ABD'nin İran'ın askeri gücüne itirafı
Şubat 09, 2022 15:06 Europe/Istanbul
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığına aday olan Michael Kurilla salı günü Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi'nde düzenlenen oturumda yaptığı açıklamada, İran'ın modern askeri kabiliyetlere, geniş vekalet grupları ağına sahip olduğu ve ABD ve müttefiklerine karşı zaman zaman güç kullanmaya istekli olduğu için CENTCOM'un faaliyetleri için esas tehdit sayıldığını belirtti.
ABD Başkanı Joe Biden tarafından "Centcom" terör örgütünün başına atanan "Michael Kurilla", Salı günü Senato Silahlı Kuvvetler Komitesi'nde yaptığı konuşmada İran'ın askeri yeteneklerine karşı koyma planlarını ileri sürdü.
Kurilla, kendi tabiri ile İran'ın ABD'ye yönelik mevcut askeri tehdidine ilişkin değerlendirmesi hakkında bir soru-cevap dosyasında, "İran, Centcom'un kontrolü altındaki bölgede büyük ve devam eden bir tehdit olmaya devam ediyor" dedi.
Centcom'un başkanı daha önce Batı Asya, Doğu Afrika ve Orta Asya'daki ABD kuvvetlerini komuta etti.
Amerikalı askeri komutan, Tahran'ın güç gösterisi için en önemli araçlarının balistik füzeleri, İHA'ları ve deniz kuvvetlerinden müteşekkil olduğuna işaretle, İran'ın sahip olduğu orta ve kısa menzilli füzelerinin bölgede birçok hedefe yönelik tehdit oluşturma kabiliyetine sahip olduğunu ifade etti.
ABD Senatosu Kurilla'nın adaylığını onaylarsa, Mart 2019'dan bu yana Centcom'un başında olan ve görev süresi 1 Nisan'da sona erecek olan Frank McKenzie'nin yerini alacak.
Daha önce, Centcom'un komutanı General Frank Mackenzie, ülkesinin Batı Asya bölgesindeki varlığından ve diğer ülkelerin içişlerine müdahalesinden bahsetmeden "görevinin İran'ın bölgede istikrarı bozucu faaliyetler yürütmesini durdurmak" olduğunu iddia etti.
ABD'li üst düzey komutanın İran'ın askeri gücünü itiraf etmesi, İran'a karşı geçtiğimiz senelerde yoğun silah yaptırımlara rağmen, İran İslam Cumhuriyeti'nin askeri sanayi ve silahlı kuvvetlerinin kendi savunma ve silahlanma yapısını geliştirip güçlendirmeyi başardığını, bunun da ABD'yi endişelendirdiğini gösteriyor.
Tek taraflı ve çok taraflı yaptırımlara rağmen İran bugün bölgesel bir güç haline gelmiştir ve bölgesel ve bölge dışı her türlü tehdide karşı kendini savunma gücüne kavuşmuştur. Washington ise her zamanki gibi İranofobi politikası çerçevesinde İran'ın askeri güç ve kabiliyetini Fars Körfezi'nin güneyindeki ülkeler başta olmak üzere bölge ülkelerine karşı tehdit olarak göstermeye çaba göstermiştir. Oysa kendisi bu ülkelere milyarlarca dolar silah satmış ve satmaya devam ediyor. ABD'nin Fars Körfezi'ndeki uzun yıllardır devam eden askeri varlığı de, bölgede istikrarsızlık ve terörizmin yayılmasında önemli etkenlerden biri sayılıyor.
İran İslam Cumhuriyeti'nin savunma doktrini, gelişmiş caydırıcılık ilkesine dayalı olup, bu çerçevede kendi askeriye ve savunma gücünü geliştirmeyi başarmıştır. İran'ın caydırıcı gücünün en önemli erkanından birini ise, balistik füzelerinin üretimi ve geliştirilmesini oluşturuyor. Çeşitli menzillere sahip balistik füzeleri, ABD başta olmak üzere ve Siyonist rejimin de aralarında olan İran İslam Cumhuriyeti'nin düşmanlarını derinden korkutuyor. Nitekim ABD'li uzmanlardan Robin Wright, şöyle diyor:
"İran, menzili, tahrip ve vurucu gücü ve dikkati daha yüksek olan füzelerin üretilmesine yoğunlaşmıştır. Savunma İstihbarat Ajansı ise İran'ın halihazırda, dünyanın en büyük füze üreticilerinden birine dönüştüğünü rapor etti."
