Polonya ile İsrail Arasında Tazminat Krizi
(last modified Mon, 28 Jun 2021 15:34:45 GMT )
Haziran 28, 2021 18:34 Europe/Istanbul
  • Polonya ile İsrail Arasında Tazminat Krizi

Polonya başbakanı Cumartesi günü İsrail dışişleri bakanının bu ülkenin bir yasanın onaylanmasına yönelik açıklamalarına sert tepki göstererek Varşova'nın Alman'yanın ettiklerinden dolayı Telaviv'e hiçbir tazminat ödemeyeceğini vurguladı.

Polonya başbakanı  şöyle bir açıklamada bulundu: " Ben Polonya başbakanı olduğum müddetçe, kesinlikle, Almanların  İkinci Dünya Savaşında Yahudilere karşı işledikleri cinayetler dolayısı ile  hiçbir şey ödenmeyecektir. Tek bir Dolar veya Euro bile ödenmeyecek. "

Polonya başbakanı  İkinci Dünya Savaşında sözde Holokost'un sorumluluğunun Almanya'ya ait olduğunu belirtti.   Daha önce de Polonya yayımladığı bildiride  şöyle bir vurguda bulunmuştu: " Polonya hiçbir şekilde,  Almanya'nın hasımca tavırları ve Holokos'undan  sorumlu değildir. " 

 Polonya parlamentosunun Cuma günü aldığı kararda,   30 yıl içerisinde  çözülmeyen  mülkiyet hakları  dosyaları ve iddianameleri  zamanaşırı  yasası çerçevesinde kapanacak ve raflara kaldırılacaktır.   Bu yasanın onaylanmasından güdülen amaç, genellikle şikayet eden ve hakkında şikayet yapılan kişiler arasında bir ilişkinin söz konusu olmaması yüzünden  bu tür şikayetlerin durdurulmasıdır.   Telaviv,  böyle bir yasanın  Yahudilerin  sahip oldukları toprakları ve mülkleri geri almalarına engel olacağını  ve sözde Holokost'tan kurtulanların  tazminat almasını önleyeceğini düşünüyor.  Bu doğrultuda  Siyonist Dışişleri Bakanı Yair Lapid de  Polonya'da bu yasanın onaylanmasının ardından  böyle bir yasayı  utanç verici olduğunu belirtip  böyle bir yasanın nihayileşmesinin   Telaviv ve  Varşova yasalarına halel getireceğini belirtti. 

İsrail sözde Holokost bahanesi ile, kimi Avrupalı ülkelerin de bu işte payının olması bahanesi ile, büyük tazminat taleplerinde bulunmaktadır.   Bu bağlamda Almanya da  asıl sanıklı olarak  İsrail'e milyarlarca Euro ödemiştir.  1952 yılında Almanya ve Siyonist Rejim İsrail arasında  imzalanan Lüksemburg  anlaşmasına göre  Almanya hükümeti  sözde Holokost'tan geri kalan aile fertlerine  1.53 milyar Euro  ödemekle  mükellef kılındı.   O dönemden itibaren  tazminat ödemeleri  bu rakamın  ötesine geçmiş ve  2018'e dek  74 milyar Euro'ya ulaştığı söyleniyor.   Halihazırda   Almanya hükümetinin  yıllık olarak  130 milyon Euro  İsrail'e tazminat adı altında vermesi,  Telaviv'in  Almanya'ya açık seçik şantaj yapmasının örneğidir.  

 

 2014 yılında  Amerika ve Fransa da  Holokost'un ailelerine  tazminat ödeyeceklerini de açıkladılar. Bu bağlamda    Amerika yönetiminde  Yahudi aileler için  tazminat toplayan bir vakıf kuruldu.  Bu vakıf  İkinci Dünya Savaşındaki  kampları da incelemektedir.  Fransa hükümeti, şimdiye dek bu alanda vatandaşlarına  birkaç milyar Euro kadar tazminat ödemiştir.   Buna rağmen Nazi Almanya kamplarının   en önemli ev sahiplerinden olan  Polonya,   Holokost hususundaki  sorumluluğunu reddederek   açık bir dille,  Siyonist Rejim İsrail'in Polonya'dan tazminat ödeme ve  davaları kazanma alanında  zorba ve  şantaja dayalı siyasetlerini dile getirmektedir. 

Amerika ve Almanya, Fransa ve Britanya gibi ülkeler,  İsrail'e  mali, ekonomik ve silah anlamında yaptıkları desteklerin yanı sıra    kültürel ve tarihi açıdan da  farklı dönemlerde  Siyonist Rejim İsrail'i  desteklemişlerdir.    Bu bağlamda  kimi Avrupalı ülkede  sözde Holokost'u sorgulamanın  cezalandırılmasına yol açan yasaklar getirilmiştir.  Batılılar,  kendileri Holokost'a yol açsalar da  bu bahanenin yükü altında kalarak  Siyonist Rejim İsrail'in milyonlarca Filistinlinin mülteci duruma düşmesine rağmen kurulmasına göz yummuş ve hatta büyük destekler sunmuşlardır.  Buna ilaveten  sözde Holokost'un üzerinden 70 yılı aşkın süre geçmesine rağmen   hala tazminat ödemeye de devam ediyorlar.   Halbuki  aynı ülkeler, Afrika, Batı Asya, Latin Amerika ve Doğu Asya'daki cinayetlerinden dolayı hiçbir tazminat ödememişlerdir.  

 Siyonizmin eleştirmenlerinden Norman  Finkelstein  ise  " Holokost Endüstrisi" kitabında şöyle yazıyor: "  Holokost Endüstrisi"nden  doğan en büyük sorumluluk,   Batılı devletlerin  İsrail'in varlığı ve güvenliğini korumak sorumluluğudur. "