Rusya Başbakanından Amerika'nın Sultacı Siyasetlerine Eleştiri
Donald Trump döneminde zirveye taşınan Amerika'nın tek taraflı siyasetleri küresel arenada büyük gerginliklere neden olmuştur. Trump "önce Amerika" sloganı çerçevesinde Washington'un tek yanlı ve başına buyruk siyasetlerinin bu ülkenin rakipleri karşısında gücünün artmasına neden olacağını düşünüyor.
Amerika'nın bu yaklaşımı Washington'un küresel rakipleri özellikle de Rusya'nın tepkilerine neden olmuştur. Rus üst düzey makamları defalarca Washington'un zorba ve iktidarcı tavrını eleştirerek bu yaklaşımı tamamen kınadıklarını bildirmişlerdir. Bu doğrultuda Rusya başbakanı Dmitri Medvedov yaptığı mülakatta Amerika'nın dış siyasetinin sırf ekonomik ve jeopolitik çıkarlara dayandığını ve Washington'un Avrupa ve Balkan bölgesi olmak üzere tüm dünyaya sulta kurmak istediğini bu yaklaşımın da büyük zararlara yol açtığını Amerika'nın ortağı Avrupalıları bile bıktırdığını söyledi. Medvedov şöyle bir açıklamada bulundu: "Amerika sadece kendi ekonomik ve jeopolitik çıkarlarını sağlamanın peşindedir. Bu mesele ise günümüzde artık herkesçe bilinmektedir. Bu çıkarcı tavır Washington dış siyasetinin temelini oluşturmaktadır.... Amerika'nın bu yöndeki stratejisi şimdiye kadar bir çok ülkeye özellikle de Avrupa gibi Washington'un ortaklarına büyük zararlar vermiştir. Gerçekte Amerika'nın dünyaya musallat olma yönündeki siyasetlerinin en büyük zarar göreni de Avrupa ve Balkan bölgesi ülkeleri olmuşlardır. Avrupalı ülkeler bile artık Amerikalıların bu yöndeki aşırı istekleri ve arzularından bıkmışlardır. "
Amerika halihazırda Çin ve Rusya gibi küresel güçler ile karşı karşıya gelmesinde bir çok alanda bu iki ülkeyi zor durumda bırakmak istemiştir. Rusya halihazırda Batılıların özellikle de Amerika'nın farklı bahaneler ile ürettikleri ağır yaptırımların altındadır. Aslında Batı ve Amerika bu baskılar ile Moskova'ya sözlerini dinletmek istiyorlar. Bu çerçevede Amerika Avrupalı ülkelere bile baskı yaparak Moskova ile ilişkilerini azaltmalarını ve Rusya'nın bilhassa Avrupa'nın enerji projelerindeki katkısına göz yummaları istiyor.
Amerika dışişleri bakanı Mike Pompeo Haziran 2019!da Avrupa Birliği ülkelerinin ciddi şekilde enerji güvenliği meselesini düşünmelerini ve yakın zamanda Rusya'yı Avrupa'nın enerji sisteminden çıkarmalarını istedi.
Buna ilaveten Trump da her daim rakipleri ve Amerika dost ülkelerinin Washington'u sömürdüğünü ve bu durumun değişmesine vurgu yapmıştır. Trump'ın bu yaklaşımı Amerika'nın kendi istekleri ve iradesini diğer devletlere dayatmak hususundaki kararlılığını gösteriyor. Amerika ister rakip ister dost ülkelere bu baskıyı uygulamaktadır. Buna rağmen önemli ülkelerin üst düzey makamları hatta Avrupalı yetkililer bile Washington'un Trump dönemindeki bu siyasetlerinden endişe duyduklarını ve bu siyasetlerin Amerika'ya güvensizliği arttırdığını belirtmişlerdir.
Fransa Dışişleri Bakanı Jean Yves Le Drian bu hususta şöyle bir açıklamada bulunmuştur: Trump "önce Amerika" sloganı ile Beyaz Saray'a girdi. Ancak şimdi bir adım daha ileriye atarak "yalnızca Amerika" sloganını atmaktadır. Yani herkes ile bir iktidar savaşı içerisinde olan Amerika her türlü iki taraflı müzakerede kendi üstünlüğüne vurgu yapmaktadır. "
Bu alandaki önemli mesel Avrupa'nın bile Trump'ın farklı alanlardaki aşırı isteklerinden bıkmasıdır. Trump Avrupa çıkarlarının tersi istikametinde yol alarak AB ve Avrupa troykasının Bercam Nükleer Anlaşmasından çıkmasını istemiş ve Avrupalıların Paris İklim Anlaşması hususundaki görüşlerini hiçe saymaktadır.
Trump Avrupa Birliğinin rızası olmadan hatta bilgilendirmeden Amerikan terörist askeri güçlerini Suriye Kuzeyinden çekerek Türkiye'nin bu bölgeye saldırmasına zemin oluşturmuştur. Buna ilaveten Trump hükümeti son zamanda Avrupa aleyhinde yeni bir ticaret savaşı da başlatmıştır. Böylece küresel alanda yalnızca kendi ekonomik ve jeopolitik siyasetleri çerçevesinde siyaset izleyen Amerika yalnızca ortaklarının memnuniyetsizliğine neden olmamış dünyada da günden güne daha çok tecride sürüklenmiştir.
