Putin'in dost olmayan ülkelerle ticarette Rubleye geçmesi
Rusya cumhurbaşkanı Vladimir Putin Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Moskova’nın bazı “dost olmayan” ülkelere doğalgaz satışına karşı kendi ulusal paraları yani Ruble talep edeceğini duyurdu. Rusya mart 2022 başlarında dost olmayan 48 ülkenin listesini yayınladı. Listede Amerika’nın yanında tüm AB ülkeleri, Japonya, İsviçre ve Norveç yer alıyor.
Putin, Rus hükümetinin ve merkez bankasının Rus para birimine göre doğalgaz tedarik etmek bağlamında adımlar atmak için bir haftası olduğunu ve Gazprom'un da doğalgaz sözleşmelerini bu politika doğrultusunda değiştirmesi gerektiğini söyledi.
Putin, Rusya'da 300 milyar dolarlık döviz ve altın rezervine el konulmasına işaretle “Batı aslında kendi para birimlerine yönelik güveni zedeledi. Şimdi herkes dolar ve euro cinsinden yükümlülüklerin yerine getirilemeyebileceğini biliyor.” diye konuştu.
Rusya cumhurbaşkanının sözleri Moskova borsasında Rublenin değer kazanmasına sebep oldu. Aslında bu karar, Rusya'nın Ukrayna'ya askeri operasyonunun başlamasının ardından açıklanan ve Rus ekonomisini çökertmeyi amaçlayan Amerika’nın uyguladığı geniş ve kapsamlı Batı kaynaklı yaptırımlara Moskova tarafından verilen kesin bir cevaptır. Bu yaptırımlar çeşitli ekonomik, ticari, enerji, siyasi ve diplomatik ve hatta medya ve spor boyutlarına sahip olmuş ve Rusya üzerinde benzeri görülmemiş bir baskıya yol açmıştır.
Özellikle Batı'nın ekonomik ve ticari yaptırımları ve büyük Rus bankalarına uygulanan yaptırımlar, Batılı şirketlerin ve yatırımların bu ülkeden çekilmesi ve rublenin sert bir şekilde değer kaybetmesine neden oldu. Rus rublesi, 2022'nin başından bu yana Amerika doları karşısında değerinin yaklaşık yüzde 50'sini kaybetti ve bunun çoğu da Rusya'nın 24 Şubat'ta Ukrayna'ya askeri operasyonu ardından yaşandı. Moskova borsası da yüzde 30 düştü ve geçici olarak askıya alındıktan sonra faaliyetlerine yeniden başladı.
Şimdi Putin, Rus doğalgazının Avrupalı alıcılarını, ödemelerini ruble olarak yapmayı zorlayarak onları büyük miktarlarda Rus ulusal para birimi almaya mecbur bırakıyor, böylece rublenin değeri bir nebze canlanırken Amerika ve batı blokta Rusya’ya karşı yaptırım müttefiklerine bir karşılık olur. Üstelik aynı zamanda, Rusya'nın doları ve şimdi de Euro’yu döviz sepetinden ve dış ticaretinden çıkarma çabalarının devam etmesi anlamına geliyor.
Dünyanın petrol ve gaz ticaretinin büyük bir bölümü hal hazırda dolar cinsinden gerçekleştiği göz önüne alındığında, Washington bunu rakip ve düşman ülkelere saldırmak için bir koz olarak kullanıyor. Aslında Amerika’nın doları bir baskı aracı olarak kullanması, her zaman mevcut uluslararası para ve finans sistemine yönelik en önemli eleştirilerden biri olmuştur.
Rusya kırılganlığını azaltmak için son yıllarda dolara olan bağlılığını azaltmak ve böylece Amerika’nın hasmane girişimlerine karşı koyabilmek için bazı girişimlerde bulundu.
Ian Bremmer ve Cliff Kupchan iki tanınmış yorumcu olarak “Finansın Silahlandırılması” (Weaponization of Finance) terimini gündeme taşıyarak Washington’un bu tutumunu ele almışlardır. Söz konusu iki yorumcuya göre Amerika NATO, dünya bankası ve uluslararası para fonu gibi finansal kurumlarla koalisyon yerine, Dış ve güvenlik politikasını ilerletmek için dolara dayalı finansal sistemi bir silah olarak kullanmaya başladı ve söz konusu ülkelerin piyasalar ve bankalarına erişimi kesme tehdidini muhalif ülkelere karşı bir baskı aracı olarak kullandığını belirtiyorlar.
Rusya merkez bankası başkanı Elvira Nabiullina ülke ekonomisini dolardan silme hareketinin sebeplerinden birinin yaptırım olduğunu belirterek, dünya ortamının giderek değişmekte olduğunu hissettiğini ve giderek dünyada kademeli olarak çok para birimli bir para sistemine doğru ilerlediklerini belirtti.
Rusya Merkez Bankası Başkanının bu açıklaması, Ağustos 2020'de dolara dayalı finansal sistemin uzun sürmeyeceğini öngören İngiltere Merkez Bankası Başkanı "Mark Carney" tarafından yapılan açıklama ile paralellik göstermektedir./