Pars Today

Ukrayna'daki kanlı savaşın üzerinden yaklaşık 22 ay geçtiği bir sırada bu kanlı çatışmanın sona ermesine dair bir umut yok. Batılıların Gazze savaşına müdahil olması onların dikkatlerini fiilen Ukrayna savaşından uzaklaştırdı ve bu durum Batı yanlısı Kiev hükümetinin daha da fazla hayal kırıklığına uğramasına neden oldu.

 Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergei Ryabkov, 29 Kasım Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Batılı ülkelerin Moskova tarafından kesinlikle kabul edilemez tutumu nedeniyle Ukrayna'da gelecek yıl ateşkes ihtimalinin bulunmadığını söyledi.

Üst düzey Rus diplomat, Batı medyasının Amerika'nın savaşı sona erdirme çabalarına ilişkin iddialarına rağmen, Çarşamba günü yayınlanan "İzvestia" dergisine verdiği röportajda Rusya'nın NATO ve Ukrayna ile ilişkileri hakkındaki görüşlerini dile getirdi.

Ryabkov, "Maalesef Amerika, Zelensky'nin barış formülünü slogan olarak tekrarlayan ve bunun barışın olası temeli olduğunu iddia eden bir gruba liderlik ediyor." açıklamasında bulundu.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyi tarafından önerilen barış formülü, Ukrayna'nın 2014 öncesi sınırlarına geri dönmesini, Moskova'dan savaş tazminatı talep edilmesini ve Rus yetkililerin uluslararası mahkemelerde yargılanmasını içeriyor. Moskova bu planı reddetti ve bunun gerçeklikten uzak olduğunu söyledi.

Ukrayna'nın 2023'ün ortasında farklı cephelerde başlayan karşı saldırılarının bariz başarısızlığı dikkate alındığında Batı'nın umutlarını karşılayamadı. Şimdi Amerika, bazı Avrupa ülkeleriyle birlikte Rusya ile ateşkes sürecine girmek ve bir barış anlaşması imzalamak için Kiev'in onayını almaya çalışıyor.

Görünen o ki, Ukrayna'nın batılı destekçileri, barışın Kiev'in öngördüğü şartların yerine getirilmesine bağlı olmasına rağmen, Rusya ile barış müzakerelerine yöneliyor. Bu bağlamda Amerika ve Almanya, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'yi Rusya ile müzakereye zorlamak için gizli çaba harcıyor.

Aralarında Zelensky'nin de bulunduğu üst düzey Ukraynalı yetkililer, geçtiğimiz günlerde Ukrayna güçlerinin yaz aylarındaki başarısız karşı saldırılarının Batılı ülkelerin ülkeye yardım gönderme isteğini azalttığını itiraf etti. Bu bakımdan Washington ve Berlin'in Ukrayna'ya silah gönderme şekli öyle ki Kiev kaybettiği toprakları geri alamayacağını anlıyor.

Birkaç hafta önce AB dış politika sorumlusu Josep Borrell, ABD'nin Ukrayna'ya yaptığı yardımın muhtemelen azalacağı konusunda uyarmıştı. Bu birliğin üyelerinin bu azalmayı telafi etmek için gerekli siyasi hazırlığa sahip olmaları gerekmektedir.

Bu engellere ve Batı'nın geçmişte olduğu gibi askeri yardım ve silahlara devam etme konusundaki açık isteksizliğine rağmen, Ukraynalı yetkililer Rusya ile barış görüşmelerini reddediyor.

Kiev, Rusya-Ukrayna savaşının başlangıcından bu yana Ukrayna'ya silah sevkiyatını defalarca artıran Batılı müttefiklerin yardımının ülkenin ordusu için belirleyici bir rol oynadığını defalarca vurguladı. Aynı zamanda, Ukraynalı yetkililer daha fazla miktarda ve daha modern türde teçhizat ve mühimmatın teslim edilmesi konusunda ısrar ediyorlar.

 Aksa Tufanı operasyonu ve Gazze savaşı sonrasında Zelensky, müttefiklerin vaatlerine rağmen Batı'nın Kiev'e verdiği desteğin azalacağı yönündeki endişesini defalarca dile getirdi. İsrail'in Hamas'a yönelik askeri operasyonunun başlamasından bu yana daha az top mermisi aldığını açıkladı.

Ukrayna Devlet Başkanı, Ukrayna'nın Rusya ile savaşının devamında Amerika öncülüğünde  Batı'dan gelen yardımın hayati rolünü kabul ediyor ve bu yardımın kesilmesi halinde Kiev'i savaş cephelerinden çekilmeye zorlaması, 22. ayına giren Ukrayna'daki kanlı savaşın devamında Batılıların ne kadar temel bir rol oynadığını gösteriyor.

Amerika, Batı bloğunun ve NATO'nun başı olarak, Rusya'yı olabildiğince zayıflatmak, Ruslara insan ve teçhizat kaybı yaşatmak amacıyla Ukrayna'daki savaşın kapsamını genişletmeye devam etmek için elinden geleni yaptı.