Macron'un, Avrupa'nın inşa kampanyası için ABD'ye karşı koyma vurgusu
(last modified Thu, 05 Jan 2023 16:07:45 GMT )
Ocak 05, 2023 18:07 Europe/Istanbul
  • Macron'un, Avrupa'nın inşa kampanyası için ABD'ye karşı koyma vurgusu

Fransa Cumhurbaşkanı, Avrupa ekonomisi ve güvenliğinin ABD'ye bağımlılığının azaltılmasına vurgu yaptı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron, Brüksel'in ABD'nin kendi firmalarını koruma politikası karşısında Avrupa'yı inşa etme projesini takip etmesi gerektiğini söyledi.

Fransız yetkili, bu kıtada, Avrupa'nın sınai şebekesini desteklemek, iş imkanı yaratmak ve ABD'nin politikalarına karşı rekabet gücünü artırma amacıyla Avrupa'nın ekonomik stratejisinin geliştirilmesine vurgu yaptı. Macron, küresel gelişmelere ayak uydurabilecek "Avrupa'yı inşa etme" ve ABD politikasına yanıt verme stratejisine ihtiyaç duymaktayız." dedi.

Macron tarafından gündeme getirilen Avrupa'yı inşa etmeye yönelik ekonomik stratejisi, aslında ABD'nin ekonomik politikalarına karşı koymak için bir girişimdir. Bilindiği gibi ABD, Avrupa menşeli ithal ürünleri karşısında kendi yerli ürünlerini desteklemekte.

Avrupa sınai güç dalgasının ABD yönetiminin yardımlarından ve ucuz enerjisinden yararlanmak amacıyla oluşabileceğinden duyulan endişe nedeniyle, geçtiğimiz aylarda, Avrupa sanayisinin korunması ve desteklenmesi ve dokunun muhafaza edilmesine vurgu yapmışlardır.

Macron tarafından sunulan Avrupa inşası düşüncesi, ilk kez gündeme getirilmiyor. Daha önceleri de 2014 yılında "AB yapımı" etiketinin ürünlere yapıştırılması önerildi. Ancak son senelerde, Avrupa sanayisinin ucuz enerji sunan ülkelere göç etmesinden duyulan endişe nedeniyle, bu kez bu düşünce daha fazla ilgi çekmekte.

Avrupalı yetkililer, enerji fiyatlarının oldukça arttığı bir sırada, Avrupa sanayisini ve AB içinde üretilen ürünlerin desteklenmesine vurgu yapmaktalar. 

Burada önemli bir konu şu ki, AB son senelerde defalarca küresel güçlerce çeşitli tehditlere maruz kalmıştır. Bir yandan Ukrayna savaşı ve AB'nin Rusya'ya karşı yaptırımları, Avrupa'ya Rus enerjisinin ihracatının tümüyle kesilmesi meselesini daha ciddi hale getirmiş, diğer yandan da Çin ile ekonomik münasebetler, Avrupa'nın dünyanın en büyük ekonomisine bağımlılığının artabileceğine dair endişeleri tırmandırmış bulunuyor.

Bu tehditlerin yanısıra, ABD yönetiminin korumacı politikası, Avrupa ekonomisi ve sanayisi için bir tehdide dönüşmüştür. Bu politika ABD'nin eski başkanı Donald Trump döneminde başladı ve Avrupa'ya bedeli oldu. Trump, aslında Avrupa'ya karşı ticaret savaşı başlattı, ancak AB'nin üst düzey yetkililerinin Washington ziyaretleri ve Trump ile yaptıkları ikili anlaşmalar sonucu bu biraz yatıştı. Ancak gelinen aşamada, Biden döneminde Atlantik Okyanusu'nun iki kıyısı arasında ticaret savaşı ateşi ABD'de enflasyonu düşürme yasasının onaylanmasıyla alevlenmekte.

Bu yasa aslında yüzlerce milyar dolarlık yatırım ile çevresel ve toplumsal reformları içeren bir programdır. ABD Kongresi geçen yaz, Biden yönetiminin enflasyonu düşürmek, iklim değişikliğiyle mücadele ve büyük firmaların vergisini arttırmak için bu kararı onaylandı. 

Bu mesele, Avrupalı yetkililerin sert tepkisine yol açmıştır. Macron'un son açıklaması da üst düzey Avrupalı bir yetkilinin AB'nin dış tehditlere karşı bağımsızlığının artması gerektiğine dair ortaya koyduğu en yeni yaklaşım sayılıyor.

Demek ki, Fransa ve Almanya başta olmak üzere Avrupa ve AB liderleri, ABD Başkanı Biden'in Atlantik kıyıları arasında yeniden yakınlaşma olacağına dair sözlerine güvenmiyorlar. Biden aslında, Avrupa'ya karşı ticaret savaşı başlatabilecektir./