6. ayındaki Ukrayna savaşı perspektifi
(last modified Thu, 25 Aug 2022 02:44:35 GMT )
Ağustos 25, 2022 05:44 Europe/Istanbul
  • 6. ayındaki Ukrayna savaşı perspektifi

Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky, Ukrayna Savaşı'nın 181. gününde yaptığı açıklamada, “Ateşkes sağlamak için Rusya ile müzakere etmek istemiyoruz. Ukrayna topraklarının bir kısmının kaybedilmesine yol açan Minsk Anlaşmalarının kötü deneyimini tekrarlamak istemiyoruz.” dedi.

Ukrayna'daki savaşın yedinci ayının arifesinde Ukrayna Devlet Başkanı'nın yeni tutumu, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa kıtasında iki ülke arasındaki ilk klasik savaşın sona ermesi açısından olumlu bir izlenim bırakmıyor. 
Görünüşe göre, son aylarda tüm çabalarını Rusya'nın ilerlemesini engellemeye adayan Batı yanlısı Kiev hükümeti, Batı'dan gelen devasa askeri ve silah yardımına rağmen bu ülkenin doğu ve güney bölgelerini geri alamaması ardından kendi imajını korumak için ateşkesin kabul edilmediğini vurgulamaktan başka bir çözüm bulamıyor. 
Öte yandan, başta kendi özel askeri harekatını, Kiev hükümetinin Ukrayna'nın doğusundaki Donetsk ve Luhansk'a yönelik düşmanca eylemlerini önlemek için yaptığını açıklayan Rusya, şimdi de Ukrayna'nın Batı yönelimli hükümetinin iktidardan çekilmesini istiyor.
Bu arada Ukrayna’nın özellikle güney kesiminde ele geçirdiği bölgelerde istikrarını sağlayan Rusya yetkilileri savaşın uzamasından söz ediyor. Nitekim Rusya'nın Cenevre merkezli uluslararası kuruluşlardaki temsilcisi Gennady Gatilov, “Ukrayna konusunda diplomatik bir çözüm olasılığını düşünmüyoruz ve uzun vadeli bir çatışma öngörüyoruz.” dedi.
Ukrayna'daki savaşı, Batı'nın Rusya'ya yönelik kötü niyetlerinin ve saldırgan davranışlarının bir sonucu olarak görmek gerekir. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı aslında Moskova'nın Batı'nın Ukrayna'yı NATO'ya katılmaya teşvik ederek, Rusya'nın ulusal güvenliğine karşı ciddi riskler oluşturmasına karşı tepkisiydi. Bu saldırı Ukrayna’nın NATO üyeliğinden vazgeçmek ve NATO güçlerinin de 1997 yılı sınırları yani doğu ve orta Avrupa ülkelerinin üye olmadığı sınıra geri çekilmesine dair Rusya’nın mantıklı talebine Amerika’nın olumsuz yanıtı ardından yapıldı.


Öte yandan, Amerika, Kanada, Avustralya ve hatta Japonya gibi Avrupalı olan ve olmayan ortakları, Ukrayna'daki savaşı Rusya ve cumhurbaşkanı Putin ile sözde hesaplaşmak için eşsiz bir fırsat olarak görüyorlar. Zira Putin 20 yıldan fazla bir süredir Amerika ve NATO'nun Avrupa, Batı Asya, Latin Amerika ve hatta Arctic bölgesindeki aşırılıklarına karşı durdu. Batılı liderlere göre, Rusya'nın Ukrayna savaşında yani NATO yakınında zafer kazanması, bu askeri örgütün itibarını sarsacak ve Rusya'nın bölgesel ve uluslararası nüfuzunu ve gücünü genişletecektir. Bu durum Avrupa'daki güvenlik, askeri ve siyasi denklemleri Batı'nın aleyhine değiştireceği için ne pahasına olursa olsun Rusya’nın zaferini engellemeye çalışıyorlar. Bu konu defalarca Avrupa ve Amerikalı üst düzey yetkililerce gündeme geldi.
Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nde Büyük Avrupa Programı Direktörü Marie Dumoulin’e göre, “Her iki taraf da askeri avantaja sahip olabileceklerini düşünüyor, bu yüzden bu savaşın yakın zamanda bitmesi pek mümkün değil.”
Bu yüzden Amerika, Rus ordusunu mümkün olduğu kadar zayıflatmak ve Rusya'ya yönelik kapsamlı ve benzeri görülmemiş yaptırımları daha etkin kılmak amacıyla Ukrayna'daki savaşın devam etmesini istiyor. Washington, şimdiye kadar Ukrayna'ya 10 milyar dolardan fazla silah yardımı yaptı. Bu arada bir Amerikalı yetkili Salı günü yaptığı açıklamada, Washington'un Çarşamba günü Ukrayna'ya 3 milyar dolarlık yeni bir güvenlik yardım paketi açıklamasının beklendiğini söyledi. Amerika aynı zamanda, Ukrayna'ya teslim edeceğini resmen açıkladığı çeşitli silahların yanı sıra, Ukrayna'ya gizlice yeni atak silahlar da sağladı. 
Kuşkusuz bu eylemin amacı, savaşın kapsamını Rusya topraklarına kadar genişletmek ve Moskova ile Kiev arasındaki çatışmayı yoğunlaştırmaktır. Tüm bu sebeplerden dolayı, en azından şu anda, Ukrayna'daki savaşın sona ermesi pek muhtemel görünmüyor./