Almanya’da, İsrail’e destek veren Avrupa politikalarına karşı halkın baskısı giderek arttı. Protestocuların en önemli taleplerinden biri İsrail’e yönelik askeri desteğin sona erdirilmesi ve Tel Aviv’e silah satışının durdurulmasıdır.

Ekim 2023’te İsrail’in Gazze’ye yönelik kapsamlı saldırılarında binlerce Filistinlinin hayatını kaybetmesi ve yaralanması, ve özellikle son aylarda bu katliamın planlı bir soykırıma dönüşmesi, Avrupa ülkelerindeki halkların kendi hükümetlerinin İsrail’e verdiği askeri destekten giderek daha fazla rahatsız olmasına yol açtı.

Bu protestolar, İsrail’e verilen askeri desteğin durdurulmasını, Gazze’deki soykırımın sona erdirilmesi için İsrail’e baskı yapılmasını ve Avrupa ülkelerinin dış politikalarında değişiklik yapılmasını talep eden büyüyen bir eğilimi göstermektedir.

Avrupalı birçok vatandaş artık sadece Gazze’deki savaş ve yıkımdan değil, aynı zamanda Avrupa liderlerinin politikalarından da bıkmış durumda. Birçoğu Avrupa’nın İsrail’e verdiği destek ve Tel Aviv’e askeri malzeme gönderimini, tüm Avrupa halklarının Gazze’deki mevcut soykırıma ortak olması olarak görüyor ve artık buna tahammül etmiyor. Aslında, Avrupalılar artık İsrail rejiminin savaşçı politikaları ve insan hakları ihlallerine karşı sessiz kalmak istemiyor.

Bu nedenle, başlangıçta sınırlı çapta Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde düzenlenen bu protestolar, artık Avrupa yetkililerinin karar alma süreçlerini etkileyebilecek ciddi bir talebe dönüşmüştür.

Bu baskılar sonucunda, son aylarda Avrupa Birliği ülkelerinden bazıları Filistin’i bağımsız bir devlet olarak tanıma yolunda adımlar atmıştır. Bu hareket, İsrail’i koşulsuz destekleyen önceki politikalardan kısmi bir geri adım olarak değerlendirilebilir.

Filistin devletinin kurulmasının Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin son toplantısında 142 ülke tarafından desteklenmesi de bu doğrultuda değerlendirilebilir.

Bu gelişmeler, İsrail’e yaptırımlar uygulanması ve İsrail’e silah gönderilmesinin durdurulması konusunda da açıkça görülmektedir. Avrupa’daki birçok insan hakları grubu ve sosyal aktivist, özellikle Tel Aviv’e silah satışının durdurulması dahil geniş çaplı yaptırımlar talep etmektedir.

Bazı Avrupa ülkelerinde bu konuda artan değişimler yaşanmakta ve üst düzey yetkililer İsrail ile askeri ilişkilerin gözden geçirilmesi olasılığından bahsetmektedir. Bu durum, İsrail’in uluslararası hukuku sürekli ihlal etmesi ve Gazze’de savaş suçları işlemesi sonrası gerçekleşmektedir.

Tüm baskılara ve protestolara rağmen, Avrupa ülkelerinin İsrail’e desteği çelişkili ve karmaşık bir durumdur. Bir yandan birçok AB ülkesi İsrail’in insan hakları ihlalleri ve Gazze’de sivillere yönelik saldırılarını eleştirirken, diğer yandan askeri desteği sürdürmektedir.

Bu ikilem, Avrupa ülkelerinin dış politikalarında ciddi sorunlara işaret etmektedir. Bir yandan İsrail’in savaş suçlarını kınarken ve ilişkileri kesmekten söz ederken, diğer yandan Tel Aviv’e silah sevkiyatı ve ekonomik-ticari ilişkiler devam etmektedir.

Bu çifte tavır, bazı Avrupa yetkililerinin Gazze’deki insani kriz nedeniyle İsrail’e daha fazla baskı yapılmasını talep etmesine yol açsa da, stratejik ve ekonomik çıkarlar nedeniyle askeri desteği azaltmaya istekli olmadıkları ve İsrail’i önemli bir ortak olarak gördükleri anlaşılmaktadır.

Bu durum, Avrupa’nın İsrail ve Filistin politikalarında temel çelişkiler olduğunu göstermektedir. Stratejik çıkarlar ve İsrail ile ekonomik ilişkiler öncelik olduğu sürece, Avrupa devletlerinde Filistin’e destek politikalarında gerçek bir değişiklik olmayacak gibi görünüyor; bu da Avrupa vatandaşlarının büyük rahatsızlığına neden olmakta ve farklı Avrupa ülkelerinde artan gösteri ve protesto hareketlerinin ortaya çıkmasına yol açmaktadır.