Bingazi’nin kurtuluşu ve Halife Hafter’in iktidara bakışı
-
Bingazi’nin kurtuluşu ve Halife Hafter’in iktidara bakışı
Libya’nın ikinci büyük kenti Bingazi’nin 3 yıl aradan sonra Libya Ulusal Ordu tarafından teröristlerin işgalinden kurtarılması, Halife Hafter’in libya’daki konumunu güçlendirerek, onun iktidara yaklaşmasın kolaylaştırabilir.
Libya ulusal ordu komutanı Halife Hafter 5 temmuz gece saatlerinde yaptığı açıklamada, 3 yıl işgalin ardından komutasındaki ordunun Bingazi kentinde tamamen kontrol sağladığını duyurdu. Halife Hafter bu başarının terörizme karşı zafer olduğunu belirterek, Bingazi’nin terörizmin işgalinden tamamen kurtulduğunu açıkladı.
Libya’nın ikinci büyük kenti Bingazi’nin teröristlerin işgalinden kurtulması, bu ülkeye güvenliğin geri gelmesinde bir adım sayılabilir. Bingazi’nin ilk önemi, bu kentin tarihi geçmişinde ülkenin başkenti olmasındadır. Trablus’tan önce Bingazi başkentti. İkinci önemli yönü ise bu kentin Trablus’un ardından ülkenin ikinci büyük kenti olmasıdır. Üçüncü önemli yönü ise Libya halkının 2011 yılı ayaklanmasının bu kentten başlanmasıdır. Bu yüzden Bingazi, Libyalı inkılapçıların merkezi olarak biliniyor. Bingazi kentini önemli kılan bir diğer konu ise, bir liman olarak ülkenin ekonomisindeki etkinliğidir. Fakat 201 yılında Bingazi inkılapçılar konseyinin kenti ele geçirmesi ardından bu liman kapatıldı.
Şimdi kent, 3 yılın ardından sonra, terörist IŞİD ile yakın ilişkisi olan Bingazi inkılapçılar konseyinin işgalinden kurtuldu. Bingazi’nin kurtuluşu, Libya’da teröristlerin ülkede inişe geçerek güç kaybettiği anlamındadır. Fakat kentin kurtuluşunda önemli olan konu ise bingazi’nin ulusal vahdet hükümeti başbakanı Faiz el-Serac güçlerinde değil, Halife Hafter komutasındaki Libya Ulusal Ordusunca işgalden kurtulmasıdır. Libya Ulusal Ordusu daha önce de Siirt kentini IŞİD teröristlerin işgalinden tamamen kurtarmayı başardı. Bu arada IŞİD’in Libya kolu Ensar el-Şeria da, Libya ulusal ordusu karşısındaki güçsüzlüğü nedeni ile mayıs 2017’nin sonlarında dağıldı.
Bu yüzden Halife Hafter’in Libya ulusal ordusu komutanı olarak sahip olduğu konumunun, terörizm ile mücadelesi nedeni ile daha da güçlendiği söylenebilir. Libya 2014 yılından itibaren hiçbir milli hükümete sahip değil, buna ilaveten bu ülke aynı zamanda iki hükümet ve iki meclise sahip. Halife Hafter’in Libya’daki konumu, onun Tobruk parlamentosunu kabul ettiği ve pratikte Faiz Serac liderliğindeki ulusal vahdet hükümeti ile ihtilaf içinde olduğu bir dönemde güçleniyor.
Sonuçta Libya’da teröristlerin yenilgiye uğraması önemli ve olumlu bir gelişme sayılsa bile, terörizme karşı kazanılan zaferlerin Halife Hafter eli ile kazanılması ise aralık 2015 tarihinde imzalanan Sahirat anlaşmasından doğan milli vahdet hükümetinin pratikte Trablus’ta bulunan hükümet ve özellikle Halife Hafter karşısında zayıf konuma düşmesine sebep oluyor. Tabi ki bu konu Libya’da ikili hakimiyet sürecinin devam etmesine sebep olabilir.
Sahirat'ta 8 ve 9 Haziran 2015'te BM gözetiminde yapılan diyalog görüşmelerinde, BM Libya Özel Temsilcisi Bernardino Leon, çözüm taslağını Libyalı taraflara sunmuştu. BM Libya Özel Temsilcisi Bernardino Leon, BM'nin sunduğu çözümün Libya'yı tahrip eden çatışmaları sona erdirmek için yardımcı olacağını belirtmişti. Fas'ın Sahirat kentindeki Libya görüşmelerinde Trablus merkezli Milli Genel Kongre hükümeti temsil eden heyet katılmamıştı.
"Sahirat Anlaşması" adı verilen anlaşmada "ulusal vahdet hükümetin kurulması, Tobruk'taki Temsilciler Meclisinin yasama konseyi olarak kabul edilmesi, yüksek devlet, yüksek yerel yönetim, yeniden imar, anayasa hazırlama, savunma ve güvenlik konseylerinin kurulmasını" öngörülüyordu./