Ali Suud, dünyada en büyük insani facianın sorumlusu

BM genel sekreteri Antonio Gutteres dünyada en büyük insani facianın Yemen'de yaşandığı uyarısında bulundu.

BM genel sereteri Yemen'deki mültecilerin %75'inin çocuklar olduğunu belirtirken Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu- UNİCEF ( The United Nations Children's Fund) de Suudi savaş uçaklarının el-Hodeyde limanını bombalaması sonucu çocukların da aralarında olduğu 29 kişinin ölümünü, yemenli çocuklara yönelik en kanlı saldırı olduğunu duyurdu. Saldırıda 12 çocuk, 6 aylık bir bebek ve 3 kadın öldürüldü.

Suudi Arabistan Amerika ve Siyonist rejimin desteği ve bazı gerici Arap ülkelerin desteği ile mart 2015'te Yemen'e askeri saldırıya geçerek Arap dünyasının bu yoksul ülkesine havadan, karadan ve denizden sıkı abluka uyguluyor. Arabistan ve müttefiklerinin Yemen'de başlattığı kanlı saldırısı sonucu şimdiye kadar en az 14 bin yemenli yaralanırken, on binlercesi yaralandı ve milyonlarcası da ülke içinde ve dışında mülteci duruma düştü.

Sapkın tekfirci ve vahabi düşüncesini yayan ve vahabiliğin simgesi olan Arabistan işlediği cinayetlerde yemenli çocukları katliam etmekle kendi cinayetleri için hiçbir sınır tanımadığını, sadece cinayetlerini yoğunlaştırarak kendi şiddet yanlısı mahiyetini göstermektedir. Tabi ki böyle bir politika ve tutum dünyada Al-ı Suud rejimince en büyük insani facianın yaşanmasına sebep oluyor.

Bu arada BM Suudi Arabistan'ın vahşi ve kanlı saldırıları karşısında şimdiye kadar her hangi bir ciddi girişimde bulunmadı. BM sadece Yemen'de yaşanan insani facia ile ilgili sadece kendi tutumunu açıklamakla yetiniyor ve pratikte Arabistan'ın savaş yanlısı yolunun sürmesi için, Yemen halkına baskı uygulamakla daha da  ortam hazırlıyor.

Hiç şüphesiz BMGK'nin Yemen krizine karşı duyarsızlığı Arabistan için tüm uluslararası yasalar ve konvansiyonları hiçe sayarak Yemen'de cinayetlerine devam etmek içinyeşil ışık sayılıyor. Bu bağlamda el-Meyadin TV kanalı yayınladığı raporla BM temsilcilerinin Yemen başkenti Sana'ya ziyaret gerçekleştirmeleri ardından suudilerin saldırılarının yoğunlaştığını belirtti.

Mevcut kanıtlar ve belgeler Suudi koalisyonun organize cinayetlerinin BMGK'nin belirsiz bildiriler ve BM'nin pasifliği sayesinde gerçekleştiğini, böylece Yemen'de yaşanan insani faciadan BM'nin sorumlu olduğunu gösteriyor.
Bu arada ve daha önemli konu ise Suudi arabisan ve müttefiklerinin verdiği rüşvetler ise BM’in Yemen faciası ile ilgili rapor yayınlanmasını engelliyor ve de diğer konularda da Yemen’deki insani faciayı silikleştirerek Suudi koalisyon’un savaş suçlarını örtbas edip Yemen’deki savaş ve krizin yoğunlaşmasına pratikte sebebiyet vermektedir. 
BM pasifliğinin devam etmesi, Yemen halkının bu teşkilata Yemen konusunda umut bağlamamasına ve kendi direnişine dayanarak Suudi saldırganları durdurmaya çalışmalarına sebep olmuştur. Suudi koalisyon ve müttefiklerinin cinayet ve şirretlikleri, sultacılara karşı direnen ve teslim olmak istemeyen Yemen halkının tepkisine sebep olmuştur. 
Yemen direniş güçlerinin artan etkili darbeleri Suudi saldırgan koalisyonu ve destekçileri arasında vahşet ve endişeye ve daha da şaşkın olmasına sebep olmaktadır. Böyle bir durum katil Suudi Arabistan rejimini Yemen’e başlattığı saldırıyı bitirmek konusunda düşünmeye yönlendirmiştir. Bu şartlarda Yemen savaşzede ve kuşatma altındaki Yemen halkı dünya toplumunun onlara bir an önce destek sağlamasını ve Suudi saldırgan güçlerin bu ülkedeki cinayetlerinin son bulmasını bekliyorlar./