Putin'den yasadışı yaptırımların sonuçları konusunda uyarı
(last modified Fri, 29 Jan 2021 15:52:37 GMT )
Ocak 29, 2021 17:52 Europe/Istanbul
  • Putin'den yasadışı yaptırımların sonuçları konusunda uyarı

Tek taraflı ve yasadışı yaptırımlar meselesi, ayrıca eski ABD Başkanı Donald Trump'ın başkanlığını karakterize eden tek taraflılık ve bu tür önlemlerin gelecekte de devam etmesi küresel uyarılara neden oldu.

Bu bağlamda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Çarşamba günü Davos'taki video konferans yöntemi ile düzenlenen  Dünya Ekonomik Forumu'nda yaptığı konuşmada, yasadışı yaptırımlar, ekonomik engeller, mali, teknolojik ve bilgi kısıtlamalarının uygulanmasının tehlikeli bir oyun olduğu konusunda uyarıda bulunarak bunun tek taraflı askeri güç kullanma ve dünyadaki gerilim merkezlerinin çoğalması riskini artırabileceğini söyledi.

Aslında Putin'in bu sözlerinin muhatabı, 20 Ocak 2021'e kadar Trump yönetimi döneminde dış yaklaşımını tek taraflılığa odaklayan ve Washington'un çıkarlarına ve hedeflerine öncelik veren ve ABD'nin dış hedeflerine  ulaşmak için yaptırımları anahtar bir araç olarak kullanan Amerika ülkesidir. Yeni ABD Başkanı Joe Biden şu anda dış politikaya farklı bir yaklaşım olduğunu iddia ediyor olsa da, en azından yaptığı açıklamalarda, ABD'nin her zaman yaptırımları politikalarını ilerletmek ve muhalif, ortak ve rakip ülkeleri cezalandırmak için bir araç olarak kullandığı unutulmamalıdır. ABD yaptırımlarının çoğunun tek taraflı olarak ilan edildiği ve BM izni olmaksızın uygulandığı göz önüne alındığında, Putin'in konuşmasında bu yaptırımların yasadışı olduğu vurgulanmıştır. 

Amerika  dünyanın en büyük yaptırım uygulayan ülkesidir ve dış politika hedefleri doğrultusunda diğer ülkelere her türlü yaptırım uygulayarak en uzun geçmişe sahiptir. Washington'un bazı müttefikleri de yaptırımların uygulanmasında ABD ile işbirliği yapıyor. Bu yaptırımlar, ABD politikalarına ve eylemlerine karşı çıkma bahanesiyle veya yaptırım uygulanan ülkeler tarafından ABD'den bir tehdit olduğu iddia edilerek gerçekleştiriliyor. Birçok ülke için ekonomik ve sağlık durumunun kötü olduğu bu pandemi döneminde bile, Washington hala yaptırım yaklaşımını olabildiğince güçlü bir şekilde sürdürüyor. ABD, İran'a uyguladığı en ağır yaptırımların yanı sıra Rusya, Çin, Venezuela, Küba, Suriye ve Kuzey Kore gibi ülkelere de çok sayıda tek taraflı yaptırımlar uyguladı.

Rusya Devlet Başkanının vurguladığı bir diğer nokta da tek taraflılığın daha Trump döneminde zirveye çıkmadan önce başarısızlığıydı. Ona göre, başka bir merkezi ve tek kutuplu dünya düzeni yaratmaya çalışma dönemi sona ermiş ve böyle bir girişim, kültürel çeşitlilik ilkesi ve dünya medeniyet tarihi ile çeliştiği için başlamadan hüsrana uğramıştır. Putin, Trump'ın ABD üstünlüğünden ve diğer hükümetlerin Washington'un politikalarını izleme ve ABD çıkarlarına öncelik verme ihtiyacından açıkça söz eden politikalarına ve tutumlarına atıfta bulunuyordu. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu eski Başkanı Maria Fernanda Espinosa'ya göre, "Dünyada büyüyen kargaşayla yüzleşmek" ancak "çok taraflılığın" gölgesinde mümkündür.

Trump, güç kullanarak ve taleplerini diğer ülkelere dayatarak uluslararası arenada Amerikan hegemonyasının rolünü sürdürmeye çalıştı. Trump yönetiminin bu çabası,  tek taraflı ve zorlayıcı eylemleri nedeniyle ABD'nin daha da inzivasına yol açtı. Ancak Trump'ın yaklaşımı hüsrana mahkumdur. Yeni ABD Başkanı Joe Biden, Paris İklim Anlaşması'na geri dönme, Dünya Sağlık Örgütü'ne yeniden katılma ve yeni START anlaşmasını yenilemeyi kabul etme emri de dahil olmak üzere, Trump'ın kendisiyle yaptığı tüm tek taraflı eylemleri tersine çevirmek anlamına gelip onları ilerletmeyi amaçladı.