Nisan 06, 2019 07:24 Europe/Istanbul
  • Trump
    Trump

Amerika dünyada en büyük askeri bütçe ve en büyük silahlı kuvvetlere sahiptir. Askericilik ve kaba kuvvet kullanma Amerika Birleşik Devletlerinin  dış siyasetinin her zaman temel ilkelerinden biri olmuştur. Amerika’nın Stratejik 2017 Ulusal Güvenlik Belgesinde de ülke dışındaki hedeflere ulaşmak için kaba kuvvetten yararlanılmasına vurgu yapılmaktadır.

Amerika, uluslararası güçlü rakiplerini bahane ederek askeri varlığının devam etmesi için bir gerekçe olarak göstermiştir. Washington’un bu alandaki vurgusu ise Rusya ve Çin’in askeri kabiliyetinin artmasından dolayı şiddetlenmiştir.

Bu doğrultuda Amerika Başkanı Donald Trump Rusya ve Çin’in nükleer silahlar üretmek için ayırdığı bütçeyi eleştirerek bu masrafların başka sektörlerde harcanması gerektiğini istemektedir.

Trump 5 Nisan Cuma günü Beyaz Saray’daki çalışma bürosunda muhabirler ile görüşmesinde şöyle bir açıklamada bulundu:” Çin ordusu için büyük bir para harcamaktadır. Biz ve Rusya da aynı şekilde davranıyoruz. Bence bu üç ülke birbiri ile işbirliği yaparak bu masrafları azaltabilir.”

Donald Trump, silah üretmemenin dünyaya faydalı olacağını iddia ederek sözlerine şunları da ekledi:” Uzun süreli bir barış için daha faydalı olabilecek alanlarda bu masrafları yapabiliriz. Bana göre işbirliği yapıp bu kadar silah üretmemeliyiz bu bizim için daha iyi olacaktır.”

Amerika Başkanının bu açıklamalarına karşın Amerika’nın 2019 askeri bütçesi 686 milyar dolar kadar açıklanmıştır. Ancak Çin ve Rusya’nın bu yılki askeri bütçeleri sırası ile yaklaşık 170 ve 65 milyar dolar kadar olacaktır.

Washington ilk aşamada Rusya ve daha sonra da Çin’i kendisinin en önemli rakibi ve düşmanı olarak sayıp bu ülkeleri güvenliği için tehdit addediyor. Doğal olarak da bu iki ülke ile mücadele etmek için askeri bütçesini yıldan yıla arttırmaktadır. Amerika nükleer silahların yenilenmesi için büyük bütçeler ayırıp bir yandan da Moskova ve Pekin’in uzay ve nükleer gücüne karşı koyabilmek için uzay güçleri ve birlikleri oluşturmuştur.

Amerika Donald Trump hükümeti döneminde dünyanın dört bir yanında askeri varlığını arttırmak için ciddi çabalarda bulunmuştur.

Amerika’nın önemli güvenlik belgelerinde Rusya Amerika için en büyük askeri tehdit olarak adlandırılmıştır.

Amerikan ordusunın üst düzey makamları ve komutanları da Rusya’nın günden güne artan tehdidinden dolayı kaygı duyduklarını bildirmişlerdir.

Amerika Genelkurmay Başkanı General Mark Milley Rusya’nın dünyada Amerika’yı yok edebilecek nükleer silahlara sahip tek ülke olduğunu iddia ederek bu ülkenin Washington için beka tehdidi oluşturduğunu öne sürmektedir.

General Milley Amerika Temsilciler Meclisi Silahlı Kuvvetler Komitesi için yaptığı konuşmada “ Rusya’nın nükleer kabiliyetlerinden dolayı, bu ülke Amerika’yı yok etme gücüne sahip tek ülkedir" açıklamasında bulundu.

Pentagon’un üst düzey makamları Çin ile ilgili de benzer fikirler paylaşıyorlar. Onların iddialarına göre Çin’ın gün be gün artan askeri kabiliyetleri Amerika ve Pasifik Okyanusundaki ve Asya’daki müttefikleri için büyük bir tehdit oluşturduğunu iddia ediyorlar.

Özellikle de Amerikalı komutanlar Rusya ve Çin’in deniz alanındaki taarruz gücünün artmasının bilhassa Amerika filolarını ve uçak gemilerini hedef alabilme kabiliyetine sahip nükleer denizaltıların nükleer füzeler ile donatılması ve ayrıca uzun menzilli gemisavar füzelerinin yapımı bu tehdit daha da büyümekte olduğunu iddia ediyorlar.

Bu meseleye tepki olarak bu makamlar, Rusya ve Çin’in iddia edilen bu tehditlerine karşı yeni silahların geliştirilmesi ve üretilmesinden yanadırlar.

Pentagon’un üst düzey makamlarından Mark Esper bu konuda şunları kaydediyor:” 2030,2040 ve 2015’de Ruslar ve Çinlilere karşı savaşıp kazanmak istiyorsak, şimdi yeni nesil silahların üretimine başlamalıyız.”

Bu iddialara rağmen Trump hükümetinin askeri alandaki  yaklaşımı ve performansı, Washington’un Pekin ve Moskova’ya karşı hasmane ve provokatif girişimlerde bulunduğunun göstergesidir.

 

 

Etiketler