Evet İran İslam Cumhuriyeti, ABD'li üst düzey komutanların itiraf ettiği gibi bugün kendi askeri gücünü geliştirmeyi başarmıştır ve Fars Körfezi'nde ABD'nin tehditlerine karşı koyma noktasında kayda değer güce kavuşmuştur./
Kurilla, kendi tabiri ile İran'ın ABD'ye yönelik mevcut askeri tehdidine ilişkin değerlendirmesi hakkında bir soru-cevap dosyasında, "İran, Centcom'un kontrolü altındaki bölgede büyük ve devam eden bir tehdit olmaya devam ediyor" dedi.
Centcom'un başkanı daha önce Batı Asya, Doğu Afrika ve Orta Asya'daki ABD kuvvetlerini komuta etti.
Amerikalı askeri komutan, Tahran'ın güç gösterisi için en önemli araçlarının balistik füzeleri, İHA'ları ve deniz kuvvetlerinden müteşekkil olduğuna işaretle, İran'ın sahip olduğu orta ve kısa menzilli füzelerinin bölgede birçok hedefe yönelik tehdit oluşturma kabiliyetine sahip olduğunu ifade etti.
ABD Senatosu Kurilla'nın adaylığını onaylarsa, Mart 2019'dan bu yana Centcom'un başında olan ve görev süresi 1 Nisan'da sona erecek olan Frank McKenzie'nin yerini alacak.
Daha önce, Centcom'un komutanı General Frank Mackenzie, ülkesinin Batı Asya bölgesindeki varlığından ve diğer ülkelerin içişlerine müdahalesinden bahsetmeden "görevinin İran'ın bölgede istikrarı bozucu faaliyetler yürütmesini durdurmak" olduğunu iddia etti.
ABD'li üst düzey komutanın İran'ın askeri gücünü itiraf etmesi, İran'a karşı geçtiğimiz senelerde yoğun silah yaptırımlara rağmen, İran İslam Cumhuriyeti'nin askeri sanayi ve silahlı kuvvetlerinin kendi savunma ve silahlanma yapısını geliştirip güçlendirmeyi başardığını, bunun da ABD'yi endişelendirdiğini gösteriyor.
Tek taraflı ve çok taraflı yaptırımlara rağmen İran bugün bölgesel bir güç haline gelmiştir ve bölgesel ve bölge dışı her türlü tehdide karşı kendini savunma gücüne kavuşmuştur. Washington ise her zamanki gibi İranofobi politikası çerçevesinde İran'ın askeri güç ve kabiliyetini Fars Körfezi'nin güneyindeki ülkeler başta olmak üzere bölge ülkelerine karşı tehdit olarak göstermeye çaba göstermiştir. Oysa kendisi bu ülkelere milyarlarca dolar silah satmış ve satmaya devam ediyor. ABD'nin Fars Körfezi'ndeki uzun yıllardır devam eden askeri varlığı de, bölgede istikrarsızlık ve terörizmin yayılmasında önemli etkenlerden biri sayılıyor.
İran İslam Cumhuriyeti'nin savunma doktrini, gelişmiş caydırıcılık ilkesine dayalı olup, bu çerçevede kendi askeriye ve savunma gücünü geliştirmeyi başarmıştır. İran'ın caydırıcı gücünün en önemli erkanından birini ise, balistik füzelerinin üretimi ve geliştirilmesini oluşturuyor. Çeşitli menzillere sahip balistik füzeleri, ABD başta olmak üzere ve Siyonist rejimin de aralarında olan İran İslam Cumhuriyeti'nin düşmanlarını derinden korkutuyor. Nitekim ABD'li uzmanlardan Robin Wright, şöyle diyor:
"İran, menzili, tahrip ve vurucu gücü ve dikkati daha yüksek olan füzelerin üretilmesine yoğunlaşmıştır. Savunma İstihbarat Ajansı ise İran'ın halihazırda, dünyanın en büyük füze üreticilerinden birine dönüştüğünü rapor etti."
Evet İran İslam Cumhuriyeti, ABD'li üst düzey komutanların itiraf ettiği gibi bugün kendi askeri gücünü geliştirmeyi başarmıştır ve Fars Körfezi'nde ABD'nin tehditlerine karşı koyma noktasında kayda değer güce kavuşmuştur./
Etiketler