Ekonomi Uzmanları: İsrail, Derinleşen Bir Ekonomik Krizle Karşı Karşıya

Pars Today – Ekonomi uzmanları, İsrail rejiminin Yemen’in askeri operasyonları ve uluslararası baskılar nedeniyle mali ve ekonomik açıdan kritik bir aşamada olduğunu vurguluyor.

Habere göre, uzmanlar, rejimin karşı karşıya olduğu askeri baskılar, birikmiş bütçe açıkları ve uluslararası tehditlerin, İsrail’in ekonomik istikrarı için ciddi birer tehdit oluşturduğunu belirtiyor. Uzmanlara göre, Tel Aviv hükümeti önümüzdeki dönemde ekonomik çöküşü önlemek amacıyla daha önce görülmemiş acil önlemler almak zorunda kalabilir.

Borç Faizi, Bütçe Açığı ve Ekonomik Felaket

Ekonomist Selim el-Caadabi, konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı: “Siyonist rejim, ciddi bir mali kriz ve ekonomik felaketle karşı karşıya. Gelir yetersizliği nedeniyle hükümet, borç faizine bağımlı hale geldi ve sürekli olarak hazine bonosu ihraç ediyor. Bu durum, borç faizini artırarak mali yükümlülükleri yerine getirme kabiliyetini zayıflatıyor. Aynı zamanda, artan askeri harcamalar bütçeyi daha da zorluyor ve İsrail ekonomisini büyük bir riske sokuyor.”

Caadabi ayrıca, özellikle Eilat şehrindeki askeri operasyonların, İsrail’in en önemli gelir kaynaklarından biri olan turizm sektörünü felce uğrattığını söyledi. Bu sektör, yıllık yaklaşık 12 milyar dolar gelir sağlıyor ve yılda 3.5 ila 5 milyon uluslararası turist ağırlıyor.

Elmas Ticareti, Savunma Sanayi ve Enerji Sektörü de Zarar Görüyor

El-Caadabi, ilaç endüstrisi ve elmas ticareti gibi sektörlerin de saldırılardan olumsuz etkilendiğini belirtti. İsrail’in yıllık elmas ihracatının 9 milyar doları aştığını, ancak nakliye ve hava yolu hatlarındaki kesintilerin bu sektöre zarar verdiğini ifade etti.

Ayrıca, Demir Kubbe savunma sistemi gibi askeri sistemler hakkında uluslararası eleştirilerin arttığını ve bazı ülkelerin artık bu sistemlere olan ilgisinin azaldığını kaydetti. İsrail’in enerji sektörü de saldırılar nedeniyle zarar görmekte; petrol kaynakları ve boru hatları hedef alınmış durumda.

Faiz Politikaları, Yatırımları ve Kamu Hizmetlerini Etkiliyor

Caadabi sözlerini şöyle sürdürdü: “İsrail’in mali politikası da çifte zorlukla karşı karşıya. Küresel merkez bankaları faiz oranlarını düşürme yoluna giderken, İsrail hükümeti bütçe açığı nedeniyle yatırımcı çekmek adına faiz oranlarını artırmak zorunda kalıyor. Bu durum, kamu hizmetlerine yatırım yapılmasını ve yerli-yabancı yatırımcıların çekilmesini olumsuz etkiliyor, ekonomik krizi derinleştiriyor ve ülkenin gelecekteki kalkınmasını zayıflatıyor.”

Bütçe Açığı Rekor Seviyede: 27 Milyar Dolara Ulaştı

Ekonomist ve araştırmacı İmad Akkuş da şu değerlendirmeyi yaptı: “İsrail Parlamentosu (Knesset), 2025 yılı için bütçeye 9.36 milyar dolarlık ek harcama onayladı. Bu harcamalar, kamu borcunun faiz ödemelerini de içeriyor. Bu artış, toplam bütçe açığını 18-20 milyar dolardan 27 milyar dolara yükseltti ve bu açık, gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) %4.5’inden %5.2’sine çıktı.”

Akkuş’a göre bu açığın ana nedeni, askeri harcamalar ve savaş nedeniyle evlerini terk eden yerleşimcilere ödenen tazminatlar. Ayrıca, yatırımcıları çekmek için çıkarılan tahvillere verilen yüksek faiz oranları da bu açığı artıran diğer faktörlerden biri.

Uzun Vadeli Ekonomik İstikrar Tehlikede

Son olarak, hem Akkuş hem El-Caadabi, tüm bu etkenlerin İsrail ekonomisinin uzun vadeli istikrarını tehdit ettiğini vurguladılar. Uzmanlara göre Tel Aviv hükümeti, hayati sektörleri desteklemede başarısız olmuş ve yerli-yabancı yatırımcıların güvenini koruyamamıştır. Bu da, rejimin derhal bütçeyi kontrol altına alacak acil önlemler almasını zorunlu kılmaktadır.