İran'ın petrol ihracatına karşı yeni ABD yaptırımları
(last modified Fri, 30 Sep 2022 15:17:57 GMT )
Eylül 30, 2022 18:17 Europe/Istanbul
  • İran'ın petrol ihracatına karşı yeni ABD yaptırımları

ABD Hazine Bakanlığı Perşembe günü yaptığı açıklamada, İran petrolünün ihracatını kolaylaştırmak bahanesiyle 10 şirket ve bir gemiyi yaptırım listesine aldığını duyurdu.

ABD Hazine Bakanlığının internet sitesinde bu yaptırımlar hakkında "Bugün, Hazine Bakanlığı'nın Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi, Güney ve Doğu Asya'daki müşterilere yüz milyonlarca dolarlık İran petrol ve petrokimya ürünlerinin satışıyla ilgili uluslararası bir şirketler ağını yaptırım listesine yerleştirdi." açıklamasına yer verildi.
ABD Hazine bakanlığı, aldığı kararın bazı İranlı aracı şirketleri ve BAE, Hong Kong ve Hindistan'daki birkaç paravan şirketi hedef aldığını duyurdu. Bu yaptırımlar, genel olarak ABD yaptırımlarının etkilerinin kaybolmasıyla ilgili yeni gerçeklerin oluştuğu bir
durumda uygulanmıştır.
Son zamanlarda, ABD Hazine Bakanlığı, "yaptırımların istenmeyen etkileri" olarak adlandırılan kavramı araştırmak için bir ofis kurdu. Bu çaba, Biden hükümeti tarafından, Washington'un, Trump'ın başkanlığı döneminde yaptırımlara aşırı başvurulması nedeniyle yaptırımların etkisizleştiğine dair farkındalığının gölgesinde benimsenmiştir. Anlaşılan Washington, yaptırımların etkisinin düşüş sürecini durdurmak için kollarını sıvamıştır.
Biden yönetiminin İran'a özellikle petrol ihracatını hedef alan yeni yaptırımlar uygulama alanındaki eylemi, Tahran'a yönelik azami baskı kampanyasının devamı olarak değerlendiriliyor.

Bilindiği üzere bu kampanya İran'ı nükleer, füze ve bölgesel alanlardaki yasa dışı ve mantıksız talepleri kabul etmeye zorlamak amacıyla Mayıs 2018'de BERCAM nükleer anlaşmasından çekildikten sonra eski Amerikan Başkanı Donald Trump'ın başkanlığı döneminde başladı.
Eski ABD hükümeti, BERCAM nükleer anlaşmasından çekildikten sonra İran'a yönelik azami baskı kampanyası çerçevesinde İran'ın petrol satışlarını kısa sürede sıfıra indireceğini iddia etti ancak başarısız olunca Ocak 2021'de işine son vererek İran’ın dize getirme amacına ulaşamadı. Ayrıca İran, Amerikan’ın baskısına
rağmen petrol ihracatını başarıyla sürdürebilmiştir. İran'ın sergilediği bu duruşu azami direniş politikası çerçevesinde gerçekleştirilmiştir.
Biden yönetiminin yetkilileri ve bazı Amerikalı politikacılar, İran'a yönelik azami baskı kampanyası karşısında yenildiklerini defalarca itiraf etmişlerdir. Demokrat Senatör Chris Murphy, çeşitli tweet ve yorumlarda, Trump'ın nükleer anlaşmadan çekilerek İran'la daha güçlü bir anlaşmaya varılabileceği iddiasını yanlış buldu ve BERCAM’dan çekilmeyi, Amerikan dış politikasının son 50 yılının en aptalca kararı olarak nitelendirdi. Trump'ın İran'a yönelik azami baskı yaptırımlarından hiçbir şey elde edilmediğini ve
nükleer anlaşmadan çekilmenin İran'ı daha güçlü kıldığını itiraf etti.
ABD Başkanı Joe Biden'in BERCAM nükleer anlaşmasına dönüş bağlamında ilk sloganlarının aksine, Washington pratikte buna aykırı bir şekilde davranmış ve Trump yönetiminin İran'a yönelik aynı başarısız politikasını izlemiştir. İran'ın petrol ihracatına karşı yeni yaptırımların dayatılması da, İran'ın davranışını değiştirmede ve Amerika'nın taleplerini kabul etmede kapsamlı ve sözde felç edici yaptırımların etkinliği açısından Trump yönetiminin aynı etkisiz mantığına uyarak gerçekleştirildi. Özellikle İran'ın Washington'un BERCAM nükleer anlaşmasına dönme tekliflerine verdiği yanıt, Biden yönetiminin yetkililerinin Tahran'ın mantıksal ve yasal taleplerinden sapması konusunda umutsuzluğa düşmesine neden oldu.
İran İslam Cumhuriyeti, yaptırımların kaldırılmasına yönelik müzakerelerde, yaptırımların kaldırılmasını, BERCAM’ın kalıcılığına ilişkin garantilerin alınmasını ve Atom Ajansı'nın güvence taleplerinin kaldırılmasını doğrulamasını temel talepleri olarak belirlemiş ve İran milletine somut ekonomik faydalar getiren ikili bir anlaşmaya bazı kısıtlamalar karşılığında dönmeyi makul
gördüğünü ve kabul ettiğini vurguladı.