Amerika'nın bölge ülkelerini parçalama komplosuna son veren DAEŞ'in Musul'daki ölümü
(last modified Wed, 12 Jul 2017 03:20:55 GMT )
Temmuz 12, 2017 06:20 Europe/Istanbul
  • Amerika'nın bölge ülkelerini parçalama komplosuna son veren  DAEŞ'in Musul'daki ölümü

İran İslam cumhuriyeti silahlı kuvvetleri genelkurmay başkanlığı sözcüsü Tuğgeneral Mesud Cezayeri yaptığı açıklamada, Musul'un tekfirci terör örgütü DAEŞ'in işgalinden kurtarılmasının, Bölge ülkelerinin parçalanmasını ön gören Amerika ve bölgesel işbirlikçilerini, ülkelerin bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünü bozma komplosunun ağır bir hezimetinden ibaret olduğunu söyledi.

Tuğgeneral Mesud Cezayeri Musul'un kurtarılmasıyla birlikte bölge halkının bütün saldırganlara karşı direniş kararlılığını gözler önüne serdiğini, düşman güçleri etkisiz hale getirip tepeleyeceğini, Amerika'nın paralı askerleri ve gladiyosuyla bölgedeki irticai güçlerin milislerinin Irak'tan temizlediğini, Suriye ve Yemen gibi  saldırıya uğrayan diğer ülkelerde de benzer bir halk zaferinin gerçekleşeceğini belirtti.
DAEŞ'in Musul'daki ölümü ve imhası pazartesi akşamı kesinleşti. Irak Başbakanı Haydar El-Ebadi, eski Musul mahallesinde Irak ordusu ve Hhalk direniş güçleri Haşdüşşabi'nin zaferini kutladıklarını, Amerika liderliğindeki koalisyon güçlerinin DAEŞ'in imhasında etkin rol oynamadıklarını söyledi. DAEŞ fitnesi, Irak'ı parçalamak amacıyla Haziran 2014'te Amerika ve bölgedeki gerici rejimlerin işbirliği ve desteğiyle Musul'da ortaya çıktı. DAEŞ destekçisi sömürgeci güçler ve gerici rejimler yeni Ortadoğu planı çerçevesinde bu hunhar terör örgütünü kurdurup harekete geçirdiler.
Amerika 2003 yılında Irak'ı işgal ederek tekfirci terör örgütlerinin kurulmasına kaynaklık etti. DAEŞ, Amerika işgali gölgesinde kol kanat açtı ve belirlenen zaman kesitinde varlığını katliamlar yaparak ilan etti. Amerika DAEŞ'e meşruiyet kazandırmak amacıyla Iraklı Şii hükümetin Sünnilere baskı yaptığını, DAEŞ'in baskıya karşı Sünni İsyanı olduğunu iddia edip, medya guruplarıyla DAEŞ'in propagandasını yapmaya başladılar. DAEŞ tekfirci terör örgütünün destekçisi sömürgeci ve gerici dikta rejimlerin amacı, bu vahşi terör örgütü aracılığıyla Şii-Sünni savaş çıkarma fitnesiydi.
DAEŞ ilkin Iraklı Şii Müslümanları katliamdan geçirmeye ve kadınları köle pazarında satmaya başladı. Ancak bir süre sonra Sünni Müslümanları da Biat'a çağırdı ve reddeden Sünni aşiretleri de katliamdan geçirmeye başladı. Irak halk kesimlerinin birliği ve direnişi sonucu, DAEŞ imha edilmeye başlandı ve Amerika DAEŞ'in yok edilmesini önlemek için bazı girişimlerini sürdürdü. Bu bağlamda Irak Ordusu ve Halk direniş güçlerini bombalarken, DAEŞ'e silah yardımı yağdırdı. DAEŞ'in Musul'dan temizlenmesi için Şii güçlerin operasyona katılmaması, Sünnilerin katliama uğratılacağı propagandası yaptırıp, dolaylı Olarak Sünnilerin DAEŞ'i Irak ordusu ve Haşdüşşabi'ye tercih edeceklerini aşılamaya çalışıp, zihinleri kirletmeye çalıştı. 
Ancak DAEŞ'in ölümüyle Amerika'nın Batı Asya ülkelerini parçalama, mezhep savaşı çıkarma komplosu suya düştü. Bölgedeki bazı medya gurupları ve gerici Arap rejimleri DAEŞ'in Musul'dan temizlendiği haberlerini sansürlemeleri ve teğet geçmeleri, Amerika'nın Ortadoğu ülkelerini parçalama planına verdikleri desteği gözler önüne seriyor.
Lübnan'ın el-Meyadin kanalının değerlendirmesine göre, Irak bu ülkeyi parçalamaya çalışan yabancı güçlerin saldırısı karşısında hürriyet ve bağımsızlığını sağlayıp korudu. Irak halkı ve hükümetinin DAEŞ'i imha zaferi, Irak'ı bölüp parçalamaya çalışanları ümitsizleştirdi. Onlar DAEŞ maşasını kullanarak Irak'ı parçaladıktan sonra, Suriye, Lübnan ve Yemen'i de parçalayabileceklerini sanıyorlardı. DAEŞ'in Musul'daki ölümü, yeni Ortadoğu planının da ölümü ve Amerika'nın bölgesel karanlık politikalarının da yenilgisi, anti Siyonist ve antiemperyalist direniş ekseninin zaferi sayılıyor./