Suudi Krallık rejiminin Vahhabilik fırkasını ve tekfirci terörizmi yayma çabaları
Yemen Halk direniş güçleri Ensarulullah hareketinin genel sekreteri Abdul-Melik El-Husi, Arabistan'ı sultası altında tutan Suudi kabilesi rejiminin vahhabiliği benimsediğini ve diğer ülkelere yaymaya çalıştığını söyledi.
Abdul-Melik El-Husi, Vahhabilik fırkasının ve öğretilerinin farklı ülkelere ve milletlere karşı ihraç edilen Tekfirci terörizmin ana kaynağı olduğunu, Pakistan, Afganistan ve Batı Asya ülkeleriyle Avrupalı ülkelerin Vahhabizm kaynaklı terörizmin saldırısına uğradığını belirtti.
Yemen Ensarulullah hareketinin genel sekreteri Abdul-Melik El-Husi, Çarşamba günü Ramazan ayı münasebetiyle yaptığı konuşmada, Amerika ile Suudi Arabistan hanedan rejimi arasında sıkı bir irtibatın bulunduğunu, Amerika başkanı Donald Trump'un da ilk dış ziyaretini Arabistan'ın başkenti Riyad'a yapmış olmasının da bu gerçeği ispatladığını belirtti.
Arabistan halkını sultası altında tutan Suudi hanedan rejimi, Amerika yönetimiyle birlikte hareket edip, terörizmle mücadele sloganı attıkları halde bütün ülkelere özel terörizm ile devlet terörü uygulamaktadırlar. Suudi krallık rejimi, İslam ülkeleri başta olmak üzere bütün Dünya'ya karşı tekfirci terör anlayışıyla terörist unsurları ihraç etmekte, örgütleyip beslemektedir. Suudi Arabistan hanedan rejimi Pakistan, Afrika ülkelerinde ve balkanlarda Vahhabi medreseler ve okullar açarak yoksul ailelerin masum çocuklarını devşirerek, onları Vahhabi sapık anlayışıyla yetiştirerek birebir azılı ve acımasız terörist yetiştirmektedir. Uluslararası Vahhabi tekfirci terörizmle mücadele edebilmek için, söz konusu ülkelerde Vahhabi eğitim merkezleri ve medreseleri kapatılmalıdır. Vahhabi sapık fırkasının türevleri, El-Kaide, Taliban, Leşgeri cengi, Boko haram, Eşşabab, Nusra cephesi, Ceyşül İslam, Ahraruşşam, Fethi Şam, DAEŞ ve diğer tekfirci hunhar terör örgütleridir. Bu tekfirci terör örgütlerinin üst düzey liderleri ve kurucuları da Suudi Arabistan eğitim merkezlerinde yetiştirilen ve istihbarat örgütlerinin hizmetine girmiş olan Arabistanlı Vatandaşlardır. Tekfirci terör örgütleri, Irak, Suriye ve Libya ile Yemen, Afganistan ve Pakistan ile Doğu Türkistan bölgelerinde terör estirmektedirler. Amerika da kendi askeri ve işgalcı müdahaleleri, silah satışı ve diğer gayri meşru çıkarları için Suudi rejimiyle birlikte tekfirci Vahhabi terör örgütlerini destekleyip kullanmaktadır. Bu nedenle Amerika Suudi krallık rejiminin doğrudan ve dolaylı olarak estirdiği terör eylemlerini göz ardı edip, onun suçlanmasını engellemeye ve fitneci girişimlerini sürdürmeye çalışmaktadır. Vahhabilik, İslam peygamberi ve Ehli Beyt Resulullah Saa dini öğretilerinden sapan Haricilik fırkasının bir türevidir. Bu nedenle İslam ve İnsanlık dışı terörizmi, insan haklarının ihlallerini, baskı ve şiddetle işkenceyi, katliamı ve terörizmi mubah görmekte, Vahhabi olmayan Şii ve Sünni Müslümanları başta olmak üzere başka insanların kanını dökme, köleleştirmeyi kendisi için temel bir hak görmektedir. Vahhabilik ve Vahhabi müftüleri, İslam'ı Şiddet, dehşet ve vahşet dini olarak yansıtmakla görevlendirilmiştir. Vahhabilik İslam ülkelerindeki toplumları bozma, iç çatışma çıkarma ve İslam ülkelerinin birlik ve dayanışmasını engelleme görevini üstlenmiştir. Vahhabilik ve Suudi kabilesi ilk çıkışlarında Sünni Müslümanları katliamdan geçirdi. Ardından Şii Müslümanları düşman ilan etti. Vahhabilerin inancına göre, Şii ve Sünni mezheplerin hepsi batıl, fasık ve bidat ehli, Hatta kâfirdirler. Erkekleri ya öldürülür yada köle olarak tutulur. Kadınları ise kendilerine helaldir ve cariye olarak kullanılır. Günümüz vahhabiliğin en yakın dostu ve müttefiki Amerika,Siyonist İsrail rejimi ve İngiltere'dir. Sömürgeci ve emperyalist güçler, vahşi vahhabiliği, "Rahmani ve Rahim İslam" dini yerine dünya toplumuna aşılamaya ve tebliğ etmeye ve İslam korkusunu salmaya çalışıyorlar.