Şubat 18, 2019 07:11 Europe/Istanbul
  • Amerika'nın küresel konulara Rusya'nın ortaklığını reddetmesi
    Amerika'nın küresel konulara Rusya'nın ortaklığını reddetmesi

Amerika başkanı Donald Trump, "önce Amerika" sloganı doğrultusunda Amerika'nın çıkarları ve hedeflerine öncelik vermenin yanısıra diğer ülkeleri dikkate almadan, Washington'un tek yanlı ve ben odaklı siyasetler ile daha fazla güç kazanarak rakipleri yeneceğini düşünüyor.

Trump tarafından bu tutumun sürdürülmesi ister Amerika müttefikleri ister rakiplerinden olan bir çok ülkenin yoğun eleştirilerine sebep olmuştur. Avrupa birliğinin en önemli ortaklarından ve Avrupa'nın en büyük ekonomik gücü olan Almanya açısından Trump yönetimi daha önceden hesaplanmış ve belirli bir şekilde, dünyada çok boyutluluk sisteminin tüm araçları ve yasalarını tahrip ederek, zorbacılığa dayalı tek yanlı tutumu, kendisinin uluslararası programlarını başına yerleştirmiştir.

Bu arada Washington, Trump başkanlığı döneminde Rusya ve Çin gibi dünya çapındaki büyük güçleri kasten gözardı ederek esasen onları 2. Dereceden güçler olarak sayıyor. Tabi ki Beyaz Saray'ın bu tutumu Avrupa'daki büyük müttefikleri tarafından kabul edilmiyor.

Bu bağlamda Almanya başbakanı Angela Merkel Amerika başkan yardımcısı Mike Pence ile görüşmede, küresel ilişkilerde Rusya'nın silinmesinin siyasi açıdan bir hata olduğunu belirtti. Fakat Pence buna karşılık olarak Washington'un hala Rusya'yı 2014 yılında Ukrayna işgalinden ve bu ülkede siber saldırı ve gizli operasyonlarla güvensizlik oluşturmaktan sorumlu görüyor.

Merkel ise Pence'in isteğini reddederek, "coğrafya açısından Avrupa çıkarlarının Rusya ile tüm ilişkileri kesmenin imkansız olduğunu" söyledi.

Avrupa ve Amerika'nın görüşleri ve tutumlarında bir birine karşı olması ise çeşitli alanlarda söz konusudur. Gerçi Avrupa 2014 yılında Ukrayna krizi ardından Amerika ile birlikte Rusya'ya tutumunu değiştirmek ve batının isteklerini kabul etmek hedefi ile yaptırım uygulamaya başladı. Fakat daha gerçekçi bir bakışla Rusya'nın uluslararası alanda sahip olduğu konum ayrıca uluslararası ve bölgesel konularda Rusya’nın önemi nedeni ile Rusya’nın rolü inkar edilemez.
Avrupa’nın büyük ülkeleri Moskova ile tüm enerji, ticari ve ekonomi ilişkilerini tamamen kesmek istemiyorlar, hal bu ki Washington defalarca söz konusu ilişkiler ve özellikle doğal gaz alanındaki işbirliklerin azalması ve kesilmesine vurgu yapmıştır.
Amerika’nın AB’deki müttefikleri olan Britanya ve doğu ve orta  Avrupa’daki bir çok ülke, Rusya’ya baskı konusunda Amerika ile aynı görüşü paylaşıyorlar. Fakat Avrupa’nın Almanya gibi ağır topları tamamen farklı düşünüyor ve Moskova’nın özellikle de Avrupa’ya ihraç ettiği doğal gaz nedeni ile ilişkilerin sürmesinden yanadır. 
Almanya dışişleri bakanı Haiko Maas ocak 2019’un ortlarında haftalık Der Spiegel dergisine verdiği demeçte dünyada çok yönlü düzene karşı savaş ilan edenlere karşı mücadele zaruretine işaretle yaptığı açıklamada, “Amerika ile yeni bir ortaklığa ihtiyaçları olduğunu ve bu ülkeye karşı Avrupa eksenini güçlendirmeleri gerektiğini” söyledi.
Görünüşe göre Almanya’nın, ister Rusya’yı uluslararası konulara ortak etme zarureti bağlamındaki tutumu veya ister Trump yönetiminin tek yanlılığını reddetme tutumu, Avrupa ve Amerika stratejik ittifakının sonu ve Atlantik’in iki yakası arasındaki ilişkilerde yeni bir dönemin başlangıcı anlamındadır. Bu yeni dönemin en bariz özellikleri, iki tarafın bir çok uluslararası konularda çelişen görüş ayrılıklara sahip olmaları ve en düşük seviyede işbirliği düzeyine sahip olmaktır.
Bu arada Almanya gibi Avrupa’nın büyük ülkelerinin çıkarları bazı konularda, bu cümleden Rusya’nın Avrupa’ya doğal gaz ihracatı, Amerika ile çelişiyor. İşte Berlin’in Amerika’nın isteğine rağmen Nord Strem-2 doğalgaz boru hattı projesinde Moskova’nın işbirliğine vurgu yapmasını bu çerçevede değerlendirmek gerekiyor./
 

 

Etiketler