Sudan’ın normalleşme süreci ve geleceği
Hartum yönetimi sonunda Amerika’nın baskılarına teslim olup, siyonist rejim İsrail ile ilişkilerini normalleştirme kararı aldı.
Amerika başkanı Donald Trump Sudan ve İsrail rejimi arasında ilişkilerin normalleşme haberini duyururken Sudan'ın adını terörizme destek veren ülkeler listesinden çıkaracağını kongreye bildireceğini duyurdu.
Amerika 1993 yılında New York ticaret merkezine yapılan saldırı ardından Sudan'ın adını terörizme destek veren ülkeler listesine aldı. Gerçi Ömer el-Beşir, hükümet yıllarının sonlarında siyasetlerini değiştirerek Amerika ve müttefiklerinin bölgedeki siyasetlerini izlemekle Sudan adını terörizme destek verenler listesinde çıkartmaya çalıştı, fakat başarılı olamadı.
2019 yılında yaşanan siyasi gelişmeler ardından Sudan’ı terörist listesinden çıkartmak ülkenin geçici hükümetinin önceliğine yerleşti. Son aylarda Sudan yetkilileri Amerika yöneticileri ile çeşitli görüşmeler gerçekleştirdiler, fakat Amerika bu ülkeyi maksimum şekilde kullanmak ve onun zayıf konumunu kendi bölgesel hedefleri doğrultusunda kullanmaya çalıştı; bu yüzden son aylarda İsrail rejimi ile ilişkileri normalleştirmeyi başkanlık seçimlerine yaklaşıldığı günlerde dikkate aldı.
Son iki ayda Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn Washington’un arabuluculuğu ile İsrail rejimi ile ilişkilerini normalleştirmeye karar verdiler; Sudan ise bu projede Amerika’nın ilgisini çeken 3. ülke oldu. Derin ekonomik sorunlar, gıda eksikliği, işsizlik ve yoksulluk, bazı bölgelerde iç ihtilaflar ve savaşların devam etmesi, ayrıca Kovid 19 hastalığının baş göstermesi, ilaç ve tıbbi imkanların eksikliği, Sudan’ı daha da yoğun krizlere boğdu.
Tabi ki bu şartlar Washington ve Tel Aviv'e Sudan yetkilileri ile görüşmek için iyi bir bahane oluşturdu. Bu bağlamda teröristlere destek veren ülkeler listesinden çıkartılmak ayrıca Washington’un mali ve ekonomik destekleri, Hartum yetkilileri için çekici bir konu oldu, zira buğday satın alınması, karşılıksız kredi alabilmek ayrıca Washington’un desteğini almak isteyen Sudan şimdi Amerika ve müttfiklerinin baskısı altında bulunuyor; buna karşılık adının terörizm listesinden çıkarılması ve Amerika’nın yardımlarının alınması vaatlerine karşı Beyaz Saray’ın isteklerine teslim olarak ilişkileri normalleştirmeyi kabul etti.
Siyasi meseleler uzmanı Abdulbari Atvan bu konuda yaptığı açıklamada, şöyle diyor:
“Sudan İsrail’in işgalciliğine karşı direniş alanında ve İslam ümmetine bağlı konuları destek konusunda büyük bir geçmiş ve tarihi mirasa sahiptir. Buradan hedef ise bu tarih ve mirası yok etmektir; Sudan’ın özgürlük, insan hakları ve ekonominin filizlenmesini amaçlayan Sudan’ın şerefli hareketini yıkmaktır; görünüşe göre halkın inkılabının çalınması ve çeşitli hedefler uğruna harcanmasına yönelik çalışmalar başlamıştır.”
Gerçi bu konu Amerika, İsrail rejimi ve müttefikleri tarafından olumlu karşılandı, fakat Sudanlılar için iyi bir haber sayılmıyor. Sudan’daki bir çok Parti böyle bir karara karşı muhalefet ettiler, örneğin Sudan’ın iki önemli ve başlıca partileri olan el-Mu’temer ve el-Baas ayrı ayrı bildirilerde siyonist rejim ile ilişkileri normalleştirme ile muhalefetlerini bildirileri ile ilan ederek, korsan rejim ile normalleştirmeye karşı ulusal bir cephe oluşturmaya çalışıyorlar.
Sudan Ummet partisi lideri Sadık el-Mehdi ülkenin askeri yöneticiler ve geçiş hükümeti yetkililerine hitaben aldıkları kararın sonuçları hakkında uyarıda bulunarak Tel Aviv ile normalleşme durumunda partisinin geçiş dönemindeki kurumlara olan nihayi onayını iptal edeceğini duyurdu.
Gelecek günler Sudan için çok gergin bir dönem olacağı görünüyor, zira sadece Sudan partileri değil kamuoyu da normalleşmeyi kabul etmeyecektir. Diğer yandan bu konu Amerika’nın da yararına olmayacaktır nitekim bir çok Amerikalı uzman Washington tarafından bunca baskının yanlış olduğunu belirtiyorlar./