Kafkasya Bölgesinde Güney Osetya'nın Rusya'ya İlhak Referandumu
Sözde Güney Osetya Cumhuriyeti başkanının talimatına göre 17 Temmuz gününde Rusya'ya ilhak referandumu düzenlenecektir.
Güney Osetya'nın Rusya'ya katılmasına ilişkin referandum tarihinin belirlenmesi, Gürcistan hükümetinin daha önce Rusya'ya katılma ve Güney Kafkasya'nın parçalanması için planlanmış referandum da dahil olmak üzere bağımsızlık yanlısı bölgeler için planlarını reddettiği bir zamana geldi.
Azerbaycan Cumhuriyeti gibi bölge ve Gürcistan'ın komşu ülkeleri de, Gürcistan'ın ayrılıkçı bölgelerindeki referandumları kabul etmeyerek yasadışı ilan etmiştir. Özellikle Bakü ve Erivan arasında bağımsız Dağlık Karabağ bölgesi, Güney Osetya veya Abhazya'nın kaderiyle karşı karşıya kalabildiği için böyle bir tutum Bakü açısından normal karşılanabilir.
Bu nedenle Gürcistan'a komşu Azerbaycan Cum. yetkilileri, referanduma karşı fikirlerini belirtirken çok temkinli davranıyorlar. Bu nedenle Güney Osetya'nın Rusya'ya ilhakı için Temmuz ayında referandum yapılmasının bölgede pek inandırıcı olmayacağını söylemek gerekir. Başka bir deyişle, Abhazya ve Güney Osetya'nın bir kez Rusya'ya ilhak olmasından sonra bağımsız cumhuriyetler olarak , bölgesel düzeyde hareket etmeleri mümkün olmayacaktır.
Abhazya ve Güney Osetya Gürcistan'ın iki bölgesi olarak, Ağustos 2008 iç savaşından sonra Tiflis merkezi hükümetinin kontrolünden çıktı. Moskova iki bölgeyi bağımsız bir devlet olarak tanıdı ve bağımsızlık yanlısı iki bölgede askeri üsler kurdu. Rusya'nın Abhazya ve Güney Osetya'da asker konuşlandırmasının ardından, Tiflis merkezi hükümeti iki bölge üzerinde güç kullanma ve egemenlik kurma kabiliyetini resmen kaybetti. Sonuç olarak uzmanlar, Abhazya ve Güney Osetya'nın ayrılıkçı bölgelerinin Gürcistan merkezi hükümetinden gayri resmi olarak ayrıldığını söylüyor. Zaten 2008'deki savaştan sonra, Güney Osetyalı milisler ve Rus birlikleri bölgenin tam kontrolünü ele geçirmişlerdir.
Rusya'ya ek olarak, Suriye, Nikaragua, Venezuela, Nauru ve Tuvalu, Gürcistan'ın Güney Osetya da dahil olmak üzere ayrılıkçı bölgelerini, bağımsız bir devlet olarak tanıdı. Ancak, Ağustos 2008'deki sekiz günlük savaştan sonra, Gürcistan hükümeti iki bölgeyi geri alabileceğini düşünse de, ancak bu riske atılmayı reddetti.
Gürcistan'ın Rusya tarafından kontrol edilen bağımsızlık yanlısı iki bölgesi, bazı ortak özelliklerden dolayı güçlü halk tabanlarına sahip değil. Her iki bölge, Güney Kafkasya'daki diğer bağımsızlık yanlısı bölgeler gibi, bölgedeki yetkililer düzeyindeki yaygın yolsuzluk nedeniyle ortak sorunlarla karşı karşıya. Bazı gözlemciler, Güney Osetya ve Abhazya'daki mevcut seçim sistemi ve siyasi ve ekonomik yolsuzlukla birlikte, sözde bağımsız iki cumhuriyetin çözümü olmayan kalıcı bir krize mahkûm olduğunu savunuyorlar.
Bu bağlamda Abhaz gazeteci "İnal Haşik" şuna inanıyor: "Gürcistan'ın ayrılıkçı bölgelerindeki seçimler ve mitingler, halk ve seçmen kayıtsızlığı açısından emsalsiz. Öyle ki kendini bağımsız ilan eden Abhazya'da eski cumhurbaşkanlık seçimlerinde de halkın çoğu kime oy verdiklerini ya bilmiyorlardı veya esasen oy vermek istemiyorlardı.
Bu kayıtsızlıklar nedeniyle Abhazya ve Güney Osetya'nın Gürcistan'a geri verilmesi mümkün. Ancak Tiflis yetkilileri henüz harekete geçmedi. Tabii ki Batılı hükümetlerin, özellikle de ABD'nin Gürcistan'ın içişlerine karışması, Gürcistan'ı yöneten politikacıların da bu konuda her zaman tereddüt etmesine neden olmuştur. Aslında, Gürcü yetkililer ayrılıkçı Abhazya ve Osetya bölgelerini geri kazanmak için harcama yapmak konusunda da isteksizler. Çünkü bu iki bölgeyi daha fazla kullanabilirler.
Bu bölgeler, Tiflis hükümetinin uluslararası arenada Rusya'ya karşı tavır alması için bir bahane ve malzeme sağlamıştır. Batılı hükümetler, özellikle ABD, uluslararası örgütlerde bu krizi Rusya'ya karşı da kullanabilir.
Anlaşılan o ki, Güney Osetya'da yapılacak olan referandum, sınırlı bölgesel ve küresel destek nedeniyle inandırıcı olmayacağı kesindir./
