Bahreyn halkının Aşura mesajı, Al-ı Halife'ye karşı direniş
Bahreyn din alimleri yayınladıkları bildiri ile Hüseyni –as- Aşura yas merasimlerine halkın coşkulu katılımı ve Al-ı Halife rejimine karşı Aşura yürüyüşünü takdir ettiler.
Yayınlanan bildiride " Bahreyn'de tüm siyasi hareketlerin reform, adalet, insani keramet, meşru hakların talep edilmesi ve kazanılması doğrultusunda olduğu, bunların ise İmam Hüseyin'in –as- zaferi ve İslami temel ilkeler çerçevesinde olduğu" belirtildi.
Bahreyn halkı Pazar günü Aşura öğlen namazı ardından Al-ı Halife rejimine karşı ve ev hapsinde tutulan tanınmış din alimi şeyh İsa Kasım'a destek için "lebbeyk ya Hüseyin" sloganı atarak, giydikleri kefenlerle gösteri yaptılar.
Bahreyn rejimi, 21 Haziran 2016 tarihinde Şeyh İsa Kasım'ın vatandaşlık hakkını elinden alması, ülke genelinde Bahreyn halkının geniş protestolarına neden oldu. O tarihten bugüne kadar halk kitlelerinin Şeyh İsa Kasım'a destek gösterileri devam ediyor.
Bölgeden alınan haberlere göre, el-Deraz bölgesinde güvenlik güçleri göstericilere göz yaşartıcı gaz kullanarak, gençlere karşı saçmalı tüfeklerle saldırdılar. Bahreyn'de tüm kısıtlamalara rağmen Bahreyn halkı çeşitli bölgelerde hüseyniyeler ve tekyeler gibi dini mekanlarda toplanarak Hüseyni –as- Tasua ve Aşura merasimleri gerçekleştirdiler. Ehlibeyte gönül veren Bahreyn halkının bu yılkı Muharrem ayı yas merasimlerindeki sloganları ise " Aşura, kararlılık ve direniş" olarak belirlendi. Bu slogan Bahreyn halkının Aşura kültürünü izleyerek Al-ı Halife rejimine karşı direnecekleri mesajını taşıyor.
Kabilevi siyasetlere dayalı dikltatör Al-ı Halife rejimi, tüm Bahreyn halkının haklarını ayaklar altına almaktadır. Al-ı Halife rejimin, halkın İslami faaliyetlerini kısıtlama, İslami kutsallıklar ve mezhebi kriterlere saygısızlığa dayalı girişimleri ise Bahreyn kamuoyunu daha da kışkırtmakta, fakat Bahreyn halkı da mezhebi kıstaslara karşı saygısızlıkları asla kabul etmeyeceklerini her fırsatta göstermiş oldular. Al-ı Halife rejimin tefrikacı girişimleri ve Şii karşıtı siyasetleri ise ülke halkının çoğunluğunun Şiiler tarafından oluştuğu bir dönemde devam ediyor.
Bahreyn siyaset yorumcusu Abbas Ebu Safvan ise bu bağlamda yaptığı değerlendirmede şöyle diyor:
Baheryn'de rejimin Hüseyni –as- Aşura merasimini engellemesi, Bahreyn'de milli vahdete darbe indirme çerçevesinde olan yönetimin zorbalığıdır.
Ebu Safvan Bahreyn rejiminin Aşura simgelerine saldırısını haklı çıkarmaya çalışan açıklamaları hakkında da şöyle diyor:
Al-ı Halife siyasetleri hiçbir zaman ikna edici olamadı ve kimse Bahreynli yetkililerin iddialarına inanmıyor, zira Bahreyn anayasası da ülkede Aşura törenlerin düzenlenmesini destekliyor.
Bahreyn'de son günlerdeki olaylar aynı zamanda, Al-ı Halife rejimin başlıca endişesinin, halkın irade ve onların zorbalığa karşı direniş düşüncesinin kaynağı olan dini inançları olduğunu gösteriyor.
Al-ı Halife rejimi, zulme ve her türlü diktatörlükle mücadeleye dayalı başta Şii özgürlükçü öğretileri olmak üzere İslam'ın ilerici ve asil öğretilerini her zaman kendi diktatörlüğü önünde bir engel olarak görmüştür.
Al-ı Halife rejimi, halkın dini inançları, ifade özgürlüğü ve Muharrem ayında Hüseyni ve Aşura merasimlerine karşı açıkça muhalefeti, ülkenin çeşitli bölgelerine kadar uzanmıştır.
Tabi ki Al-ı Halife rejiminin bu tutum ve politikaları Bahreyn halkı ve kamuoyun yoğun nefreti ve tepkisini beraberinde getirerek yeni itiraz dalgaların yükselmesine sebep olacaktır./