Trump'ın Yıllık Konuşmasında İran Karşıtı Tutumlarını Tekrarlaması
(last modified Thu, 06 Feb 2020 04:14:50 GMT )
Şubat 06, 2020 06:14 Europe/Istanbul
  • Trump'ın Yıllık Konuşmasında İran Karşıtı Tutumlarını Tekrarlaması

Amerika başkanı Donald Trump her daim İran İslam Cumhuriyeti karşısında hasmane tutumlar sergilemiş ve Tahran'a yönelik maksimum baskıya vurgu yaparak İran'ı Washington'un aşırı isteklerine karşı boyun eğmesini sağlamak istemiştir.

Bu çerçevede Amerika başkanı 4 Şubat Salı günü Kongre'deki yıllık konuşmasında Amerika'nın genel durumu ile raporunu sunarken bir kez daha İran karşıtı iddialarda bulunup İran yönetimi ve milletine yönelik aşağılayıcı ifadelerde bulundu.
Trump her daim tekrarladığı iddiaları çerçevesinde, "İran devleti, nükleer silah elde etme, terörü, ölümü ve yıkımı arttırma yönündeki çabalarını sonlandırmalıdır. Bizim ağır yaptırımlarımızdan dolayı İran ekonomisi ağır darbeler almıştır ve biz hızla bu ülkenin ekonomisinin iyileşmesine yardımcı olabiliriz. Ancak onları fazlasıyla kendilerine güveniyorlar." Dedi.
Trump'ın bu açıklamaları ve geçmişteki iddialarını tekrarlaması, İran karşıtı siyasetleri ve girişimlerini başkanlık döneminin sonuna kadar devam ettirmek istediğini gösteriyor. Trump ister seçim kampanyalarında ardından da Ocak 2017'de Beyaz Saray'da başkanlık koltuğuna oturduktan sonra İran İslam Cumhuriyeti nizamını zayıflatmak ve devirmek siyasetini izlemiştir. 
Trump Amerika'yı BERCAM nükleer anlaşmasından çekip  İran aleyhindeki nükleer yaptırımları ihya ederek maksimum baskı siyaseti çerçevesinde İran ile ekonomik savaşa da girişti. Son bir kaç ayda da İran'ın Fars Körfezi’nde Amerika ve ortaklarının güçlerine tehdit sayıldığı bahanesi ile İran’a askeri tehdit aşamasına girmiştir. 
Trump aynı zamanda tekrar ettiği açıklamaları ile İran'da  Kasım 2019’da yaşanan isyanlara karışanlara destek vererek,  İranlıların kendi sesini dünyaya duyurduğunu ve Amerika’nın onların yanında olduğunu söyledi. Trump bu iddiaları, kendi hükümeti döneminde İran halkına daha önce görülmemiş bir şekilde maksimum baskı ve en ağır yaptırımlar dayatıldığı sırada böyle bir iddiada bulundu. 
Washington yaptırımlarının da Tahran'ı Amerika'nın aşırı isteklerine karşı teslim etmesinde hezimete uğramasının ardından şimdi de Trump, İran ile ilgili hiçbir şeyden çekinmeden, İran halkına karşı insanlık dışı girişimler ve ekonomik terörizm uyguluyor, nitekim bu bağlamda ilaç ve temel ihtiyaç maddelerin satın alınmasında engeller oluşturuyor. 
İran İslam Cumhuriyeti dışişleri bakanı Muhammed Cevad Zarif ise Amerika başkanının ekonomik savaştan söz ettiğine işaretle, "Ben adını ekonomik terörizm koydum. Çünkü sıradan insanları hedef almaktadır." Dedi.
Trump yıllık konuşmasında ayrıca Amerika ve Vahabiyet desteğini arkasına alan başta IŞİD olmak üzere terör örgütleri ile mücadelede eşsiz ve etkin bir rol oynayan  İslam İnkılabı Muhafızlar Ordusu Kudüs Kuvvetleri Komutanı Şehit Korgeneral Kasım Süleymani'yi  de dünyada birinci terörist ve Irak’ta Amerikalıların ölmesinin asıl sebebi olarak niteledi. 
Cinayet işlerken gözünü kırpmayan Trump, 3 Ocak tarihinde yasa dışı ve terör saldırıda Kasım Süleymani ve arkadaşlarına Bağdat havalimanı etrafında saldırı talimatını verdi. 
Trump ve hükümetindeki makamlar özellikle de Amerika dışişleri bakanı Mike Pompeo tam bir yüzsüzlükle Kasım Süleymani'nin bir kahraman değil bir terörist olduğunu öne sürdüler. Buna rağmen Irak milleti ardından da İran milleti bu büyük komutan ve arkadaşlarının cenaze törenine milyonlar halinde katılarak Trump'ın tepeden tırnağa yalan iddialarına aldırmadıklarını, Beyaz Saray’ın da terörist bir hükümet olduğunu göstermiş oldu. 
İran'ın intikam vurgusundan korkuya düşen Trump, misilleme saldırılarının yapılması halinde  İran'ın kültürel mekanları dahil 52 noktasına saldıracağını öne sürdü. Ancak bu mesele de UNESCO gibi uluslararası örgütlerin itirazlarına yol açtı. Aslında Trump'ın bu tehdidi onun uluslararası kurallar ve yasalara zerre kadar önem vermediğin,i kültürel ve tarihi mekanları ve eserleri bile hedef alacağını gösteriyor. 
Trump ayrıca İran'ın nükleer silah peşinde olduğu iddialarında bulunarak, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu raporlarına aldırmadığını da göstermiş oldu./