İngilizlerin Rusya'ya düşmanca yeni yaptırım kararı
Rusya'ya yönelik düşmanca tutumunu sürdüren İngiliz hükümeti, Ukrayna'da savaş bahanesiyle Rusya'ya yeni yaptırım kararı aldı.
Ukraynalılara silah göndermenin yanı sıra ABD ve İngiltere de dahil olmak üzere çeşitli Batılı ülkeler, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısının ardından Moskova'ya ağır yaptırımlarına devam ediyorlar.
Ukrayna’ya askeri müdahalesi nedeniyle Rusya’ya yönelik yaptırımların kapsamını genişleten İngiltere, son olarak 65 Rus iş insanı, bankası ve şirketine daha yaptırım kararı aldı.
Yaptırımlara ilişkin İngiltere Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, söz konusu yaptırımlarla, çok sayıda savunma şirketi, Rus demir yolları, Alfa Bank ve Wagner Grubu dahil Rusya'nın Ukrayna'ya askeri operasyonuna yardım edenlerin hedef alındığı bildirildi.
Açıklamada, yaptırım uygulanan kişiler arasında Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un üvey kızı olduğu iddia edilen Polina Kovaleva, milyarder petrol zengini Eugene Shvidler ve Rusya'nın en büyük bankası Sberbank'ın CEO'su Herman Gref'in de yer aldığı bildirildi.
İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss da konuya ilişkin açıklamasında, şu ifadeleri kullandı: "Bu oligarklar, işletmeler ve kiralık haydutlar masum sivillerin öldürülmesinde suç ortağıdır ve bedelini ödemeleri doğrudur. Putin yanılsamalara kapılmamalı. Müttefiklerimizle birleştik ve Ukrayna'da başarısız olmasını sağlamak için Rus ekonomisindeki vidayı sıkmaya devam edeceğiz. Kaçış olmayacak. Bugün yaptırım uygulananların hepsinin İngiltere'deki varlıkları dondurulacak, bu da hiçbir İngiliz vatandaşı veya şirketinin onlarla iş yapamayacağı ve seyahat yasağına tabi kişilerin de İngiltere’ye veya İngiltere'den seyahat etmelerinin yasak olduğu anlamına geliyor."
Bakan Truss, İngiliz hükümetinin, Rus ekonomisini "Kremlin'in veya herhangi bir büyük ekonominin daha önce hiç görmediği bir ölçekte" değersizleştirmek için yaptırımları kullanmaya devam edeceğini bildirdi.
Avrupa ülkelerinde Rus karşıtı politikaların devam etmesi başta enerji olmak üzere Avrupa'nın iç güvenliğini de tehlikeye atmıştır./