Irak Parlamento Seçimlerine Katılımın Artmasının Mesajları Nelerdir?
https://parstoday.ir/tr/news/west_asia-i286160-irak_parlamento_seçimlerine_katılımın_artmasının_mesajları_nelerdir
Parstoday – Beklentilerin aksine, Irak’taki parlamento seçimleri halkın yoğun ilgisiyle karşılaştı ve ülkedeki seçmenlerin yüzde 55’inden fazlası sandığa gitti.
(last modified 2025-11-13T06:28:51+00:00 )
Kasım 13, 2025 05:33 Europe/Istanbul
  • Irak Parlamento Seçimlerine Katılımın Artmasının Mesajları Nelerdir?

Parstoday – Beklentilerin aksine, Irak’taki parlamento seçimleri halkın yoğun ilgisiyle karşılaştı ve ülkedeki seçmenlerin yüzde 55’inden fazlası sandığa gitti.

Bağdat’taki Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu, 11 Kasım 2025’te gerçekleştirilen Saddam sonrası altıncı parlamento seçimlerinde oyların %99,7’sinin sayıldığını ve genel katılım oranının %55’i aştığını duyurdu.

Genel oy kullanmada 20 milyon seçmenden 10 milyon 898 bini (%54) sandığa gitti. Güvenlik güçleri ve askerler arasında katılım oranı %82 olarak açıklandı. Yurtdışında yaşayan Iraklı seçmenlerin katılımı ise %31 civarındaydı. Böylece toplamda 21 milyon seçmenden 12 milyondan fazlası oy kullandı.

Bu rakam, 2021’de yapılan beşinci parlamento seçimlerinde yalnızca %41 olan katılım oranına kıyasla önemli bir artış anlamına geliyor ve Irak seçim tarihinde bir dönüm noktası olarak görülüyor.

1. Boykot çağrılarının başarısızlığı

Seçimlere yüksek katılımın en önemli mesajlarından biri, boykot çağrılarının etkisiz kalmasıdır. Halk, sürece katılarak ülkenin siyasi geleceğini belirlemede rol oynamayı tercih etti.

Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr, seçimlerin başlamasına saatler kala destekçilerine bir kez daha sandığa gitmemeleri çağrısında bulundu; hatta “eğer oy satın almak isteyen olursa parayı alın ama oy pusulasını geçersiz kılın” önerisinde bulundu.

Ancak katılım oranındaki %14’lük artış, Sadr’ın bu çağrısının başarısız olduğunu gösteriyor.

2. Irak demokrasisinin meşruiyet testi

Katılım oranının yükselmesi, Irak demokrasisinin meşruiyet ve işlevsellik sınavı açısından da büyük önem taşıyor.

Bazı iç siyasi akımlar ve hatta bazı yabancı güçler, düşük katılım hedefleyerek seçim sonrası kurulacak hükümetin meşruiyetini sorgulatmak istiyordu. Ancak sandığa giden milyonlarca Iraklı, bu planı boşa çıkardı.

Birçok uzmana göre 11 Kasım seçimleri yalnızca parlamentodaki koltuk yarışından ibaret değildi; aynı zamanda Irak’ta demokratik sürecin olgunluk sınavıydı.

3. ABD’nin tehditlerinin ters teptiği mesajı

Artan katılımın bir diğer önemli mesajı, ABD’nin Irak direniş gruplarına yönelik tehditlerinin ters etki yaratmasıdır. Bu tehditler halkı korkutmak yerine, sandığa gitmeye ve ulusal egemenliğe sahip çıkmaya teşvik etti.

4. Şii’ al-Sudani hükümetine destek işareti

Seçim sonuçlarına göre Başbakan Muhammed Şii el-Sudani’ye bağlı İmar ve Kalkınma Koalisyonu parlamentoda en fazla sandalyeyi kazandı.

Bu durum, halkın Sudani hükümetinin dört yıllık performansından nispeten memnun olduğunu gösteriyor ve katılım artışını da açıklıyor.

Bununla birlikte, bu sonuç Sudani’nin ikinci kez başbakan olacağını garanti etmiyor; çünkü Irak’ta başbakanın belirlenmesi için parlamentoda “en büyük blok” (Ketle-i Ekber) oluşturulması gerekiyor ve bu da partiler arası ittifakları zorunlu kılıyor.

2003’ten bu yana, yalnızca Nuri el-Maliki iki dönem üst üste başbakanlık görevinde kalmayı başarmıştır.

5. Güvenlik ve organizasyon açısından başarılı seçimler

Bu seçimlerin en az güvenlik sorunu ile gerçekleştirilmiş olması da dikkate değer bir noktadır.

Bu durum, Irak’ın seçim süreçlerinde kurumsal deneyim kazandığını ve toplumun demokratik olgunluğunun arttığını göstermektedir.

Sonuç

Irak parlamento seçimlerine katılımın artması şu mesajları içeriyor:

Halk, boykot çağrılarına kulak asmadı ve siyasi sürece sahip çıktı.

Irak demokrasisi, meşruiyet açısından önemli bir sınavı başarıyla geçti.

ABD’nin tehditleri ters etki yaratarak ulusal dayanışmayı güçlendirdi.

Hükümetin performansına yönelik görece bir memnuniyet oluştu.

Seçimlerin güvenli biçimde yapılması, Irak’ın siyasi istikrar yolunda ilerlediğini gösterdi.

Bu gelişmeler, Irak’ın savaş sonrası dönemde demokrasiye olan inancını güçlendiren yeni bir sayfa açtığını ortaya koyuyor.