Bakü ile Erivan Arasındaki Barış Müzakerelerinin Yeni Turunun Başlaması
Ermenistan partileri Haziran ayındaki erken seçimlere hazırlandığı ve Azerbaycan Cumhuriyeti'nin de sınır bölgelerini işaretlemeye başladığı sırada, Bakü ile Erivan arasındaki yeni tur müzakereler Moskova arabuluculuğu ile başladı.
Bu hususta Rusya haber çevreleri, Azerbaycan Cumhuriyeti ve Ermenistan'ın sınır bölgelerinde gerilimleri azaltmak için müzakere başlattıklarını duyurdu.
Yeni Karabağ barış müzakere turundan söz edilse de son dönemde Ermenistan baş savcısı, Ermenistan toprak bütünlüğünün Azerbaycan Cumhuriyeti tarafından ihlal edildiği hususunda araştırmaların başlatıldığını bildirdi.
Bu hususta, Ermenistan geçici başbakanı Nikol Paşinyan Azerbaycan Cumhuriyeti askeri güçlerini sınır bölgelerinin işaretlenmesi sırasında Ermenistan'ın Güney sınırlarını aşarak, bu ülkenin topraklarına girdiklerini belirtti.
Bu genç Ermeni siyasetçiye göre Azerbaycan Cumhuriyeti askeri güçleri, son dönemde sınır hatlarını ve hudut bölgelerini değiştirme hedefi ile Ermenistan topraklarının derinliğine 3.5 kilometre ilerlediklerini ve Sivnik-Karagöl etrafına yerleşmek istediklerini, ancak Ermeni güçlerinin tepkileri ile karşılaşarak bundan vaz geçtiklerini duyurdu. Kimi haberlere göre de Azerbaycan cum. güçleri, Ermenistan sınırından 3-4 km içeri girerek Karagöl'ü ve çevresindeki tepeleri kontrol altına aldı.
Tüm bunlara rağmen Ermenistan geçici başbakanının Azerbaycan Cumhuriyeti'ne yönelik ithamların abartılmış olduğu söylenebilir. Uzmanlar, Paşinyan'ın Ermenistan Millet Meclisi seçimleri eşiğinde Azerbaycan Cumhuriyeti aleyhine propaganda yapmakla durumdan yararlanmaya çalıştığını belirtiyorlar.
Özellikle de Azerbaycan Cumhuriyeti dışişleri bakanlığının bu hususta bir bildiri yayımlayıp Erivan hükümetinin Bakü'nün Ermenistan topraklarına saldırıda bulunma iddialarını kışkırtıcı olarak niteleyip bu ithamları reddetmesi, işin aslını gözler önüne sermektedir.
Azerbaycan Cumhuriyeti dışişleri bakanlığı bildirisinde şu ifadelere de yer verdi: "Azerbaycan Cumhuriyeti güçleri Kelbecer-Laçın bölgesinde Azerbaycan Cumhuriyetine ait noktalara sahiptir. Bakü, bölgede gerilimleri azaltma anlaşmasına bağlıdır. "
Doğal olarak Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Rusya arabuluculuğu ile varılan ve imzalanan barış anlaşmasına bağlı kalarak korumaya çalışması çok önemlidir. Amerika ve kimi Avrupalı hükümetleri gibi Batılı devletlerin tutumlarından dolayı, İlham Aliyev hükümetinin bu anlaşmadan daha iyi bir anlaşma elde edemeyeceği söylenebilir.
Mevcut koşullarda birçok Batılı devlet Türkiye'nin Azerbaycan Cumhuriyeti'ne verdiği desteği bahane göstererek Güney Kafkasya sorunlarını şiddetlendirmeye ve körüklemeye çalışmaktadır.
Başka bir ifade ile Azerbaycan Cumhuriyeti'nin Türkiye'yi de bu işe müdahil etmesi ve Karabağ barış müzakerelerinde Türkiye'den söz etmesi Azerbaycan CUmhuriyetinin lehine olmamıştır. Tabii Azeri makamlar zaman geçtikçe bu gerçeği daha iyi anlayacaklardır.
Bu hususta Dale Carnegie Vakfının Avrupa kolu, Kafkasya meseleleri bazı uzmanları arasında anketler yapmıştır. Örneğin Ermenistan Çağdaş Tarih hocası Michigan Üniversitesi eski profesörlerinden Gerard Libaridiyan şöyle düşünüyor: "Bakü ve Erivan arasında barışı inşa etmek mümkündür. Ancak taraflar arasındaki müzakerelerin sürekli bir barışa yol açması uzak bir ihtimaldir. Özellikle de Türkiye'nin bu çatışmaların bu turundaki müdahaleleri, durumu daha da çetrefilleştirmiştir. "
Karabağ Barış Anlaşmasının imzalanmasına rağmen taraflar bir birlerini ateşkesi ihlal etmekle suçlamaktadır. Sonuçta Bakü ile Erivan arasındaki ihtilafların nihai sonucunu tahmin etmek zor değildir. Kuşkusuz yabancı devletler Güney Kafkasya bölgesinde tarafların ihtilafları hususunda hep kendi milli çıkarlarını göz önünde bulunduracaklardır./