Avrupa Birliği'nin Amerika'nın Hizbullah ile İlgili Talebine Karşı Çıkması
Amerika Direniş Eksenine karşı yürüttüğü hasmane siyasetler ve Siyonist Rejim İsrail'in talepleri doğrultusunda hareket etme çerçevesinde uzun zamandır Lübnan Hizbullah Hareketini terör grubu olarak adlandırmıştır. Washington Avrupalı ortaklarının da benzer tutum sergilemesini istemiştir. Ancak Amerika'nın bu talebi Avrupalıların da olumsuz yanıtları ile karşılaştı.
Avrupa Birliği Cumartesi günü Amerika yasa belirleyicilerinin Lübnan Hizbullah adının terör grupları listesine alınması talebini reddetti. Avrupa Birliği Senato ve Amerika temsilciler meclisinin demokrat ve cumhuriyetçi parti milletvekillerinin Lübnan Hizbullah hareketi isminin terör grupları listesine alma ve bu hareketin Avrupa kıtasındaki faaliyetlerini yasaklamak doğrultusundaki taleplerini kabul etmedi.
Avrupa Birliği Lübnan'da tüm siyasi partiler arasında gerçekleştirilecek yapıcı diyalogların istikrarın sağlanacağı tek çare yolu olduğunu açıkladı. Avrupa Birliği ayrıca Hizbullah'ın siyasi kanadının Lübnan siyasi arenasının inkar edilmez bir parçası olduğuna vurgu yaparak Lübnan hükümeti ile işbirliği yapmaya devam edeceğini belirtti.
Amerika kongresi üyesinden bir grup Siyonist Rejim İsrail'e verdiği destek çerçevesinde 26 Haziran Cuma günü Avrupa Birliğinin Washington'daki temsilci bürosuna mektup göndererek Lübnan Hizbullah hareketinin siyasi ve askeri kollarının terör örgütü olarak sayılması talebinde bulundular.
Bu mektup Teksas eyaletinin cumhuriyetçi temsilcisi Ted Cruse ve Demokrat senatör Ben Cardin'in kimi üst düzey senatörlerin desteğini de arkasına almıştır.
Bu mektupta Amerika'nın küresel terörizm ve hamileri ile mücadele etmeye bağlılığı bahanesi ile ve de Washington ve ortakları ve müttefiklerinin bu çabaları nihaileştirmeye isteklendirmek için Avrupa Birliğinden Lübnan Hizbullah hareketini terör örgütü olarak adlandırılmasına vurgu yapılmıştır.
Amerika kongre temsilcilerinin mektubunda şöyle bir iddiada da bulunmuştur:" Hizbullah Avrupa'yı günden güne artan bir şekilde kara para aklama, uyuşturucu madde kaçakçılığı, güç alımı ve istihdamı gibi cinayet ve terör içerikli eylemleri doğrultusunda bir platform gibi kullanmaktadır. " Bu mektubun devamında ise Amerika'nın yanı sıra Kanada, Fars Körfezi İşbirliği Konseyi, Arap Birliği ve de bir kaç ülkenin de aynı yönde Hizbullah'ı terör örgütü ilan ettiği de ileri sürülmüştür. Amerika kongresi temsilcileri ayrıca Almanya hükümetinin Lübnan Hizbullah hareketini terör örgütü ilan etmesini överek Avusturya'nın da benzer çabalarını takdir etti.
Böylece Avrupalı ülkeler arasında sadece Almanya ve Avusturya Washington'a paralel olarak Hizbullah hareketine karşı tutum sergilediler.
Görünen o ki Avrupa Birliğine mektup bile yazan Amerikalı yasa belirleyicilerin amacı Siyonist Rejim İsrail'e bağlı olmalarını ve verdikleri hizmetleri ispatlamalarıdır. Bu çerçevede Siyonist Rejim de her daim Lübnan Hizbullah'ı ile düşmanlığına vurgu yapmış, bu hareket ve girişiminin yasa dışı olarak telakki edilmesine odaklanmıştır.
Buna rağmen Avrupa Birliğinin Kongre'nin bu talebine karşı çıkması da Brüksel'in Lübnan meseleleri hususunda Washington'dan farklı düşündüğünü gösteriyor. Bunun yanı sıra Avrupa Birliği, Yüzyılın Anlaşması ve de Siyonist Rejim İsrail'in Batı Şeria'nın bazı kısımlarını işgal altındaki topraklara ilhak projesinde de Washington'dan farklı düşünmektedir.
Gerçekte Avrupa Birliği Lübnan ve bu ülkedeki siyasi gruplarının özelliklerinden ve durumundan haberdar olarak Hizbullah hareketinin Lübnan'ın siyasi ve askeri öneminin farkındadır ve bu hareketin halk arasındaki popülerliğini de biliyor. Bu yüzden de Washington'a uyduğu takdirde bu Arap ülkesindeki varlığı ve nüfuzunun azalacağını biliyor.
Buna ilaveten Almanya gibi kimi Avrupalı ülkelerin Amerika yanında yer almasına rağmen Avrupalılar Lübnan Hizbullah hareketinin IŞİD gibi tekfirci terörist gruplar ile mücadeledeki önemli rolünden haberdardırlar.