Gazze Çocuklarının Hâlâ Çocuk Olma Şansı Var mı?
Parstoday – Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Gazze’deki ateşkesin bir milyon Filistinli çocuğun yaşamını, onurunu ve temel ihtiyaçlarını korumak için “hayati bir fırsat” olduğunu açıkladı.
Parstoday’in haberine göre, UNICEF Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Edward Begbeder, yaptığı açıklamada şöyle dedi:“Gazze’deki ateşkes, çocukların hayatta kalması, güvenliği ve onuru için yaşamsal bir fırsattır ve başarısız olmamalıdır. Barış, eylem ve ortak irade ile Gazze çocuklarının haklarına dayalı kapsayıcı bir gelecek inşa edebiliriz.”
Begbeder, İsrail’in askeri operasyonlarının Gazze’de büyük bir yıkıma yol açtığını vurgulayarak şöyle ekledi:“Kelime ve rakamlar, bu felaketin çocuklar üzerindeki derinliğini anlatmaya yetmez.”
Bu topraklarda, patlama sesleri çocukların ninnisi olmuş durumda. Ateşkes sadece siyasi bir kelime değil; yaşamın kıyısında doğup savaşın ortasında büyüyen bir nesil için kısa bir nefes, bir umut aralığıdır. UNICEF, bu ateşkesi “yaşamsal bir fırsat” olarak tanımlıyor.
Son iki yıldır Gazze Şeridi artık yaşayan bir şehir değil, sadece bir hatıraya dönüşmüş kenttir. Bir zamanlar oyun ve kahkaha dolu sokaklar, şimdi umutların mezarlığına dönmüştür. Evler yıkıntıya karışmış, enkazlar toplumsal hafızanın üstüne çökmüştür.Birleşmiş Milletler verilerine göre 64 binden fazla çocuk öldürülmüş veya yaralanmıştır. Ama hiçbir sayı, annesini toprağın altında arayan bir çocuğun gözlerindeki acıyı anlatamaz. Bu topraklardaki çocuklar ne güvenliğe, ne gıdaya, ne de barınağa sahiptir. Açlık, evsizlik ve korku, onların gündelik hayatının üç yüzüdür.UNICEF uyarıyor: Silahlar susmadıkça hiçbir yardım konvoyu güvenle geçemeyecek, hiçbir bebek için yaşam garantisi olmayacak.
Bu yıkımın ortasında, en büyük yara belki de eğitimdedir. Okullar ya yıkılmış ya da sığınaklara dönüşmüştür. Eğitim merkezlerinin yüzde 85’inin yok olması, bir neslin geleceğini kaybetmesi anlamına gelir. UNICEF, birkaç ay içinde eğitim yeniden başlamazsa, Gazze’nin bütün bir çocuk kuşağının sessizlik içinde kaybolabileceği uyarısında bulunuyor.Oysa eğitim sadece bilgi edinme yolu değil, aynı zamanda ruhun onarımıdır; umudu öğrenmenin, yeniden yaşama tutunmanın yoludur. Her yeniden açılan geçici sınıf, hayata dönüşün, devam edebilme inancının bir simgesidir.
Fakat acı yalnızca bedenlerde değil, ruhlarda da derindir. Savaş, çocukların psikolojisini de yaralamıştır. 58 binden fazla çocuk ebeveynlerinden birini kaybetmiştir. Her kaybın ardında, sessizlik içinde büyüyen bir korku vardır — unutulma ve sahipsizlik korkusu.Barış olmadan çocukların psikolojik iyileşmesi için hiçbir programın anlamı yoktur. UNICEF, bombardımanlar sürdükçe hiçbir teselli sesinin duyulmayacağını ve hiçbir tedavinin sonuç vermeyeceğini vurguluyor.
Tüm bu acıların yanı sıra, fiziksel yıkımın boyutu da yaşamı boğacak kadar büyüktür. İsrail bombardımanları sonucunda 65 milyon ton enkaz geride kalmıştır. Yerleşim bölgeleri ve altyapılar, bir çöküşün sembolüne dönüşmüştür. Bu koşullarda ateşkes bir son değil, yeniden yaşamın ilk adımıdır.Yalnızca silahların suskunluğunda, suyun, elektriğin, sağlığın ve yaşam için gerekli altyapının yeniden inşasından söz edilebilir.
Ama ateşkes sadece Gazze halkının ya da yardım kuruluşlarının sorumluluğu değildir; bu, küresel vicdanın sınavıdır.Uluslararası toplum bu felaket karşısında susarsa, insanlığın son kalesinden de geri çekilmiş olur. UNICEF, ateşkesin devletler, uluslararası kuruluşlar ve dünya halkları arasında ortak bir eylem planının başlangıcı olması gerektiğini vurguluyor.
UNICEF’in “yaşamsal fırsat” vurgusu bir slogan değil, insanlığın unutulma eşiğine geldiği bu dönemde ahlaki bir uyarıdır.Eğer bugün harekete geçilmezse, yarın yalnızca savaşın değil, dünyanın kayıtsızlığının da yaralarını taşıyan bir nesille karşılaşacağız.Bu fırsat, ne kadar kırılgan ve kısa ömürlü olursa olsun, ortak irade ile yeni bir başlangıca dönüşebilir —çocukluğunu, umudunu ve hayalini yaşamaya hak eden bir nesil için.