Fransa Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinin Sonuçlanması
Fransa'da cumhurbaşkanlığı seçimleri ikinci turunda oy verme işlemleri sona erdi. Sandık çıkışı anketlerine göre halihazırdaki cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yüzde 58,2 oyla kazandı. Rakibi Marine Le Pen'in oy oranı ise yüzde 41,8 oldu. Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunda 10 Nisan'da yapılan birinci turda en yüksek oyu alan Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'la ikinci sıradaki Marine Le Pen yarıştı.
Yaklaşık 67 milyon nüfusa sahip ülkede 48,7 milyon seçmen, 5 yıl görev yapacak yeni cumhurbaşkanını belirlemek için oy kullandı. Emmanuel Macron ilk tahminlere göre oyların yüzde 58'ini alarak aşırı sağcı rakibi Marine Le Pen'i yendi. Le Pen aldığı yaklaşık yüzde 42'lik oy oranını bir zafer olarak niteledi ve hazirandaki genel seçimler için daha sıkı mücadele etme sözü verdi Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel "Fransa'ya 5 yıl daha güvenebiliriz" açıklamasını yaptı, diğer Avrupa liderleri de Macron'un zaferini "rahatlama" olarak tanımladı.
Yenilen aday Le Pen ise bu yenilginin ardından sonuçları kabul ederek " Artık parlamento seçimlerine hazırlanacağız. " dedi. Bu seçimlerde toplam 48.7 milyon kişi oy hakkına sahip olsa da oy verebilenlerin sadece yüzde 62'sini oy kullandı. Seçimlerin ikinci turundaki boş oylar ise yüzde 28 oldu. Bu rakam ise 1969'dan beri yaşanmayan bir durumdu. Bu seçimlerde dikkat çeken mesele ise halkın büyük bir çoğunluğunun durumdan memnun olmadığını gösteren düşük katılım oranıydı. "
Macron veya Le Pen'in bu tur seçimlerdeki zaferi konusu hem Fransa'da hem de Avrupa düzeyinde büyük bir hassasiyetle karşılandı. Marine Le Pen'in aşırılıkçı ve giderek artan Avrupa karşıtı tutumları göz önüne alındığında, seçilmesi doğal olarak göç karşıtı politikaların ve yasaların artmasına ve Fransa'daki Müslümanlar üzerindeki baskının da yoğunlaşmasına ve Avrupa düzeyinde Fransa'nın AB'den uzaklaşmasına diğer bölge dışı güçlere daha yakın olmasına yol açabilirdi. Rusya ve Çin'in başta olmak üzere bu yakınlaşmanın muhtemel hedef ülkeleri olarak görülüyordu. Öte yandan, Macron'un cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte, mevcut politikaların ülke içinde devam etmesi ve aynı politikaların izlenmesi ve dış arenada Fransa'nın diğer Avrupa ülkeleriyle birlikte mevcut Rus karşıtı yolu izlemesi beklentileri vardı. Böyle bir durumda ABD da, Macron'un zaferinden kesinlikle memnun bir durumda çünkü Rusya'ya karşı mevcut toplu kampanyada Paris'in bu durumu desteklemeye devam edeceğinden emin oldu. Son beş yılda Macron hükümetinin siyasetleri sarı yelekliler dahil geniş çaplı sosyal protestoları beraberinde getirerek Fransa'nın sosyal ve ekonomik durumunu da derinden etkiledi.
Gerçek şu ki, Macron'a oy veren Fransız seçmenlerin çoğu, ondan memnun oldukları için değil, Marine Le Pen seçilmesin diye oy kullandı.Son bir kaç haftada Fransa Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turundan önceki dönemde ülke genelinde başlarında Sarı Yeleklilerin bulunduğu geniş protestolar düzenlendi. Bu protesto gösterilerinde vatandaşların seçimlere " Ne Macron, Ne Le Pen" sloganı ve kampanyası çerçevesinde" katılmamaları istendi.
Bu doğrultuda Fransızlar son günlerde birkaç gösteri düzenleyerek Fransa Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunun boykot edilmesini istediler. Bu gösterilerde Macron ve Le Pen'in liyakatsiz ve kifayetsiz oldukları vurgulandı. Fransız protestocular açısından Macron ve Le Pen zaten cumhurbaşkanı olacak seviyede bile değillerdi. Fransızların mevcut durumdan rahatsız olduklarını gösteren önemli bir mesele de seçimler sonrası protestoların düzenlenmesidir. Fransa'da ilk sonuçların açıklanmasının ardından göstericiler sokaklara indi ve polis ile çarpıştı. Macron ise " Ben artık seçimlerde aday değilim. Ben tüm Fransızların cumhurbaşkanıyım. Kimi Fransızların benden yana oy kullanmadıklarının nedenlerini biliyorum. " dedi.
