Britanya meclisinde ırkçı ve göçmen karşıtı yasanın onaylanması
https://parstoday.ir/tr/news/world-i192618-britanya_meclisinde_ırkçı_ve_göçmen_karşıtı_yasanın_onaylanması
Britanya Avam Kamarası Çarşamba günü 231 hayır oyuna karşı 298 evet oy ile büyük yaygaralara neden olan "milliyetler ve sınırlar (Nationality and Borders)" yasasını onayladı. Yasa uyarınca Britanya içişleri bakanı daha önce ilan edilmeden, beyaz olmayanların vatandaşlık haklarını iptal edebilir, ayrıca sığınmacıların bu ülkeye girişini engelleyebilir.
(last modified 2022-10-07T16:32:52+00:00 )
Aralık 10, 2021 18:47 Europe/Istanbul
  • Britanya meclisinde ırkçı ve göçmen karşıtı yasanın onaylanması
    Britanya meclisinde ırkçı ve göçmen karşıtı yasanın onaylanması

Britanya Avam Kamarası Çarşamba günü 231 hayır oyuna karşı 298 evet oy ile büyük yaygaralara neden olan "milliyetler ve sınırlar (Nationality and Borders)" yasasını onayladı. Yasa uyarınca Britanya içişleri bakanı daha önce ilan edilmeden, beyaz olmayanların vatandaşlık haklarını iptal edebilir, ayrıca sığınmacıların bu ülkeye girişini engelleyebilir.

Londra hükümeti söz konusu yasanın, ülkenin sınırlarını kontrol etmeye yardımcı olabileceğini ve düzensiz göçmenlerin girişini engelleyebileceğini iddia ediyor. Yasa uyarınca göçmen karşıtı yasalar daha da yoğunlaşacak ve sığınmacılar bu ülke dışından sığınma talebinde bulunacak; küçük kayıklarla Manş kanalını geçerek İngiltere'ye girmek isteyenler ise daha fazla sorun ile karşı karşıya kalacaktır. Üstelik Londra hükümeti söz konusu sığınmacıları deniz ortasında durdurarak onların Britanya'ya girişini engelleyebilecektir.
Britanya'nın AB'den çıkışı olan Brexit'in uygulanması ardından Londra'nın göç konusu ve de sığınmacı kabul politikaları daha sert ve daha kısıtlayıcı olarak uygulandı. Londra'nın özellikle sığınmacıların Manş kanalından geçişini engellemesine vurgu yapması ve sığınmacıları taşıyan botların batarak sığınmacıların boğulması, Britanya ve Fransa arasında gerginliklerin yaşanmasına sebep oluyor. Özellikle Manş kanalında 27 kişinin hayatını kaybetmesi faciası ardından iki taraf arasındaki ilişkiler daha da karardı. 
Britanya düzensiz göçmenler ve sığınmacıların hareket sorununu temelden çözmek yerine gündem saptırmak ve Fransa'yı göçmenleri Britanya'ya doğur göndermekle suçlayarak sorunun gerçek sebeplerini örtbas etmeye çalışıyor. 
Şimdi de büyük yankıları olan göçmen karşıtı yasayı onaylamakla onların Manş kanalını geçmelerini engellemeye çalışıyor ve bu konu hiç şüphesiz gelecekte sığınmacılar için yeni olayların yaşanmasına sebep olacaktır.
Fakat tartışmalı "milliyetler ve sınırlar" yasasının bir diğer boyut, onun ırkçı tarafıdır. Yasa, Britanya hükümetine beyaz olmayanların vatandaşlık hakkını iptal etme yetkisi veriyor. Bu konu vatandaşlar arasında ayırım uygulanması ve onları beyaz olan ve olmayan olarak ikiye bölmesine sebep olmakla kalmıyor üstelik insan haklarını ihlal ederek BM insan hakları bildirgesinde geçen konuları da zedeliyor.
Bu konu Britanya'da ve hatta Avam Kamarasında itirazların yaşanmasına sebep oldu. Bu bağlamda Avam kamarası insan hakları komitesi bile muhafazakar hükümetin öneriyi sunduğunda yaptığı uyarıda bu yasanın insan hakları ile çeliştiğini belirtti.
Avam Kamarasında yasanın incelenmesi sırasında Asya kökenli ve İşçi Partisinden olan Bradford temsilcisi Omran Hüseyin göçmen karşıtı yasayı yoğun şekilde eleştirerek, başbakan Boris Johnson'a kendisi gibilerin ihraç edilmesi için ne zaman girişimde bulunacağını sordu. 
Omran Hüseyin hükümetin önerdiği bu yasalarla beyaz olmayan tüm temsilcilerin vatandaşlık haklarının yakında iptal edileceği ve sıranın, meclis temsilcisi olarak kendisine geleceğini söyledi. 
Böyle bir sorunun hem de Avam Kamarasından bir temsilcinin gündeme getirilmesi ise bu yasanın adil olmadığı ve ırkçı mahiyeti taşıdığını gösteriyor. Söz konusu yasa uyarınca Londra hükümeti her hangi sebep ve bahane ile Avam Kamarasında dokunulmazlığı bulunan milletvekillerinin bile vatandaşlık hakkını iptal edebilecektir. 
İlginç olan ise Avam Kamarasında iktidar olan Muhafazakar Partiden bazı üyeler ve Boris Johnson da "bu sözlerin utanç verici olduğunu ve geri alınması gerektiğini" söylemeleridir. 
Böylelikle Britanya Muhafazakar Partisi ve Başbakanı, böyle bir yasanın sunulması ve onaylanması nedeniyle utanmaları gerekirken, muhtemel kurbanlarının özür dilemesini istiyorlar./