Biden'ın Kabil Patlamalarına Pasif Tepkisi
Amerika başkanı Joe Biden, Kabil havalimanındaki son terör eylemlerine yönelik tepkisinde şu açıklamada bulundu: "Değerlendirmelerimiz bu saldırıların IŞİD tarafından gerçekleştirildiğini gösteriyor. " Biden " Biz affetmeyeceğiz, biz unutmayacağız, sizi arayıp peşinize düşeceğiz. Yaptıklarınızın bedelini ödemelisiniz"dedi.
ABD Batı Asya Terörist Güçleri Merkez Komutanlığı-Centcom komutanı General Frank Mackenzie ise Pentagon'da düzenlediği basın toplantısında Kabil patlamalarının iki bombacı tarafından gerçekleştirildiğini söyledi ve şu açıklamalara yer verdi: "Bu olaya kimin karıştığını anlarsak onları bulacağız. Afganistan'da IŞİD'e karşı operasyon düzenleme hakkımız saklıdır. Failleri tespit etmek ve onlara karşı önlem almak için çok çalışıyoruz”.
Bu patlamalarda Amerika'nın kayıpları ile ilgili konuşan CENTCOM yetkilisi: " Şimdiye dek deniz birliklerinden 11 ve tıbbi ekiplerimizden de 1 kişi olmak üzere toplam 15 can kaybımız oldu. 15 askerimiz de yaralandı. " açıklamasında bulundu.
IŞİD terör örgütü ise bu olayların ardından bir bildiri yayımlayarak patlamaların sorumluluğunu üstlendi. Bu bildiride IŞİD, Taliban'ı Amerika ordusu ile sözde casus olanları Afganistan topraklarından çıkarma yolunda işbirliği yapmakla suçladı.
Buna rağmen Biden'ın Kabil saldırıları ile ilgili pasif ve sakin tepkisi, onun hükümetinin Afganistan gelişmeleri alanında kafasının karıştığını ve bu sürecin daha da kötüye gideceğini gösteriyor.
Buna ilaveten şimdi de Biden'ın eleştiricileri özellikle de ABD'nin eski BMT temsilcisi Nikkie Haley ve diğer Cumhuriyetçiler kolladıkları fırsatı bulmuş ve bir kez daha Biden'in Afganistan ile ilgili alelacele aldığı kararları ağır eleştirmeye başlamış ve hatta onun istifasını istemiştir.
Biden ise eleştirilere yanıt olarak, önceki Cumhuriyetçi yönetim olan Trump yönetiminde varılan anlaşmayı sadece uyguladığında ısrar ediyor. Bu nedenle, onun görüşüne göre, Cumhuriyetçiler artık saldırılarını yalnızca fırsatçılık ve intikam temelinde ona ve hükümetine odakladılar.
Ancak Kabil havaalanındaki intihar saldırılarının netleştirdiği bir başka konu da, ABD'nin IŞİD'i hem Suriye, hem Irak hem de Afganistan'da toplama ve yaymadaki kilit rolünün meyvelerini toplaması hususudur.
Şimdi, IŞİD'e karşı mücadelede Amerika'nın zaten var olmayan dürüstlüğü tamamen sorgulanabilir. Aynı zamanda Washington'un her zaman bu terörist grubu bir araç olarak kullanmaya çalıştığı da açıkça ortaya çıktı.
Eski ABD Başkanı Donald Trump, Obama yönetiminin IŞİD'i şekillendirmedeki rolünü açıkça vurgulamıştı. Trump, Ocak 2016'daki kampanya konuşmasında, "Onlar- Obama ve Clinton'u kastederek-dürüst değiller" . IŞİD'i onlar yarattı. Hillary Clinton, Obama ile birlikte IŞİD'i yarattı."
Bu ifşaatlar, Washington'un şimdi IŞİD'in saldırısı altında olduğu zaman mağdur rolünü oynadığını gösteriyor.
Bir diğer önemli nokta da, ABD'nin Trump döneminde Afganistan'da IŞİD'i desteklemeye devam etmesiydi. Nitekim Washington'un bu terör örgütü vasıtası ile Orta Asya'yı ve sonunda da Rusya'yı karıştırmak istediği uyarıları gelmeye başlamıştı.
Rusya cumhurbaşkanının Afganistan elçisi Zamir Kabulov'a göre, ABD güçleri ve Afganistan'daki müttefikleri IŞİD terör grubuyla bağlantılı çalışıp işbirliği yapıyor.
Moskova, ABD ve Afganistan'daki müttefiklerinin, Afganistan'daki IŞİD'e çıkarları ve amaçları doğrultusunda her türlü lojistik ve silah yardımını sağladığına inanıyor.
Amerika her zaman IŞİD'i bölgesel ve uluslararası düşmanlarına karşı bir araç olarak kullanmaya ve IŞİD'i Afganistan'da, özellikle Tacikistan ve Özbekistan gibi komşu Orta Asya ülkelerinde ve Rusya, Çin ve diğerlerine baskı yapmak amacıyla güçlendirmeye çalışmıştır.
Şimdi de Washington, Afganistan'da IŞİD unsurlarının Afgan halkına ve ABD birliklerine Kabil havaalanındaki intihar saldırılarıyla Afganistan'da IŞİD'e verdiği geniş çaplı desteğin meyvelerini görmeye başlamıştır.
