NATO Almanya'nın askeri zafiyetinden kaygılı
(last modified Wed, 21 Feb 2018 07:45:35 GMT )
Şubat 21, 2018 09:45 Europe/Istanbul
  • NATO Almanya'nın askeri zafiyetinden kaygılı

NATO'nun Almanya'nın, NATO içinde acil müdahale komutanlığı olarak savaş kabiliyetinin tedrici azalmasından kaygılanması Berlin üzerindeki baskıların da artmasına sebep olmuştur.

Almanya'da yayınlanan Die Welt gazetesinin geçen hafta yayınlanan bir haberinde, ordunun NATO'ya taahhütlerini yerine getirme noktasında sorunlar yaşayabileceği savunulmuştu. Haberde, ittifakın VJTF kuvveti için tank, zırhlı personel taşıyıcı, gece görüş cihazı ve otomatik bomba atar eksikliği yaşandığına vurgu yapılmıştı.

Alman Savunma Bakanlığı'nın bir sözcüsü, Alman ordusunun savaşa hazırlık seviyesinin "genel olarak tatmin edici olmadığını" kabul etti. Sözcü, buna rağmen belirleyici olan faktörün konuşlanmaların gerçekleştirilip gerçekleştirilemeyeceği olduğunu belirtti.

Alman ordusu, 2019 yılı başında 'Mızrak Ucu' (Speerspitze) adlı yüksek hazırlıklı uluslararası harekat grubunun kuruluşunda belirleyici rol üstlenecek. NATO'nun bu projesi, 48-72 saat içinde dünyanın herhangi bir noktasında operasyon düzenleyebilecek, 5 bin askerden oluşan yüksek hazırlıklı uluslararası harekat grubu kurulmasını öngörüyor.

Ancak Rheinische Post'un Almanya Savunma Bakanlığı'na ait gizli belgeye dayandırdığı haberine göre Alman ordusunda, harekat sırasında konuşlanma bakımından en azından 2021 yılına kadar muharebe gereçleri eksikliği gözleniyor.

"2018-2020 yıllarında askerlerin konuşlanması için 10.282 teçhizata ihtiyaç duyulacak. Alman ordusunun envanterindeyse 2.500 teçhizat bulunuyor" diye yazan Rheinische Post, ordunun kışlık üniforma, çadır ve kurşun geçirmez yelek eksikliği yaşadığının da altını çizdi.

Raporda, Alman ordusunda Çok Yüksek Hazırlık Seviyeli Müşterek Görev Kuvveti (VJTF) için 2018 ila 2020 yılları arasında 10 bini aşkın "yerleşim birimi" ihtiyacı olduğu kaydedildi. Bunlardan şu anda yalnızca 2 bin 500 tane mevcut olduğu ve bunların "amaca uygun olmadığı" vurgulandı. Raporda, balistik koruyucu yelek ve kışlık askeri giysi konusunda da "ekipman eksikliği" olduğu belirtildi.

Diğer yandan Almanya'da bazı üst düzey siyaset adamları, Amerika'nın Avrupa ülkelerine yönelik askeri-militarist siyasetlerine ağır eleştiriler getirmekte ve özellikle ABD başkanı Trump'ın, Avrupalı ülkelere NATO harcamalarına daha fazla katkıda bulunmalarını istemesinin kesinlikle kabul edilmez bir çağrı olduğunu bildirmekteler.

Aralarında şimdiki Almanya dışişleri bakanı Zigmar Gabriel'in de bulunduğu bu siyaset adamları açısından, güvenlik meselesi bir kaç boyut bir mesele olup, askeri yolun güvenliğin temini konusunda var olan muhtelif yollardan sadece biridir. 

Sosyal Demokrat Parti ( SPD ) Eski Genel Başkanı Martin Schulz defalarca Amerika'nın talebi üzerine NATO üyelerinin askeri bütçeyi artırma girişimlerini eleştirmiştir. Bu partinin iki temel yetkilisi Martin Schulz ve Tomas Operman yayınladıkları ortak bir bildiride şu ifadelere yer vermişlerdi: "...Biz resmen ve alenen Trump'ın, Demokrat Hıristiyan partisi ve Sosyal Hıristiyan partisinin '2'lik bütçe artışına karşı çıkmakta ve buna hayır demekteyiz. Böyle bir uygulama gerçekçi olamadığı gibi de hatta büyük bir hatadır da..."

Genel olarak Alman Sosyal Demokrat Parti ( SPD ) ülkenin genel savunma bütçesinin artışına şiddetle karşı çıkmakta ve bunun gerçekçi olmadığını savunmaktadır. Bu sol parti açısından Berlin NATO içinde kendi askeri masraf ve harcamalarını artırması yerine bir Avrupa ortak ordusu ve güçlü ortak bir savunması oluşturması yönünde gayret göstermesi gerekir.

Almanya meseleleri uzmanı Cristian Wipperfort NATO askeri koalisyonunun öneminin azalmasına temasla, tek başına ve daha güçlü olarak uluslararası sahnede belirmek ve hareket etmenin hem Almanya ve hem de AB için büyük bir önem taşıdığını belirtmekte.

Buna karşılık iktidar parti Hıristiyan demokrat partisi askeri bütçenin artırılmasından yana olup bunda ısrar etmekte. Şimdi ise Hıristiyan partiler ile Almanya Sosyal Demokrat partisinin yeni hükümeti kurma konusunda anlaşmaya vardıkları bir ortamda ülkenin askeri bütçesi ve Alman ordusunun modernleştirilmesi meselesinin koalisyon partiler arasında var olan en önemli ihtilafı konular olduğu anlaşılıyor. Özellikle Almanya Sosyal Demokrat Partisi ( SPD ) Amerika'nın Almanya topraklarındaki taktiksel nükleer silahlarının kaldırılmasını isterken Merkel ve partisi buna karşı çıkmakta.