Pentagon'un Riyad'ı Desteklemesi
Amerika savunma bakanlığı-Pentagon sözcüsü John Kirby 3 Nisan Cumartesi günü düzenlediği basın toplantısında Amerika'nın Suudi Arabistan'ı savunmaya ve desteklemeye ciddiyetle devam edeceğini bildirdi.
Washington ve Riyad işbirliklerinin devamı hususunda, Suudi Arabistan'ı savunmaya ve desteklemeye devam edeceklerini söyleyen Pentagon sözcüsü, Suudilerin saldırıya uğradıklarını ve bunda hiçbir şüphenin olmadığını da vurguladı.
Kirby bu sözleri ile Yemen direniş gruplarının İHA'lar ve füzelerle Suudi tesisleri ve mevzilerini vurmasına işaret etmek istemiştir. İşte Washington'un Suudileri savunması da bu koşullar altında söz konusu olabilir. Pentagon'un bu tutumununu, Biden hükümetinin Suudi Arabistan'a gerçek yaklaşımı olarak değerlendirmek lazım.
Ocak 2021'de yeni ABD Başkanı Joe Biden iş başına gelmesi ve Dışişleri Bakanı Anthony Blinken gibi bazı üst düzey hükümet yetkililerinin Washington ile Riyad arasındaki ilişkilerin revizyonu konusundaki sözlerinin ardından bu alanda köklü değişikliklerin yapılması bekleniyordu. Ancak bu vaatlere rağmen, Amerika Birleşik Devletlerinin Fars Körfezi ve Batı Asya'daki ana müttefiklerinden biri olan Suudi Arabistan'a yönelik politikasının tam destek ve savunma etrafında dönmeye devam ettiğ,i artık açık ve net hali ile ortaya çıktı.
Ayrıca, muhalif Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın suikastını kınayan Joe Biden ve hükümetinin üst düzey üyelerinin başlangıçtaki sert tutumları ve tavırları ayrıca açıklamalarına rağmen, siyasi, ekonomik ve stratejik kaygılar ve mülahazalar, Beyaz Saray’ın bu suikastın azmettiricisi ve faili olan Muhammed bin Selman'a tepki göstermemesine yol açtı.
Bu çifte standartlı duruş, Biden'ın insan haklarını savunmasındaki ikiyüzlü doğasını ve gerçek yüzünü yansıtıyor. Biden bir röportajında Suudi Arabistan'ın ABD'nin müttefiki olması nedeniyle Suudi Veliahdı bin Salman’a katil demediğini söyledi. Eski bir Pentagon analisti olan Pierre Sprey şöyle diyor: "Eminim ki Washington'un Riyad'dan yapmasını beklediği 'istekleri listesi'inin başında silah alımına devam etmesi yer alıyor."
Biden hükümeti, Yemen'de devam eden Suudi koalisyon savaşı nedeniyle Arabistan'a silah sevkiyatlarını geçici olarak askıya almış olsa da, bu sözde kısıtlamalar yalnızca "saldırı ve taarruz" silahları için geçerlidir. Buna ilaveten Suudi Arabistan'a yönelik Yemen saldırılarının devam etmesi bahanesiyle Biden hükümeti, Suudi rejimini olabildiğince güçlendirmeye ve donatmaya devam edecektir. Suudi Arabistan ise, petrol tesislerini savunmak için Amerika'dan daha fazla yardım istiyor ve son füze ve İHA saldırılarıyla ilgili endişelerini ileri sürüyor.
Wall Street Journal ise Perşembe günü, Amerika hükümetinin Suudi Arabistan'ın altyapısını Yemen direniş saldırılarından korumasına yardımcı olabileceği yolları ve stratejilerini belirlemek için bir heyet kurduğunu bildirdi.
Rapora göre seçenekler arasında füzeleri izleme araçları gibi özel savunma silahlarının satışı, kapsamlı istihbarat paylaşımları, ek eğitim ve askeri programların takası yer alıyor. Böylelikle Biden, ABD'nin Batı Asya'daki askeri sistemine ve yapısına paralel olarak Suudi Arabistan'dan üç Patriot füze savunma sisteminin çekilmesi talimatı vermesine rağmen, Suudi rejimine kapsamlı askeri yardımını devam ettirecektir.
Bu, Biden yönetiminin Suudi Arabistan'a yaklaşımının çifte standartlı olduğunun altını çiziyor ve Washington'un Riyad için ana kriterinin tamamen ekonomik ve stratejik çıkarlar ve hedefler olduğunu yeniden teyit ediyor. Biden yönetiminin insan hakları iddialarına rağmen, stratejik kaygılar ve ABD'nin Suudi rejimine silah satışından elde ettiği yüklü ve büyük mali menfaatler, Suudi Arabistan ile ilişkilerde herhangi bir gerilemeyi engelliyor./