Amerika'da Etnik Nefreti Önleme Çabaları
(last modified Mon, 24 May 2021 05:04:31 GMT )
Mayıs 24, 2021 08:04 Europe/Istanbul
  •  Amerika'da Etnik Nefreti Önleme Çabaları

Koronavirüs salgını sonrasında Amerika Birleşik Devletleri'nde Asyalılara yönelik saldırıların eşi benzeri görülmemiş bir şekilde artmasının ardından, Kongre üyeleri, Asyalılara yönelik nefret suçlarıyla mücadele için Başkan Joe Biden tarafından imzalanan bir yasa tasarısını kabul etti.

Yasa, Kovid-19'un neden olduğu nefret suçlarının soruşturulmasını hızlandırmak için Adalet Bakanlığı'nda bir makam ve alt büro kurulmasının yanı sıra nefret suçlarını bildirmek için ihbar hattı kurulmasını öngörüyor. Aynı zamanda yasa, federal kurumların salgın sırasında nefret suçları konusunda farkındalık yaratmaya yardımcı olmak için sosyal ve kamu kuruluşlarıyla birlikte çalışmasını zorunlu kılıyor.

Yasa, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Asyalı etnik gruplara yönelik nefrete dayalı saldırıların arttığı bir dönemde çıkarılmaktadır. Nefreti Durdur grubuna göre, Mart 2020'de Kovid-19 salgınının başlamasından bu yana, Amerika Birleşik Devletleri'nde Asyalı Amerikalılara karşı 6 bin 600'den fazla nefret saldırısı gerçekleşti ve bunların yaklaşık üçte ikisi rapor edildi. 

Amerika Birleşik Devletleri'nde Asyalılara yönelik saldırıların artması, eski Başkan Donald Trump'ın, Koronavirüs salgını karşısında kötü yönetimini örtbas edip gerçekleri saptırmak için  ve kamu baskısından kurtulmak için Çin'i hedef almasından kaynaklanmaktadır. Bazıları, Pekin'i ölümcül virüsü dünyaya yaymakla suçluyor. Donald Trump, Dünya Sağlık Örgütü'nü Çin'i desteklediği için kınayarak bu uluslararası kuruluşu bile terk etti. Bu suçlamaların Amerika Birleşik Devletleri'nin en üst düzey yöneticisi tarafından tekrarlanması ve diğer ABD'li yetkililerin bu alanda onunla işbirliği yapması, Amerikan kamuoyunda Asyalılara yönelik nefretin artmasına ve onlara yönelik şiddetli saldırıların şiddetlenmesine yol açtı.  Pek çok Demokrat temsilci de  Trump ve destekçilerinin "Çin virüsü" ve "Çin gribi" terimlerinin kullanımı da dahil olmak üzere nefret söylemlerinin, Asya-Amerikan toplumuna karşı birçok sözlü ve şiddetli saldırıyı fitillediğini belirtmiştir.

"Amerika'daki Asyalı Vatandaşlara Karşı Nefreti Durdurun" grubunun direktörü Catherine Ramakrishnan "Trump'ın ırkçı retoriği kullanmasıyla ilgili araştırmalar, sözlerinin, insanların, özellikle Asyalılara karşı davranışlarında önemli bir etkiye sahip olduğunu gösteriyor." dedi. 

Bir Çin Kökenli Amerikan sivil haklar grubu geçtiğimiz günlerde Trump'a, koronavirüsün kökenleri  ile ilgili sözleri ve "Çin virüsü" ve "Çin gribi" gibi ifadeleri kullanımı hakkındaki iddiaları nedeniyle dava açtı ve 22 milyon dolar tazminat talep etti.

Trump, Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşayan Asya kökenli  Amerikalılara karşı Çin karşıtı duruşları ve açıklamaları ile  durumu daha da şiddetlendirmiş olsa da, bu tür saldırıların kökü, Amerikan toplumunda ırk ayrımcılığına ve kurumsallaşmış ayrımcılıktır. Yüzyıllar boyunca bu durum hep devam etmiş ve Amerika'daki ayrımcılık ve ırkçılık alevleri hiç sönmemiştir. 

Asya-Amerika çalışmaları profesörü ve Siyahiler Araştırmaları Merkezi'nin eski yöneticisi Diane Fujino ırkçı saldırılardaki  görülen artışla ilgili olarak şöyle bir değerlendirmede bulundu:  "Bu, Koronavirüs salgınıyla başlayan yeni bir sorun değil, ancak salgının başlangıcı durumu şiddetlendirdi ve nefret söylemini yaygınlaştırdı. "

Şimdi bile, Asyalılar Karşıtı Nefret ile mücadele Yasası'nın kabulü, Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşayan Asyalı Amerikalıların hakları lehine bir adım sayılsa da, bu tür yasalar Amerikan toplumunda ırk ayrımcılığına ve ırkçılığa karşı kurumsallaşmış şiddeti engelleyemeyecek gibi görünüyor.