Ukrayna ve Rusya'dan Ateşkes Vurgusu
(last modified Tue, 28 Jul 2020 07:21:25 GMT )
Temmuz 28, 2020 10:21 Europe/Istanbul
  • Ukrayna ve Rusya'dan Ateşkes Vurgusu

Rusya ve Ukrayna Cumhurbaşkanları Pazar günü yaptıkları telefon görüşmesinde Ukrayna'nın Doğu bölgelerinde tam ateşkesi desteklediklerine vurgu yaptılar. Bu telefon görüşmesinden bir kaç saat sonra Pazartesi sabah saatlerinde de ateşkes uygulanmaya başlandı. Ateşkesi uygulamak anlaşması ise geçen hafta iki ülke temas grupları ve de BMT Güvenlik Konseyi ve Avrupa İşbirliği Konseyi temsilcilerinin katıldığı müzakereler sonucu elde edilmişti.

 Rusya Cumhurbaşkanı sözkonusu telefon görüşmesinde Zelenskiy'e Minsk anlaşmasının uygulanması için müzakereden başka  çaresinin olmadığını  ve sonuca varmak için Ukrayna makamlarının girişimlerine ve tavırlarına bakılması gerektiğine vurgu yaptı. 

 Rusya, Ukrayna, Güvenlik Konseyi ve Avrupa İşbirliği Konseyi üyelerinden oluşan temas gruplarının Ukrayna krizi ile ilgili istişareleri ve müzakerelerinin ardından  Minsk anlaşmasına esasen  Ukrayna'nın Doğusunda  ateşkesin  27  Temmuz Pazartesi günü başlaması kararlaştırılmıştı. 

 Böylece Ukrayna ordusu ve Rusya destekli militan gruplar arasında yıllarca süren çatışmalar tam ateşkes ile durduruldu. 

Görünen o ki  Ukrayna'nın Doğusunda yeni ateşkesin sağlanması  bu kez de Rusya ve Ukrayna'nın ciddi azmi ile gerçekleşmiş ve  6 yıllık Ukrayna krizi boyunca dönüm noktası olmuştur. 

2014 yılından bu yana Ukrayna çatışmalarında 13 bin kadar insan hayatını kaybetmiştir.  Rusya, Almanya, Fransa ve Ukrayna'dan oluşan Normandy Grubu üye ülkeleri liderleri ise   son dönemde bir bildiri yayımlayarak  Minsk anlaşmasının hala  Ukrayna'daki iç çatışmaları ve savaşı çözmek için temel belge işlevi gördüğünü  belirttiler. 

Bu bildiriye göre taraflar da  tam ateşkesi uygulamayı ve  bu ateşkesi korumak için tüm zaruri girişimlerde bulunmayı taahhüt ettiler.  Bu çerçevede Ukrayna'nın Donbas bölgesindeki çatışmaların da durdurulmasına vurgu yapıldı. Donbas bölgesi  Rus yanlısı  ayrılıkçı militanlar tarafından kontrol ediliyor. Bu bölgede ise  sözde Donetsk ve Luhansk cumhuriyetleri kurulmuştur. 

Kiyev'te Batılı hükümetin iş başına gelmesi ve Rusya'nın da Kırım yardımadasını topraklarına ilhak etmesi ile  başlayan Ukrayna krizi  bu ülkede iç savaşa neden oldu. Bu süreçte ise Rusya ve  Ukrayna'nın ilişkileri en aza indirilmiş oldu.  Bu mesele ise özellikle de Ukrayna'ya büyük  ekonomik ve mali  zararlar verdi. 

 Ukrayna eski cumhurbaşkanı Viktor Yuşenko'nun söylediğine göre   " 12 milyon Ukraynalının  Rusya'da yaşadığı sırada, Moskova ile ekonomik ilişkileri büyük öneme sahip ve bu yüzden de korunmalıdır. "

Buna rağmen  Petro Poroşenko liderliğindeki Ukrayna'nın Batı'cı hükümeti  Rusya karşıtı bir tavır takındı ve  Batı'nın da destekleri ile  Rusya aleyhinde birçok yaptırım hayata geçirdi. 

Bu girişimler ise Rusya'nın karşılık vermesine yol açtı.  Bu yüzden iki ülke ilişkileri gerildi.  Özellikle de  2018'de Rusya ve Ukrayna donanmalarının bir birine girmesi  savaş ihtimalini bile doğurmuştu. 

Buna rağmen Vlodimir Zelenskiy'nin Nisan 2019'da  işbaşına gelmesi ile  ilişkiler yavaş yavaş normale dönmeye başladı. 

Zelenskiy'nin başkan olarak tanıtılma töreninde değindiği önemli husus ise Donbas bölgesinde askeri çatışmaların tamamen durdurulması için Ukrayna'nın hazır olduğu idi.  Ancak Ukrayna cumhurbaşkanı bunu tüm esirlerin takasına bağladı.  Ukrayna'nın yeni Cumhurbaşkanı   Kiyev'in  işgal edilen toprakları geri alacağını da belirtti. 

 Zelenskiy'nin pragmatik yaklaşımından dolayı  onun Normandy Grubu çerçevesinde Rusya ile anlaşmaya varacağı öngörülebiliyordu. 

Paris'te ise Normandy Grubu oturumunun düzenlenmesi ve Putin ile yüz yüze görüşmelerin ardından  Ukrayna'nın Doğusundaki kriz hususunda adımların atılması kararlaştırıldı. 

Tabii Rusya da Avrupa Birliği yaptırımları ve ilişkileri yüzünden de artık Ukrayna krizinin sonlanmasını istedi. 

Görünen o ki Rusya ve Ukrayna cumhurbaşkanları  her biri kendi hedefleri doğrultusunda  Ukrayna krizinin sonlanmasını istiyor.  Karşılıklı yumuşak tavırlar ve  esneklik  ve sonunda iki tarafın da ateşkes için ikna olmaları   Ukrayna krizinin sonuna yaklaşıldığını gösteriyor.