Amerika ve NATO’nun Rusya güvenlik önerilerine hayır demesi

Amerika Dışişleri Bakanı Anthony Blinken Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Washington'un Moskova'nın güvenlik garantisi önerilerine yazılı olarak yanıt verdiğini söyledi.

Blinken, “Bu yazılı yanıt, Rusya'nın seçmesi gereken ciddi bir diplomatik ilerlemenin yolunu belirliyor. Bu belge, Amerika’nın ve müttefiklerimizin ve ortaklarımızın Rusya'nın güvenliği baltalayan eylemleriyle ilgili endişelerini ele almaktadır.” İddiasında bulundu.
Blinken Ukrayna’ya silah ve askeri yardımların devamını vurgulayarak şöyle devam etti: “Belge, NATO ve Amerika’nın "açık kapı politikası" ilkesine bağlı kalacağımızı belirttiğini vurguluyor. Bir kenara bırakmanın imkanı yok. Ukrayna'nın egemenlik ve toprak bütünlüğü hakkı ve her ülkenin kendi güvenlik düzenlemelerini ve ittifaklarını seçme hakkı da dahil olmak üzere savunduğumuz ve desteklediğimiz temel ilkeler olduğunu belirttik.”
Elbette, CNN'nin önceki bir raporuna göre, Amerika’nın yazılı yanıtı, silahların kontrolü, daha fazla şeffaflık ve füze sistemlerinin konuşlandırılması dahil olmak üzere Washington'un Rusya ile işbirliği yapmaya istekli olduğu alanları belirliyor.
Bu arada NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de Çarşamba günü yaptığı açıklamada, NATO’nun Rusya'nın Doğu Avrupa'da güvenliği sağlama önerilerine yazılı olarak yanıt verdiğini söyledi. Rusya'nın Amerika ve NATO'dan talebinin şartlarından biri, Doğu Avrupa ve Rusya sınırları yakınlarında askeri varlığını azaltmak olmasına rağmen, Stoltenberg NATO'nun Baltık denizi ve Karadeniz'deki varlığını artıracağını söyledi.
Amerika Dışişleri Bakanı ve NATO Genel Sekreteri'nin açıklamalarına göre, Batı'nın Rusya'nın iki temel talebine yanıtı olumsuz görünüyor. Aralık 2021'in ortalarında, Ukrayna üzerindeki artan gerilimlerin ortasında, Rusya Dışişleri Bakanlığı güvenlik garantileri önerdi ve Amerika ile NATO'yu bunları dikkate almaya çağırdı. Moskova ayrıca güvenlik garantilerini imzalamak için yazılı bir yanıt gerektiğini söyledi. 
Moskova batı komşusu Ukrayna'nın NATO üyeliğinin Rusya'nın ulusal güvenliğinin kırmızı çizgisi olduğunu ve bunun olmasına izin vermeyeceğini defalarca belirtti. Bu arada Rusya, Batı’nın Moskova'nın Ukrayna'yı işgal etme niyetinde olduğu yönündeki tekrarlanan iddialarını yalanlayarak hiçbir ülkeye saldırı niyetinde olmadığını belirtti. Rusya, NATO'nun sınırlarına yakın eylemlerinin ulusal güvenliğe tehdit oluşturduğu konusunda da uyararak, kendi bağımsız topraklarında kendi isteğine göre kuvvetlerini hareket ettirme hakkı bulunduğunu belirtti.
Bundan önce Rusya ve Amerika, Rusya ve NATO ayrıca Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı ile Avrupa’da tarafların diyaloğu için ocak 2022’de oturumlar düzenlendi.  Fakat Batı'nın önceki tutumlarını tekrarlaması ve Rusya'nın NATO'nun doğuya doğru genişlememe talebine karşı çıkmasıyla, bu toplantılar genelde olumsuz sonuçlandı. 
Üstelik NATO, Rusya’nın olası bir Ukrayna işgali bahanesiyle Doğu Avrupa’da, özellikle de iki ülkenin komşularına ilaveten Baltık Denizi ve Karadeniz’de askeri teçhizat ve güç konuşlandırmaya başladı, bu da pratikte Rusya’nın askeri kuşatıması ve askeri açıdan kontrolü anlamına gelir. 
Rus uzman Andrey Kortunov’a göre, çok az insan Rusya ve batı arasındaki son müzakerelerin sonuçlarından şaşırır, zira bu müzakerelerde NATO, Amerika ve Avrupalı müttefiklerinin temsilcisi olarak, NATO’nun kapılarını doğu Avrupa’daki yeni üyelerine kapılarını kapatmak ve askeri altyapılarını geri götürmeye dayalı Rusya’nın isteklerini reddetti. 
Böylece, NATO ve Amerika’nın yapıcı olmayan ve savaş yanlısı konumu ve ikisinin Rusya'nın mantıklı taleplerine olumsuz tepkileri, Rusya ile NATO'nun Avrupa'da karşı karşıya gelme ihtimalini daha da muhtemel kılıyor./