7 Ekim Operasyonu’nun Mucizesi: Aksa Tufanı
https://parstoday.ir/tr/news/west_asia-i284010-7_ekim_operasyonu’nun_mucizesi_aksa_tufanı
Parstoday – 7 Ekim’in üzerinden iki yıl geçti ve bugün, işlenen tüm korkunç suçlara rağmen Filistin meselesi dünya gündeminin bir numaralı konusu haline geldi. Oysa 6 Ekim 2023’te bu mesele unutulmanın eşiğindeydi.
(last modified 2025-10-08T08:15:44+00:00 )
Ekim 08, 2025 11:15 Europe/Istanbul
  • 7 Ekim Operasyonu’nun Mucizesi: Aksa Tufanı

Parstoday – 7 Ekim’in üzerinden iki yıl geçti ve bugün, işlenen tüm korkunç suçlara rağmen Filistin meselesi dünya gündeminin bir numaralı konusu haline geldi. Oysa 6 Ekim 2023’te bu mesele unutulmanın eşiğindeydi.

Filistin halkı, yetmiş yılı aşkın bir süredir Siyonist rejimin zulüm ve işgali altında yaşıyor. Bu süreçte Filistinli gruplar bu adaletsizlikle mücadele etmek için ortaya çıktı. Nesilden nesile bu mücadele bayrağını taşıdılar; çünkü unutmamaları gerekiyordu ki toprakları gasbedildi ve bu toprakları geri almak zorundalar.

Parstoday’e göre, 7 Ekim 2023’te gerçekleşen Aksa Tufanı Operasyonu, Filistin halkının bu uzun direniş yolculuğundaki en önemli dönüm noktalarından biri oldu. Zira Filistin’in ve hatta tüm bölgenin geleceğiyle ilgili karanlık planlar yapılmıştı. Ancak bu operasyon bu planları altüst etti ve çocuk katili rejimin gerçek yüzünü tüm dünyaya gösterdi. Bu olaydan sonra İsrail’in tüm “mağduriyet tiyatroları” bile onu aklamaya yetmedi.

7 Ekim Operasyonu o kadar büyüktü ki, bazı insanlar başta bunun bir İsrail komplosu olabileceğinden şüphelendi. Bu şüphe, İsrail tarihindeki en büyük askeri başarısızlıklardan biri yaşandığı içindi. Şimdiye kadar ne içeride ne de dışarıda – Arap devletleriyle yapılan dört savaş dahil – hiçbir direniş, İsrail'e bu kadar ağır bir darbe indirmemişti.

Ancak zaman gösterdi ki bu operasyon, başından sonuna kadar tamamen Filistinlilere ait bir plan ve icraattı. Hem Filistin’in korunması hem de İslam dünyasının geleceği açısından hayati bir adım oldu.

İran İslam İnkılabı Lideri Ayetullah Hamaney bu konuda şöyle demiştir:

“Aksa Tufanı Operasyonu, bölgenin tam da ihtiyaç duyduğu anda gerçekleşti! ABD, Siyonist unsurlar, bölgedeki işbirlikçileri ve bazı bölge devletleriyle birlikte geniş kapsamlı bir plan hazırlamışlardı. Bu plana göre bölgenin dengeleri değiştirilecek, İsrail rejimi, bölge ülkeleriyle ilişkilerini kendi isteğine göre şekillendirecekti. Bu da İsrail’in sadece Batı Asya’ya değil, tüm İslam dünyasına egemen olması anlamına geliyordu. Planın son aşamalarına gelinmişti. Uygulama neredeyse başlayacaktı. Tam bu kritik anda Aksa Tufanı başladı ve tüm bu planları yerle bir etti. Aksa Tufanı, düşmanın tüm hesaplarını boşa çıkardı; adeta bir mucizeydi. Zamanlama tam yerindeydi. Elbette operasyonu planlayanların bu kadar büyük bir işe kalkıştıklarının farkında olup olmadıklarını bilemem; ama yaptıkları şey öyle büyüktü ki, başka hiçbir şey onun yerini tutamazdı. Onlar, Batı Asya’ya yönelik büyük bir uluslararası komplonun önüne geçtiler ve onu yok ettiler.

Bugün İsrail’in çıldırmasının, bu kadar vahşileşmesinin nedeni de budur. Çünkü Aksa Tufanı, düşman cephesinde bir düzensizlik ve kriz yarattı.”

Bu çerçevede, Tahran’da yayımlanan İran Gazetesi şu soruyu gündeme getirdi:“Neden bir Filistinli Aksa Tufanı’nı başlattı?”Cevap şu şekilde verildi:“Bu sorunun cevabı için 6 Ekim 2023’ün şartlarına dikkatle bakmak gerekiyor. Filistin direnişi, sürpriz unsurunu kullanarak bir operasyon başlattı. Bu operasyonun amacı, bazı iddiaların aksine, güç gösterisi veya İsrail’i yok etmek değil, bizzat hayatta kalmak idi. Filistin ve direniş hareketi, kendisini adım adım ölüme götüren bir sürecin son noktasında görüyordu. Aksa Tufanı, bu yok oluş sürecini durdurmak için atılmış önleyici bir adımdı. Gazze’deki insanlık dışı abluka, esir değişimindeki çıkmazlar bu operasyonun görünen gerekçeleridir. Ama asıl sebep, İsrail’in Filistin ve Lübnan direnişine karşı büyük bir savaş başlatmak ve liderlerini suikastlarla yok etmek istemesiydi – hem de tüm bunları Filistin meselesinin dünya kamuoyunda tamamen unutulmuş olduğu bir dönemde.”

Bugün, Aksa Tufanı’nın yıldönümünde, bu analizlerin doğruluğu tamamen kanıtlanmış durumda. İsrail’in Gazze’de işlediği korkunç soykırım, bu rejimin ağır bir yenilgiye uğradığını ve planlarının boşa çıktığını gösteriyor. Öyle ki bu yenilgiyi telafi etmek için, uluslararası arenadaki tüm prestijini feda etmekten bile çekinmedi.

Siyonist işgalci rejim, Batılı hükümetlerin – başta ABD’nin – desteğini almaya devam etse de, artık halklar nezdinde hiçbir meşruiyeti kalmamıştır.Bu da, 7 Ekim’in bir başka mucizesidir: Siyonist rejimin sonunun başlangıcı.