Amerika'nın Venezuela'ya Karşı Yeni Yaptırımları
Amerika'nın Venezuela'ya karşı yaptırım siyasetlerin rağmen Beyaz Saray makamları hala bu yenilgiye uğramış baskı ve bastırma siyasetlerini devam ettirmeye çalışmaktadır. Bu doğrultuda Amerika hazine bakanlığı Venezuela'ya karşı parlamento seçimlerinde sahtecilik yaşanma bahanesi ile yeni yaptırımları hayata geçirdiğini bildirdi.
ABD Hazine Bakanlığı Cuma günü, Donald Trump yönetiminin son günlerinde Venezuela'nın meşru hükümeti üzerindeki baskıyı artırmak için yaptırımlar listesine iki kişiyi ve bir Venezuela hükümetine bağlı kuruluşu yerleştirdi. ABD'li yetkililer, Venezuela'nın parlamento seçimlerine karıştığını iddia etseler de," Simon Bolivar'ın Büyük Vatansever Kutup" partisinin kesin zaferi, ABD'nin bu ülkeye yönelik politikasının bir başka büyük yenilgisini meydana getirmiştir.
ABD, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro'ya karşı düşmanca ve müdahaleci politikalarını, özellikle son dört yılda, ekonomik ve siyasi yaptırımlar yoluyla baskı araçları şeklinde arttırmış ve iç muhalefete yardım ve desteklerini de iyice arttırmıştır. Amerika'nın muhalefete mali ve siyasi avantajları, özellikle muhalefet lideri Juan Guido'ya verdiği desteği ve Venezuela'nın cumhurbaşkanı olarak tanıması, darbelere yardım ve yataklık ve elektrik santrali gibi temel altyapıya sabote girişimlerini destekleme Amerika'nın başlıca baskı araçları idi. Tüm bu çabalara rağmen Maduro hükümeti, halkın desteğiyle siyasi konumunu korumayı başardı. Bu bağlamda, parlamento seçimlerine katılım ve maksimum düzeyde iktidar partinin zaferi, Maduro'nun Venezuela'daki popüler konumunu bir kez daha ispatladı.
Ancak Washington yetkilileri ve Venezuela'daki ABD politikasının yerel muhalefet destekçileri, parlamento seçimlerinde yaşadıkları ağır yenilgiye rağmen, Venezuela parlamento seçim sürecini sorgulamaya ve seçim sahtekarlığı iddiasıyla Maduro taraftarlarının zaferi kazandığını öne sürmeye başladı.
Rusya'nın Venezuela Büyükelçisi Sergey Melik-Bağdasarov, "Bazı ülkelerin Venezuela Ulusal Meclisi seçimlerinin sonuçlarını tanımayı reddetmeleri, gerçekle yüzleşemediklerini gösteriyor" dedi.
Bu arada Venezuela Devlet Başkanı Maduro, suç çetelerini işe almanın ve Donald Trump yönetiminde kaos yaratmanın milyonlarca dolara mal olduğunu açıklayarak, "ABD hükümeti tarafından sağlanan fon ve Kolombiya'nın işbirliği, Venezuela'nın parlamento seçimlerine saldırmak için bir plan çerçevesinde idi.
Venezuela'nın parlamento seçimleri mevcut siyasi arenada önemliydi; Amerika Birleşik Devletleri ve müttefiklerinin kendisini mağlup etme yönündeki tüm çabalarına rağmen iktidar partisinin kesin zaferi ile sonuçlanan seçim, Nicolas Maduro'nun konumunu bir kez daha güçlendirdi ve karşılığında ABD'nin Venezuela'ya karşı düşmanca politikalarına meydan okudu. Bununla birlikte, Kasım 2020 seçimleri deneyimi ve Amerika Birleşik Devletleri'ndeki skandallar göz önüne alındığında, diğer ülkelerdeki seçimlerin meşruiyetinin sorgulanmasının Amerika harcı olmadığını da ispatladı. Bununla birlikte, önceki başarısız politikalarına rağmen, Amerikalılar, Venezuela halkına ve hükümetine karşı yaptırımları sıkılaştırarak, ülkedeki kaybettikleri konumlarını yeniden kazanmaya çalışıyorlar. Ancak küresel ve bölgesel gelişmeler nedeniyle gerçekleşmesi ulaşılamaz görünen bir süreç söz konusudur.