Ajans Yönetim Kurulu toplantısında Rusya ve AB'nin Bercam ile ilgili tutumları
(last modified Wed, 08 Mar 2023 17:52:55 GMT )
Mart 08, 2023 19:52 Europe/Istanbul
  • Ajans Yönetim Kurulu toplantısında Rusya ve AB'nin Bercam ile ilgili tutumları

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu'nun üç aylık toplantısında Rusya ve Avrupa Birliği, yaptırımların kaldırılması ve Bercam'ın yeniden canlandırılması konulu müzakerelere dönüş doğrultusundaki tutumları dikkat çekti.

Rusya, Atom Enerjisi Kurumu'nun Yönetim Kurulu toplantısında, Batılı ülkelerden Viyana  yaptırımların kaldırılması için müzakerelere geri dönmelerini istedi. Viyana merkezli   uluslararası kuruluşlardaki Rusya'nın temsilcisi "Mihail Ulyanov", Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu toplantısında Batılı ülkelerin İran'ın nükleer programına ilişkin iddialarına yanıt verdi ve iddia edilen endişelerin giderilebilir olduğunu söyledi.
Ulyanov yaptığı açıklamada, "Bunun gerçekleşmesi için Viyana müzakerelerine katılanların Viyana'ya dönmesi ve Bercam'ın yeniden canlandırılmasıyla ilgili karar taslağını birkaç gün içinde tamamlaması gerekiyor." dedi.

Öte yandan Avrupa Birliği, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu toplantısında yayınladığı bildiride Brüksel'in Bercam'ı uygulamak için siyasi ve diplomatik yatırımlar yapacağını duyurdu. Bildiride şu ifadelere yer verilmiştir: "Güvenlik önceliği olarak AB, İran'ın nükleer silah edinmemesini sağlamak için İran'ın nükleer programına ilişkin gerekli kısıtlamaların uygulanmasını yeniden sağlamak için diplomatik ve siyasi yatırım yapmaya devam edecektir."
Brüksel bu bildirisinde, İran'ın nükleer faaliyetlerinin artması sonucunda bölgede bir nükleer silahlanma krizi riskinin arttığını iddia etti.

Rusya ve Avrupa Birliği'nin Bercam nükleer anlaşmasına yönelik olumlu tutumu ve buna geri dönme ihtiyacı birkaç olay ışığında incelenebilir.

Öncelikle, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü Rafael Grossi'nin geçtiğimiz günlerde Tahran'a yaptığı ziyaret ve İran ile Ajansın arasındaki işbirliğini ve etkileşimlerini artırmaya yönelik ikili anlaşma, İran'ın iddia edilen sorunların çözümündeki iyi niyetine dair olumlu bir mesaj olup İran'ın barışçıl nükleer faaliyetleri hakkında bir şeffaflığı ortaya koymuştur  Gözlemcilere göre bu, UAEA'nın Yönetim  Kurulu'nun mevcut toplantısında İran aleyhine bir karar çıkarma olasılığını ortadan kaldırmıştır.

 

4+1 grubu üyesi Almanya, Fransa ve İngiltere'den oluşan Avrupa troykası ve Avrupa Birliği için elbette geçerli olan ikinci mesele ise  Amerika liderliğindeki Batı'nın tam desteğinin eşlik ettiği İran'daki son karışıklıklar ve isyanlar neticesinde İran İslam Cumhuriyeti nizamının  zayıflaması konusunda yaşadıkları hayal kırıklığıdır. Batılılar, son isyanların İran'a baskı uygulamak için en iyi fırsatı sağladığı görüşündeydiler ve bu anlamda Batılı yetkililer, özellikle Amerikalılar, Bercam müzakerelerinin artık öncelikleri olmadığını ve gündem dışı kaldıklarını defalarca açıkladılar. Ancak şimdi İran'daki kaos yaratma projesi başarısızlığa uğradığına göre, siyasi, güvenlik ve hatta ekonomik çıkarlarını Bercam'ın yeniden canlandırılmasında gören Avrupalılar, bir kez daha Avrupa Birliği'nin üst düzey yetkililerinin açıklamalarında ve ayrıca Bercam Nükleer Anlaşmasının yeniden canlandırılmasının önceliğine ve bunun desteklenmesine ilişkin açıklamalar siyasi ve diplomatik olarak vurgulanmaktadır.

Bu bağlamda, AB dış politika sorumlusu Josep Borrell'in İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile Ürdün'de yaptığı son görüşme ve Bercam  müzakerelerinin yeniden başlatılması talebi , Avrupalıların İran'a yönelik olumsuz ve sonuçsuz yaklaşımlarının netice vermemesi ve bunun sonucunda Tahran'la etkileşim ve müzakere yoluna dönmeleri bir hayal kırıklığının göstergesidir.
Borrell bir tweet'te şunları yazdı:" İletişimi açık tutmamız ve Viyana müzakerelerine dayalı Bercam'ı canlandırmamız gerektiğine karar verdik."

Aslında bu açıklamada Avrupa Birliği ve Avrupa Troykası sözleşmesinin ihlalinden bahsetmiyor.

Amerika'nın Bercam'dan çekilmesinin ardından Avrupalılar, tek taraflı Amerikan yaptırımlarının olumsuz etkilerinin azaltılması alanında vaatlerinin hiçbirini yerine getirmemiş, İran'ın Bercam'daki taahhütlerini kademeli olarak azaltması doğrultusundaki adımları ise Batı tarafından  tutulmayan sözlere verilen bir tepkiydi.