Batı'nın Suçlarının Yeniden İncelenmesi | ABD'nin Suriye'deki Suçları
https://parstoday.ir/tr/news/west_asia-i284358-batı'nın_suçlarının_yeniden_İncelenmesi_abd'nin_suriye'deki_suçları
Parstoday – Amerika Birleşik Devletleri, 2014 yılından bu yana DEAŞ’la mücadele bahanesiyle Suriye topraklarına girmiş ve bu ülkede birçok suç işlemiştir.
(last modified 2025-10-14T04:11:49+00:00 )
Ekim 14, 2025 06:56 Europe/Istanbul
  • Batı'nın Suçlarının Yeniden İncelenmesi | ABD'nin Suriye'deki Suçları

Parstoday – Amerika Birleşik Devletleri, 2014 yılından bu yana DEAŞ’la mücadele bahanesiyle Suriye topraklarına girmiş ve bu ülkede birçok suç işlemiştir.

Parstoday’in haberine göre, ABD 2014 yılında, terör örgütü DEAŞ’a karşı uluslararası bir koalisyon kurarak Suriye’ye askeri müdahalede bulundu. Her ne kadar bu müdahale “terörizmle mücadele” amacıyla yapıldığı iddia edilse de, sonuçları yıkıcı oldu: Askerî işgal, altyapının tahrip edilmesi ve geniş çaplı insan hakları ihlalleri. Aslında ABD’nin Suriye’de işlediği suçlar sadece insanî ve yapısal yıkımlara yol açmakla kalmadı, aynı zamanda bölge ve dünya açısından jeopolitik ve hukuki sonuçlar doğurdu. ABD’nin bu askeri müdahale sırasında işlediği başlıca suçlar arasında sivil katliamları, altyapının yok edilmesi, kaynakların yağmalanması ve yıkıcı ekonomik yaptırımlar yer almaktadır. Bu eylemler resmi veriler ve insan hakları kurumlarının raporlarıyla da belgelenmiştir.

Geniş Çaplı Bombardımanlar ve Sivil Katliamları

ABD’nin Rakka, Deyrizor ve Haseke gibi şehirlerde düzenlediği hava operasyonlarında binlerce sivil hayatını kaybetti ya da yaralandı. 2017 yılında ABD öncülüğündeki koalisyon, Rakka’yı DEAŞ’tan geri almak için büyük çaplı bir operasyon başlattı. Bu hava saldırıları sırasında Rakka ve Deyrizor vilayetlerinde onlarca hastane, okul ve su tesisi yok edildi. Birleşmiş Milletler, Rakka’daki şehir altyapısının %90’ının bombalamalar sonucu tahrip olduğunu açıkladı. Suriye’nin resmi raporları ve insan hakları örgütlerinin belgelerine göre, ABD öncülüğündeki koalisyon Rakka’da savaş suçları işledi; yasaklı silahlar kullandı ve sivil yerleşim alanlarını hedef aldı. Bu saldırıların kurbanları arasında çok sayıda çocuk, kadın ve yaşlı yer aldı. İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne göre bu operasyonda 1600’den fazla sivil öldü ve bunların çoğu hedef gözetilmeyen hava saldırılarında can verdi.

Hayati Altyapının Tahribi

ABD’nin hava saldırıları, DEAŞ kontrolündeki bölgelerdeki hastaneleri, okulları, köprüleri ve su tesislerini yok etti. Bu yıkım, sadece halkın yaşamını felç etmekle kalmadı, aynı zamanda savaş sonrası yeniden yapılanmayı da ciddi şekilde zorlaştırdı. Bazı uzmanlara göre, bu tür saldırılar askeri bir hedef olmaktan ziyade, dönemin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın yönetimini zayıflatma amacı taşıyordu.

Suriye’nin Petrol Kaynaklarının Yağmalanması

ABD güçleri, Suriye’nin doğusundaki petrol açısından zengin bölgelerde, özellikle Haseke ilinde petrol sahalarının kontrolünü ele geçirdi. Raporlara göre, ABD yerel milislerle iş birliği içinde bu petrolü çıkarıp ülke dışına taşıdı. Dönemin Suriye hükümeti bu eylemleri ulusal kaynakların yağmalanması ve ülkenin egemenliğinin açıkça ihlali olarak tanımladı. Suriye Petrol Bakanlığı’nın verilerine göre, bu bölgelerden günde yaklaşık 80 bin varil petrol dışarıya sevk ediliyor ve bu da yıllık 2 milyar dolardan fazla hırsızlığa denk geliyordu.

Ekonomik Yaptırımlar ve Caesar Yasası

ABD, 2019 yılında “Caesar Yasası”nı onaylayarak Suriye’ye ağır ekonomik yaptırımlar uygulamaya başladı. Bu yaptırımlar; finansal işlemlerin yasaklanması, varlıkların dondurulması ve Suriye hükümetiyle ilişkili kurumların cezalandırılmasını içeriyordu. Bu yaptırımlar sonucunda yoksulluk arttı, ilaç ve gıda maddelerinde ciddi kıtlıklar yaşandı ve halk üzerindeki baskı daha da arttı. İlaç ve gıda fiyatları %300 oranında yükselirken, Suriye lirası da ciddi oranda değer kaybetti.

Uluslararası ve Hukuki Tepkiler

Dönemin Suriye hükümeti, defalarca Birleşmiş Milletler’de ABD’yi savaş suçu işlemekle ve BM Şartı’nı ihlal etmekle suçladı. İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Uluslararası Af Örgütü gibi insan hakları kuruluşları da ABD’nin Suriye’deki eylemlerine ilişkin ciddi endişelerini dile getirdi. Ancak ABD’nin siyasi etkisi nedeniyle bugüne kadar bu suçlarla ilgili hiçbir uluslararası yasal işlem başlatılmadı.

Sonuç: ABD Müdahalesinin Kanlı Mirası

ABD’nin Suriye’deki askeri müdahalesi, DEAŞ’ın yenilmesini sağlamadığı gibi; geniş çaplı yıkım, sivil kayıplar, kaynakların yağmalanması ve siyasi istikrarsızlık yarattı. Bu eylemler, Suriye halkının hafızasında insanlığa karşı işlenmiş açık suçlar olarak yer aldı ve etkileri hâlen bölgede hissedilmektedir. Bu eylemler sadece uluslararası hukukun açık bir şekilde ihlali olmakla kalmamış, aynı zamanda Suriye halkı için ciddi insani ve ekonomik sonuçlar doğurmuştur.