Arabistan'daki Suudi rejiminin fırkacılığının siyasi baskı silahı İdam
Uluslararası Af Örgütü'nün Beyrut Büro Şefi Lynn Maalouf Arabistan'ın El-şarkiye ilinde 11 Temmuz günü 4 Şii Müslüman gencin idam edilmesine tepki gösterip, bu idam kararlarının açık bir vahşi eylem ve infaz olduğunu, Arabistanlı Azınlık Şiilerin sürekli baskı, sindirme ve işkenceye maruz kaldıklarını vurguladı.
Uluslararası Af Örgütü'nün raporuna göre Arabistan'daki Suudi Vahhabi krallık rejimi siyasi faaliyetleri ve muhalefetlerinden dolayı güvenliği tehdit bahanesiyle en az 35 Şii Müslüman'ı idam'a mahkum etmiştir. Suudi Arabistan iç işleri bakanlığı, 4 Şii Müslüman Yusuf Ali Meşihis, Zahir Abdrrahim ElBasri ve Emced Naci Al'ı Emaid, Mehdi Muhammed Hasan El-Saeg'in terör saldırıları yaptıkları için idam edildiklerini iddia etti. Suudi Krallık rejimi petrol zengini Arabistan'ın doğu bölgelerinde bütün muhalefeti susturmaya çalışıyor. Suudi krallık rejimi terörist İsrail rejiminin ırkçı politikalarını örnek alarak geçen Mayıs ayından beri, doğu bölgelerindeki muhalefeti, özellikle Şii Müslümanları ağır silahlarla dövmekte ve onların ailelerini sürgün etmektedir. Suudi hanedan rejimi Arabistan'ın doğusundaki halkı vahşi bir şekilde tutuklayıp işkence etmekte ve katliamdan geçirmektedir. Buna karşılık insan hakları savunucusu olduğunu iddia eden Amerika ile Batılı devletler, Suudi krallık rejiminin etnik, kavmi, mezhebi, ayırımcılık ve soykırım politikası karşısında sessizliğini korumakta, hatta bu saldırılara destek vermektedirler. Suudi hanedan rejiminin güvenlik güçleri Avamiye ve Gatif bölgesindeki halkı yayılım ateşine tutup, evlerini tahrip ediyorlar. İdam ise bir siyasi baskı silahı olarak kullanılıyor, halkı susturmaya çalışıyorlar. Suudi rejimi Arabistan halkının demokratik ve barışçı itirazlarını terörizm ve milli güvenliği tehdit olarak nitelendirip, muhalefeti temel hak ve özgürlüklerinden ve medeni haklarından mahrum bırakıyorlar. Siyasi tutukluların kılıçla kafalarını koparıyorlar. Arabistan halkı en büyük dehşet ve baskıyla katliam yahut sürgün hayatı korkusu içinde yaşıyor. Arabistan doğusundaki İslam âlimi şeyh Bakır el Numer da Suudi rejiminin baskı ve şiddetle insan hakları ihlallerine itiraz ettiği için ilkin sui kast saldırısına uğradı ve tutuklandı. Nihayet işkence edilip, Ocak 2016'da kılıçla kafası koparıldı. Suudi hanedan rejimi Şii Müslümanlarına karşı soykırım ve mezhep düşmanlığı yapmaktadır. Uluslararası Af Örgütü'nün Beyrut Büro Şefi Lynn Maalouf'un vurguladığı gibi, Suudi krallık rejimi Arabistan halkını bastırmak amacıyla bütün yasaları ve uluslararası hukuku ihlal ediyor ve insanları adilane bir şekilde yargılamadan infaz ediyor. Siyasi emelleri doğrultusunda açık bir insan hakları ihlalleri yapıyor. Suudi hanedan rejimi Amerika ve İngiltere kraliyetinin koruması altında her türlü insanlık dışı eylemlerini sürdürüyor. Amerika ile İngiltere'nin desteğinde sadece Arabistan halkını bastırmakla kalmıyor, Yemen halkını da katliamdan geçiriyor. Suudi krallık rejimi Amerika başta olmak üzere Batılı ülkelerden en gelişmiş silahları, uçakları, kitle imha silahlarını, yasak silahları satın alıp, onlara petrolü yağmalatıyor. Amerika ve İngiltere ile Batılı şirketler de Suudi hanedan rejiminin işlediği savaş ve insanlık suçlarının ortağıdırlar. Arabistanlı insan hakları savunucusu ve siyasi aktivist Afrin Rezevi Pres TV'ye yaptığı açıklamada, İngiltere Başbakanı Theresa May'ın yeşil ışık yakmasıyla Suudi dikta rejiminin doğu Arabistan Halkının işkence ve katliamı ve idamına hız verdiğini söyledi.