Eylül 23, 2022 20:28 Europe/Istanbul
  • BM bildirgesini savunan Dostlar grubu dışişleri bakanların yaptırımlara muhalefeti

BM bildirgesini savunan Dostlar grubu dışişleri bakanları, tek taraflı yaptırımların reddedilmesi, ülkelerin egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve bağımsızlığına saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladılar.

Bu toplantı, 22 Eylül 2022'de New York'ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 77. oturumunun, oturum aralarında yapıldı. İran Dışişleri Bakanı Uluslararası Hukuki işler Yardımcısı Rıza Necefi, bu toplantıda Birleşmiş Milletler Sözleşmesi ilkelerinin korunması ve İran'a yönelik tek taraflı ve gayri meşru ABD yaptırımlarının reddedilmesi üzerinde durdu.
Aralarında İran'ın da bulunduğu 19 ülkeden oluşan Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'ni savunacak Dostlar grubu, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin ilkelerinin Batılı ülkeler tarafından tekrar tekrar ihlal edilmesi ve az önce belirtilen ilkelerin desteklenmesi ihtiyacına yanıt olarak 2021'de kuruldu.
Bu toplantının sonuç bildirisinde, tek taraflı yaptırımların reddedilmesi ve bu yaptırımların açlığın, yoksulluğun ve gıda güvensizliğinin ağırlaşması, ülkelerin egemenliğine, toprak bütünlüğüne ve bağımsızlığına, saygı gösterilmesi ve uygulanması zarureti vurgulandı. Birleşmiş Milletler Sözleşmesi ilkelerinden, ABD'nin tek taraflı yaptırımlarına maruz kalan ülkelere sempati, grup üyelerinin temsilcileri ve dışişleri bakanları tarafından onaylandı.
Başta ABD olmak üzere Batı bloğunun rakip ülkelere ya da Batı egemenliğine karşı çıkanlara uyguladığı tek taraflı yaptırımlar konusu son yıllarda büyük önem kazanmıştır. Bu konunun iki önemli örneği, ABD'nin Mayıs 2018'de nükleer anlaşmasından çekilmesinin ardından Trump yönetiminin İran'a karşı uyguladığı ve Biden yönetiminin de halen takip ettiği azami baskı kampanyasıdır. Tüm Batı blokları tarafından Rusya'ya karşı en kapsamlı tek taraflı yaptırımlar, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırı bahanesi ile uygulanıyor. 
Temelde tek taraflı yaptırımlar uygulamak, Batı bloğunun her zaman diğer ülkelere karşı silah olarak kullandığı bir araç olarak görülüyor. Amerika, diğer ülkelere karşı tek taraflı, yasadışı ve baskıcı yaptırımların bayraktarıdır. Amerika dünyanın en büyük yaptırım uygulayan ülkesi olarak kabul edilir ve dış politika hedefleri doğrultusunda, diğer ülkelere karşı çeşitli yaptırımlar uygulama geçmişine sahiptir.
 ABD yaptırımları, başta rakibi veya düşman ülkeleri olmak üzere diğer ülkelere çeşitli siyasi, ticari, güvenlik ve hatta insan hakları bahaneleri ile uygulansa da, görünür sebeplere bakılmaksızın bu yaklaşımı sürdürmenin temel nedeni Washington'un çıkarlarının peşinde olmasıdır.
Amerika, azami baskı siyaseti çerçevesinde İran'a tarihin en ağır yaptırımlarını uygulamanın yanı sıra Rusya, Çin, Venezuela, Küba, Suriye ve Kuzey Kore gibi ülkelere de birçok tek taraflı yaptırım uygulamıştır. 
Rusya Başbakan Yardımcısı "Alexander Novak" diyor ki: "Dünya, Washington'un, liderlerinden memnun olmayan çeşitli ülkelere karşı artık kontrolsüzce Amerika tarafından uygulanan yaptırımlardan yorulmuştur. 
Bu yaptırımlar, Amerika'nın ve Batı'nın politika ve eylemlerine karşı çıkmak veya yaptırım uygulanan ülkeler tarafından tehdit edildiği iddiasıyla gerçekleştirilmektedir.
Birleşmiş Milletler, özellikle Corona virüsü salgını ve Covid-19 hastalığı sırasında ABD'nin tek taraflı yaptırımlar uygulamasını defalarca eleştirdi ve yaptırım uygulanan ülkelerin, temel tıbbi ve farmasötik maddelere erişimini kolaylaştırmak için bunların iptali veya azaltılması çağrısında bulundu. 
BM'nin tek taraflı eylemlerin olumsuz etkilerine ilişkin Özel Raportörü Elena Dohan şunları söylüyor: Tek taraflı yaptırımlar BM'nin otoritesini zayıflatıyor ve uluslararası işbirliği ve hukukun üstünlüğü alanında korkuya neden oluyor.
Görünen o ki, Amerika ve Batı'nın tek taraflı yaptırımlarının yıkıcı etkileri nedeniyle, bu yaptırımlara karşı uluslararası bir koalisyonun oluşturulması da dahil olmak üzere yaptırım uygulanan ülkelerin birleşik bir yaklaşımı olması gerekiyor./

Etiketler