Merkel’den ABD’siz Avrupa’ya vurgu
Avrupalı yetkililer bir kez daha ABD Başkanı Donald Trump’ın tek yanlı politikaları karşısında Avrupa’nın bağımsızlığına vurgu yaparak, Avrupa’nın kendi çıkarlarını bağımsız olarak savunmaya hazır olduğunu belirttiler.
Bu doğrultuda bir açıklama yapan Almanya Başbakanı Angela Merkel şöyle dedi: Donald Trump “önce Amerika” sloganına bağlı kalma konusunda ısrar ediyor. Bu durum Avrupa’nın da kendi çıkarlarını bağımsız bir şekilde
Savunmak için hazırlıklı olması ve jeo politik ve küresel açıdan bağımsız hareket etmesi gerektiğini gösteriyor.
Son aylarda ABD Başkanı Donald Trump’ın Bercam nükleer anlaşması, Paris iklim anlaşması gibi anlaşmalardan tek yanlı çekilmesi, trans Atlantik serbest ticaret anlaşmasıyla ilgili müzakereleri askıya alması ve Washington’un geleneksel ve tarihi müttefiki olan Avrupa’nın çıkarlarını gözetmeksizin çeşitli uluslararası anlaşmalardan ve konvansiyonlardan çekilmesi, Avrupalı yetkilileri öfkelendirdiği gözleniyor.
Bu konuda Fransa Dışişleri Bakanı Jean Le Drian Amerika Başkanı Trump “önce Amerika” sloganı ile beyaz saraya girdiğini, fakat şimdi bu sloganı da aşarak “bir tek Amerika” sloganını atmaya başladığını belirtti. Bir başka ifade ile bugün Amerika bütün dünyaya kafa tutmaya başladı ve her türlü ikili müzakerelerde Amerika’nın üstünlüğüne vurgu yapmaya başladı. Bu yüzden Avrupalı yetkililer yeni dönemde yeni bir siyasi eğilim sergilemeye ve kendi çıkarlarını küresel düzen çerçevesinde tanımlamaya ve Avrupa birliğini Washington karşısında takviye etmeye çalışıyor.
Avrupa’nın güvenliği, siyasi bağımsızlığının korunması, AB’nin uluslararası düzende konumunun geliştirilmesi, AB liderlerinin uluslararası arenada izledikleri bazı önemli hedeflerdir. Bu doğrultuda AB yetkilileri Bercam nükleer anlaşmasının ABD’ye rağmen korunmasına vurgu yapıyor ve Amerika’dan bağımsız bir mali sistem kurarak İran ile normal ve yasal ticarete devam etmeye vurgu yapıyor.
Avrupa komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker bu konuda yaptığı açıklamada, şimdi Avrupa’nın kendi kaderini kendi eline alma ve uluslararası ilişkilerde bağımsız bir aktör olma zamanı geldiğini belirtti.
Ancak buna karşın AB ülkeleri bir çok iç ve dış sorunla karşı karşıya bulunuyor, öyle ki bu sorunların AB’nin geleceğini ve siyasi bütünlüğünü tehdit ettiği ifade ediliyor. Bu bağlamda bölgede bulunan teröristlerin Avrupa’ya geri dönemleri ve güvenlik sorunlarına yol açmaları, kıtanın iktisadi sorunları, Britanya’nın AB’den çekilmesi, sığınmacı krizi ve başta İtalya olmak üzere bazı AB ülkelerinde radikal sağcıların iktidarın başına geçmesine değinmek mümkün.
Siyaset meseleleri uzmanı Francis Prin, AB ülkeleri kendi aralarındaki ihtilafları bir kenara bırakarak Amerika’ya karşı birlik olmaları ve Avrupa’nın ortak çıkarlarını korumaları gerektiğini belirtiyor.
Görünen o ki şimdiki şartlarda AB liderleri ABD Başkanı Trump’ın tek yanlı politikalarına karşı koyabilmek için bu birliğin takviye edilmesini gündemlerine almış bulunuyor. Zira bugün artık ne Avrupa ve ne de dünya camiası Trump gibi bir zorbanın tek yanlı politikalarına ve zorbalıklarına asla tahammül edemeyeceği kesindir. Bu yüzden AB liderleri Washington’dan bağımsız olarak uluslararası yükümlülüklerine bağlı kalma yollarına vurgu yapıyor.