BAE’nin IŞİD’i silahlandırdığı yönünde yapılan ifşaat
(last modified Wed, 19 Sep 2018 05:29:47 GMT )
Eylül 19, 2018 08:29 Europe/Istanbul
  • BAE-IŞID
    BAE-IŞID

İsviçre yetkilileri tarafından yürütülen bir araştırma, Birleşik Arap emirlikleri BAE tarafından satın alınan mühimmatın bu ülkeden Suriye’ye kaçak edildiğini ortaya çıkardı.

Konu ile ilgili bir rapor yayımlanan İsviçre’nin Sonntagsblick gazetesi, İsviçre yönetimi BAE’ine bazı silahları ve mühimmatları sattığını, fakat bu silahların ve mühimmatın Suriye’de tekfirci IŞİD terör örgütünün eline geçtiği ortaya çıktığını yazdı.

Sonntagsblick gazetesinde raporunda şu ifadelere yer verdi: Suriye’nin İdlib eyaletinde tekfirci IŞİD terör örgütüne bağlı teröristlerin elinde İsviçre’nin Ruig firmasının yapımı olan el bombaları ve intihar yelekleri ve havan topları bulunuyor.

Sonntagsblick gazetesinin raporuna göre Suriye’de tekfirci teröristlerin elinde bulunan İsviçre yapımı havan toplarının görüntüleri 2012 yılında yayımlandı. Gazete Ruig firmasının sözcüsünden naklen, söz konusu havan topları İsviçreli firmanın BAE’ine sattığı havan topları olduğu yönünde güçlü bir kanaat söz konusu olduğunu belirtti.

Bu arada İsviçre yönetimi bu konudan haberdar olmasına karşın BAE silah ve mühimmat satışına devam ettiği ve bu durum Batı ve Arap rejimlerinin tekfirci IŞİD terör örgütüne silah desteğini halâ sürdürdüğünü ortaya koyduğu belirtilmelidir.

Bugün Ortadoğu bölgesinde radikalizm ve tekfirci terörün bir türlü başı ezilmemesi ve bu tür örgütlerin bölgede şom faaliyetlerini sürdürmelerinin en önemli sebebi, BAE gibibazı rap rejimlerin bu canilere desteklerini sürdürmeleridir. Bilindiği üzere bölgede BAE gibi her türlü güç ve iktidar bileşenlerinden yoksun olan bazı Arap rejimler, son yıllarda Libya, Mısır, Tunus, Suriye, Irak ve Yemen gibi ülkelerde kriz çıkararak başta ABD olmak üzere bölge güçlerinin birer maşasına dönüştüler.

Bugün BAE ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin Suriye ve Irak topraklarında tekfirci teröristleri desteklemesi İslam dünyasını selefi tekfirci akımların ve özellikle tekfirci IŞİD terör örgütü gibi örgütlerin tehdidi ile karşı karşıya bıraktığı herkesçe bilinen bir gerçektir. Gerçekte tekfirci IŞİD terör örgütünün tehdidi, İslam dünyası düşmanlarının İslam ülkelerini zayıflatmak ve parçalamak için kullandıkları bir silahtır. Bu arada despot Arap rejimlerin hükümdarları da bölgede sultacı emellerine ulaşmak ve ayrıca Batı’nın bölgeyi istikrarsızlaştırmaya yönelik şom planlarına hizmet etmek için direniş ekseninde yer alan veya bu eksenin hamisi olan ülkelere karşı tekfirci terör örgütlerini kullanmayı gündemlerine aldıkları gözleniyor.

Direniş ekseninin en önemli ülkelerinden biri olan Suriye ise BAE gibi ülkelerin komploları yüzünden teröre karşı topyekün bir savaşa girdi. Bu savaş ve başta BAE ve Suud rejimi olmak üzere bazı Arap rejimlerin izlediği bu strateji yüzünden Suriye ve Irak’ta terör örgütleri türemeye ve çoğalmaya başladı.

Gerçekte Ebu Dabi yetkililerinin davranışları, terörist yetiştirmek, bu ülkenin dış politikasının temelini oluşturduğunu ortaya koyuyor. Bu şartlarda Cenevre’de bulunan Arap politikası etüt merkezi Başkanı Sami Celuli, Ebu Dabi yetkililerinin Ortadoğu bölgesinde kriz yaratan müdahaleci rollerini ifşa etti.

Tunus asıllı Cenevre’deki Arap politikası etüt merkezi Başkanı Sami Celuli konu ile ilgili yayımladığı raporunda, BAE rejimi bölgede terörü desteklemek ve bölgesel ve etnik savaşları yönetmek için yüklü paralar harcadığını belirtti. Tunus asıllı uzman, hali hazırda Ebu Dabi yöneticileri Suud mevkidaşları ile birlikte bölgede kriz yaratma odalarında bir araya gelerek bölgeyi kasıp kavuran krizlerde esas rolü ifa ettiklerini vurguladı.

Bundan bir süre önce de İngiliz Times gazetesi, bazı İngiliz yetkililer bölgede tekfirci IŞİD terör örgütünün para aklama faaliyetleri için uygun zemin hazırlayan ülkelerden biri BAE rejimi ve Dubai’nin mali ve para piyasaları olduğunu itiraf ettiklerini yazdı.

El Meyadin kanalı da bir raporunda çeşitli belgeleri ortaya koyarak Suud rejimi ve BAE elebaşıları bölgede El-Kaide ve IŞİD gibi tekfirci terör örgütlerinin elebaşılarına destek verdiklerini ifşa etti.

Gerçekte başta BAE ve Suud rejimi olmak üzere bazı Arap rejimlerin elebaşılarının terör ihracatında ve terör örgütlerini yönetme alanında faaliyetleri bu rejimlerin şirret ve fitneci mahiyetlerini ortaya koyuyor.