Al-ı Halife'nin siyasi mahkumlara yönelik sistematik şiddeti
(last modified Thu, 25 Aug 2022 16:48:43 GMT )
Ağustos 25, 2022 19:48 Europe/Istanbul
  • Al-ı Halife'nin siyasi mahkumlara yönelik sistematik şiddeti

Al-ı Halife'nin siyasi tutuklulara yönelik sistematik şiddetinin devam etmesi nedeni ile bazı tutuklular açlık grevine başladı.

14 Şubat 2011'den bu yana Bahreyn, insanların Al-ı Halife rejimine karşı protestolarına tanık oldu.
Başta barışçıl şekilde gerçekleşen Bahreyn halkının protestoları Al-ı Halife rejimi tarafından şiddetle bastırılması ve Al-ı Suud’un bu ülkeye asker göndermesi ise halk ve rejim arasında sayısız çatışmaya sebep oldu. Böylece Bahreyn halkı da sistemde reforma dayalı taleplerini, sistemin devrilmesi yönünde değiştirdiler.
Al-Suud'un yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri ve Siyonist rejimin desteğine güvenen Al Halife rejimi, Bahreynli protestoculara yönelik şiddeti artırdı ve bir çok sayıda sivil ve hukuk aktivistini sadece hükümet karşıtı gösterilere katılma suçundan tutuklandı. 
Bahreynli tutuklular uzun bir belirsizlik döneminin ardından askeri mahkemelerde yargılanıyor ve uzun hapis cezalarına çarptırılıyor. Tutukluluk sırasında da en asgari sosyal haklara sahip olan aktivistler Al-Halife rejimi tarafından zulme uğruyorlar. Bu arada mahkumların kötü fiziki şartları bile, El Halife'nin onlara yönelik işkence ve kötü muamele oranını azaltmıyor. 
Bu bağlamda, bazı haber kaynakları, geçtiğimiz günlerde Bahreyn'in başkenti Manama'daki merkez hapishane "Co"nun yetkililerinin 15 siyasi tutukluyu bilinmeyen bir yere naklettiklerini duyurdu, bu da diğer mahkumların endişelenmelerine sebep oldu. Al-ı Halife rejimi, sık sık mahkumların yerini değiştirmekle onların rejime ve şiddetine karşı birliklerini kırmaya çalışıyor. 


Bahreyn'deki insan hakları aktivistlerinden Ibtsam el-Saigh, Al-ı Halife rejiminin sivil giyimli ajanlarının bu kaçırma olayını keyfi olarak yaptığını ve 9 Ağustos'ta kendilerini soruşturma biriminden tanıtarak, grup halinde beş kez cezaevine baskın düzenlediklerini ve her seferinde birkaç mahkumu başka yere götürdüklerini söyledi.
Bu yüzden Bahreyn'deki bazı siyasi tutsaklar, Halife rejiminin kötü muamelesini protesto etmek için açlık grevine başladı. Halife rejimi ile bir mücadele yolu olan açlık grevi, hem diğer mahkumları korumak hem de mahkumların kişilik haklarını savunmak amacıyla gerçekleşirken, aynı zamanda siyasi tutuklular, Al-ı Halife rejimin şiddetine karşı itiraz seslerini dünya kamuoyuna duyurmaya çalışıyorlar. 


Bahreynli seçkin bir üniversite profesörü olan Abdul Celil el-Senkis, Al-ı Halife rejiminin politikalarını protesto etmek için 400 günden fazla bir süredir açlık grevinde. Abdul Celil el-Senkis, protestolara katıldığı için tutuklandığı 2011 yılına kadar bir insan hakları aktivisti ve blog yazarı olarak  Bahreyn Üniversitesi'nde profesördü. El-Senkis, Al-ı Halife rejimini devirmeye çalışmak suçundan ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. 15 uluslararası insan hakları kuruluşu Bahreyn rejiminden El-Senkis'in sağlık durumunun kötü olması nedeni ile derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmasını istedi. 
Bahreyn kaynaklarının bildirdiğine göre, El-Senkis cezaevindeyken bir kitap yazdığını ama gardiyanların kitabı bulduklarını ve el koyduklarını bildirdi. Bahreyn  rejimi yöneticileri kitabı iade etmeyi reddederken, uluslararası insan hakları kurumları Senkis'in serbest bırakılmasını istiyor.
Al-ı Halife'nin Bahreynli siyasi mahkumlara karşı şiddet, işkence ve baskısı, Birleşmiş Milletler ve insan hakları iddiasında bulunan Batılı ülkelerinin herhangi bir karşılık ve itirazla karşılaşmadan devam ediyor.  Görünüşe göre Al-ı Halife’nin şiddetine karşı devam eden sessizlik ve pasifliğe ilaveten rejime sağlanan destek, Bahreyn’in korsan rejim İsrail ile ilişkilerini normalleştirmenin ödülüdür. /