Asya Ekonomisi | Çin, Güneydoğu Asya’nın enerji alanındaki baskın aktörü
Parstoday – Foreign Policy dergisinin haberine göre Çin, büyük yatırımları, ucuz teknolojisi ve rakipsiz üretim kapasitesi sayesinde Güneydoğu Asya’nın enerji sektöründe baskın oyuncu hâline gelmiştir.
Çin, yenilenebilir enerji kapasitesini diğer tüm ülkelerden daha hızlı şekilde geliştirmiş ve bu yıl yenilenebilir enerji teknolojisi ihracatının değeri yaklaşık 20 milyar dolara ulaşmıştır. Bu rakam, Pekin’in küresel temiz enerji tedarik zincirinin ana ekseni hâline geldiğini göstermektedir.
Çin, hidroelektrik alanında da geniş ölçekli inşaat kapasitesi ve yeni teknolojilere dayanarak ASEAN bölgesinin başlıca baraj yüklenicisi olmuştur. Birden fazla veri kaynağı, resmî belgeler ve medya raporlarının incelenmesi, 2014’ten bu yana Güneydoğu Asya’da devreye giren yeni hidroelektrik santrallerinin yaklaşık yarısının Çinli şirketlerin katılımıyla inşa edildiğini ortaya koymaktadır. Çin’in yavaş fakat istikrarlı ilerleyişi, ABD ve müttefiklerinin Güneydoğu Asya’nın enerji rotası üzerindeki etkisini zayıflatmış ve ciddi zorluklar yaratmıştır.
ABD ve Batı’nın ticari kısıtlamalarına Çin’den uyarı
Brezilya’daki BM İklim Değişikliği Konferansı’nda Çinli temsilciler, ABD’nin uyguladığı tarifeler ve Avrupa Birliği’nin attığı bazı adımlar da dahil olmak üzere ticaret kısıtlamalarının, küresel emisyon azaltım hedeflerine ve yeşil teknoloji gelişimine zarar vereceği konusunda uyarıda bulundu.
BM iklim zirvesine katılan üst düzey Çinli danışmanlar, Batı’nın tek taraflı araçları giderek daha fazla kullanmasının, dünya genelinde yeşil teknoloji ürünlerinin yayılma maliyetini artırdığını ve küresel yeşil dönüşümü engellediğini ifade ettiler. Onlara göre bu tür adımlar, sera gazı emisyonlarını azaltmak yerine karşılıklı güveni zedeleyecek ve küresel tedarik zincirlerinde aksamalara yol açacaktır.
Çin Ulusal Halk Kongresi’nin daimi üyesi ve çevre ekonomisti Wang Yi, Batılı ülkelerin Çin’e yönelik politikasında açık bir çelişki olduğunu belirterek şöyle dedi:“Bir yandan Çin’den emisyon azaltım hızını artırmasını istiyorlar; diğer yandan ise tarifeler ve düzenlemelerle Çin’in yeşil teknoloji üretimi ve ihracatındaki ilerlemesini sınırlandırıyorlar.”
Çin ekonomisinde büyüme hızının düşmesi
Çin ekonomisi 2025’in üçüncü çeyreğinde sabit sermaye yatırımlarındaki ciddi gerileme, sanayi üretimindeki düşüş ve hanehalkı tüketimindeki zayıflamayla karşı karşıya kaldı; bu işaretler dünyanın ikinci büyük ekonomisinde büyüme ivmesinin zayıfladığını gösteriyor.
Yılın son çeyreğine girildiğinde Çin ekonomisindeki yavaşlama hız kazanmış durumda ve veriler yatırım, sanayi faaliyeti ve hane tüketiminde düşüş olduğunu göstermektedir. Bu göstergeler, aylar süren durgun büyümenin ardından toparlanmaya çalışan bir ekonomiye işaret etmektedir.
Çin Ulusal İstatistik Bürosu’nun verilerine göre sabit varlıklara yapılan yatırımlar, yılın ilk on ayında yüzde 1.7 oranında azalarak bu dönem içindeki en büyük düşüşü yaşamıştır.
Ulusal İstatistik Bürosu, Çin ekonomisinin karşı karşıya olduğu zorlukları kabul ederek şu açıklamayı yaptı:“Ekonomi, dış ortamda istikrarsız ve öngörülemez birçok faktörle ve aynı zamanda içerde önemli yapısal dönüşüm baskılarıyla karşı karşıyadır.”