Almanya’da göçmenlerin üzerine tırmanan sürtüşmeler

Almanya’nın radikal sağcı AFD Almanya için bir alternatif partisi Almanya anayasa mahkemesinde Başbakan Angela Merkel’in göçmen politikasına itiraz etmek üzere dava açtı.

Almanya’nın radikal sağcı AFD Almanya için bir alternatif partisi anayasa mahkemesinde açtığı davada, Başbakanı Angela Merkel’in göçmen sorununda Almanya parlamentosunu gözardı ettiğini belirtti. AFD partisi Almanya anayasa mahkemesinden ayrıca Angela Merkel’in 2015 yılına kadar Almanya sınırlarını AB’nin sığınmacıları kabul etme politikasına aykırı olarak açık bırakmasının da yanlış olduğunu ilan etmesini istedi.

Almanya’nın radikal sağcı AFD Almanya için bir alternatif partisi üst düzey üyelerinden Stephan Brander konu ile ilgili yaptığı açıklamada, bu dava dünyanın gidişatını değiştirebileceğini ve ideal sonuca ulaştığı takdirde dünyayı büsbütün değiştireceğni belirtti. Brander, eğer Almanya anayasa mahkemesi Merkel’in aleyhine oy verirse, Başbakan Merkel’in istifa etmesi gerekeceğini vurguladı.

Almanya’nın radikal sağcı AFD Almanya için bir alternatif partisinden başka şimdiye kadar Almanya mahkemelerinde bin kadar dava açılarak içinda Başbakan Merkel 2015 yılında sığınmacıları kabul ettiği için hain ilan edildi. Almanya içişleri bakanlığının değerlendirmelerine göre 2015 yılında yaklaşık 900 bin kadar sığınmacı Almanya’ya giriş yaptı. Bu durum tabi ki Almanya toplumunda göçmen karşıtı duyguları da şiddetlenirdi.

Almanya’nın radikal sağcı AFD Almanya için bir alternatif partisi Eylül 2017 seçimlerinde oyların %13 kadarını elde etmeyi başardı ve bu yüzden şimdi Almanya parlamentosunda önemli bir muhalefet partisi sayılıyor ve bu yüzden Merkel hakkında açtığı dava büyük önem arzediyor.

Almanya’nın radikal sağcı AFD Almanya için bir alternatif partisi 2017 seçimlerinde Başbakanı Angela Merkel’in açık kapı politikasını araştırma sözü vermiştir. bu radikal sağ parti son üç yılda Başbakan Merkel ve partisinin halk arasında destek kaybına uğramasın ve Almanların Merkel’in göçmen politikasına itiraz etmeleri durumundan yararlanarak kendi konumunu pekiştirmeyi başardı.

Alman weblog yazarı Jagoda Marinic, Almanya toplumunda yabancılardan korkunun sebebi, medyanın bu insanlardan sundukları görüntü olduğunu belirtiyor. Gerçekte Almanya’da bir çok seçmenin Merkel ve partisine sırt çevirmesi ve Almanya’nın radikal sağcı AFD Almanya için bir alternatif partisi gibi partilere oy vermesinin bir sebebi de Merkel’in göçmen politikasıdır. Angela Merkel Almanya’nın ılımlı sağ Başbakanı olarak sığınmacılar krizinde AB’nin ve Almanya’nın etkili politikacılarından biri olarak rol ifa etti ve şimdi de AB’nın göçmenlerin ve sığınmacıların sorunu hakkındaki politikalarında belirleyici rol ifa ediyor. Almanya Başbakanı Merkel sığınmacı akını Avrupa’ya doğru başladığında açık kapı politikasını savundu. Bu politikaya göre sığığnmacılar Avrupa’ya girebilecek ve AB ülkelerinden birine yerleşebilecekti. Ancak Merkel’in açık kapı politikası Alman vatandaşların itirazlarına yol açtı ve bu yüzden Merkel de bu politikasını yeniden gözden geçirmek ve sığınmacılara karşı tutumunu değiştirmek zorunda kaldı.

Bu arada Almanya’da göçmenlerin bakımı ile ilgili giderlerin tırmanması bu ülkede kaygılara yol açtığı anlaşılıyor. Uzmanlar bu giderleri 2022 yılına kadar 78 milyar avro olarak tahmin ediyor, ki bu da başlı başına Merkel yönetiminin başını ağırtacağı anlaşılıyor.