ABD'nin Taliban'ı uyarması ve Doha anlaşmasının belirsiz geleceği
ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan askerlerini Afganistan’dan çekeceği sözü vermesine rağmen bu sözünün yerine getirilmesi bazı sorunlarla karşı karşıyadır. Doha'da Washington, Taliban ile Şubat 2020’de vardığı anlaşmaya rağmen Afganistan’ın çeşitli bölgelerinde Taliban saldırıları halen devam ediyor.
Bu doğrultuda ABD ordusu 20 Mayıs tarihinde Taliban'a mektubunda, Taliban güçlerinin Afgan güçlerine saldırılarını azaltmaması halinde sert karşılık alacağı uyarısında bulundu.
ABD'nin Afganistan'daki güçleri sözcüsü, Taliban Sözcüsü Zebihullah Mücahid'e iki sayfalık mektubunda, tüm tarafları itidale çağırdı. ABD'nin Afganistan'daki güçleri sözcüsü, şiddetin azaltılmaması halinde yanıtların verileceğini, tüm tarafların siyasi çözüm yoluna dönmeleri gerektiğini kaydetti. Afganların aynı masa etrafında toplanmaları gerektiğine de vurgu yapan ABD'li sözcü, Afganistan'ın geleceği hakkında Afganların müzakere yapmaları gerektiğini kaydetti.
Taliban, 29 şubatta Doha'da ABD'yle imzaladığı anlaşmadan sonra Afganistan'da konuşlu yabancı güçlere karşı saldırılarını durdurmuş olsa da, Afgan güçlerine yönelik saldırılarını tırmandırmıştır. Doha anlaşması uyarınca Taliban, Afganistan hükümeti ile müzakereye girmeyi taahhüt etmiştir. Taliban'ın Afgan güçlerine yönelik "Bahar Harekatı" adı altında artarak gerçekleştirdiği saldırılar Afganistan'daki savaşta yeni dönem sayılıyor. Bu grup, gelinen aşamada ağırlıklı olarak kırsal bölgelerde Afgan güçlerine karşı saldırıyor.
Afganistan Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Cavid Faysel 25 Nisan’da yazdığı bir makalede barış anlaşmasının imzalandığı 29 şubattan 20 Nisan’a kadar Taliban'ın ülke genelinde 2 bin 804 terör eyleminde bulunduğuna dikkat çekerek, bu rakamların Taliban'ın barış için hiçbir çaba göstermediğini ve Afganlara karşı şiddet ve saldırılarına devam ettiğini ortaya koyduğunu belirtti.
Taliban ile ABD arasında Doha'da imzalanan anlaşma, iki önemli bölümden oluşuyor, birinci bölüm yabancı güçlerin Afganistan'dan çekilmesini içeriyor, bu bağlamda Pentagon'un mart 2020'den itibaren Amerikan askerlerini Afganistan'dan çekmeye başlamıştır. Ancak anlaşmanın ikinci önemli bölümünü teşkil eden Afganlar arasında sürdürülebilir ateşkesin sağlanması ve de Taliban'ın güç yapısında pay sahibi olmasına ilişkin müzakereler hakkında çok az ilerleme kaydedilmiştir.
Taliban, kendisi ve Afganistan yönetimi arasında anlaşma yapılmadığı sürece ateşkesin de olmayacağını ve Afgan güçlerine saldırabileceğini bildiriyor, bu nedenle Afganistan yönetimiyle müzakerelere rağmen kanlı saldırılarına devam etmektedir.
Bugün Afganistan merkezi yönetimi pratik anlamda Eşref Gani ile Abdullah Abdullah arasında iktidar kavgası yüzünden ikiye bölünmüş durumda ve bu hükümetin Washington ile Taliban arasında yapılan anlaşmayı ne zaman hayata geçireceği belli değil.
Bazı habere göre, Eşref Gani ile Abdullah Abullah arasında anlaşma taslağının hazırlandığı ve yakında kesin halini alacağı bildirilse de, ancak Taliban ile Afganistan yönetimi arasında anlaşma sağlanmadan, pratikte Doha anlaşmasının bir değeri olmayacak.
Yaşanan bu gelişmeler, Trump yönetiminin Afganistan krizinin çözümünde çıkmaza girmesine yol açmıştır. Bu nedenle Pentagon, Taliban'ı doğrudan tehdit etmekle bu güçlerin Afgan ordu birlikleri ve güvenlik güçlerine yönelik saldırıdan vazgeçirmeye çalışıyor. Ancak Taliban bu tür uyarı ve tehditleri pek dikkate almadığı gibi, hatta Washington'u da uyarıyor.
Nitekim Taliban Sözcüsü Zebihullah Mücahid, ABD'nin mektubuna verdiği kısa yanıtta, bu mektupta yer alan hususların kışkırtıcı olduğunu belirterek, ABD'nin kendi yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini kaydetti.
Sonuç olarak, Afganistan'da yaşanan bu olaylar ve gelişmeler, Doha anlaşmasının geleceği ve maddelerinin uygulanması konusunda pek çok soru işaretleri ve belirsizliklere yol açmıştır./