Pars Today

Sömürgeciliğin acıları ortadan kalkmadıkça dünya dinmeyecek.

Bu bağlamda, Arjantin'in Malvinas Adaları, Güney Georgia ve Güney Sandviç Adaları (Georgias del Sur y Sandwich del Sur) ve çevredeki deniz alanı üzerindeki egemenliğinin, ülkenin ulusal topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak dikkate alınması, dünya ülkeleri tarafından vurgulanmalıdır.

Arjantin'in İspanya'dan bağımsızlığıyla birlikte Arjantin topraklarının bir parçası olan bu ülkenin adaları da serbest bırakıldı.

Bu süreçten yalnızca birkaç yıl sonra, yani 1830 civarında, o zamanki Britanya krallığı bir dizi Arjantin adasına saldırdı, Arjantinli yetkilileri görevden aldı ve sakinlerini sürgüne gönderdi ve daha sonra adını Falkland olarak değiştirdi. O tarihten bu yana Arjantin halkı bu toprakların geri verilmesini talep etti ancak İngiltere adalarla ilgili müzakerelere başlamayı bile kabul etmedi.

Ne yazık ki Britanya, her zamanki sömürge uygulamaları gibi adada haksız ve alışılmadık bir askeri varlığını sürdürüyor ve bu şekilde söz konusu bölgede büyük gerilim yaratan manevralar ve tatbikatlar yürütüyor; Birleşmiş Milletlerin ve diğer uluslararası kuruluşların sayısız kararlarının taleplerinden bir tür kasıtlı ayrılma niteliğindeki eylemler.

Hatta İngilizlerin Güney Atlantik Okyanusu'ndaki son derece tehlikeli militarizasyon projesinde, bu ülke geçen yıldan bu yana Arjantin adalarına üçüncü bir güvenlik gücü yerleştirdi.

İngiliz askeri varlığı, diğer hükümlerin yanı sıra, diğer ülkelerin, özellikle de askeri açıdan önemli ülkelerin dikkatli hareket etmesini ve Güney'e saygı duymasını gerektiren Genel Kurul'un 41/11 (Güney Atlantik Barış ve İşbirliği Alanı) kararıyla da çelişiyor. Atlantik bölgesini bir barış ve işbirliği bölgesi olarak görmek, özellikle söz konusu bölgedeki askeri varlığının azaltılması ve ortadan kaldırılması yoluyla mümkündür. Britanya, Arjantin'in egemenliği konusunda müzakerelerin yeniden başlatılması yönündeki taahhüdünü yerine getirmeyi reddetse de, bu sömürge ülke de tek taraflı adımlar atıyor. Bu önlemler, Arjantin ulusunun o bölgedeki yenilenebilir ve yenilenemez doğal kaynaklarının araştırılmasını ve işletilmesini içermektedir.

Ancak Arjantin güç kullanımını itidalle reddetti ve bu çatışmaya barışçıl bir çözüm bulmanın bir yolu olarak ikili müzakerelere olan arzusunu sürekli olarak dile getirdi.

Arjantin ile İngiltere arasında Malvinas Adaları yüzünden yaşanan savaşın üzerinden 40 yıldan fazla zaman geçti.

Neyse ki, bu Güney Amerika ülkesi, Arjantin ulusunun tüm toprakları üzerinde "tam egemenliği" yeniden kazanmaya yönelik sürekli mücadeleyi durdurmadı.

İngiltere ile Arjantin arasında Malvinas Adaları (sömürge adı Falkland) konusunda yaşanan anlaşmazlığın yaklaşık iki yüzyıllık bir geçmişi var. Daha doğrusu bu tartışmanın kökeni 1820 yılına kadar uzanıyor. Londra ile ihtilaflı adalar arasındaki mesafe 12.000 kilometreden fazla olmasına rağmen İngiltere, burayı ilk kez 1592'de bir İngiliz denizcinin keşfettiğini ve neredeyse bir yüzyıl sonra 1690'da ilk İngiliz'in söz konusu adalara ayak bastığını iddia ediyor.

İlginç bir şekilde Britanya sömürgeci keşif ifadesini kullanıyor. Sanki asıl insanlar orada kaybolmuş ve Avrupalılar onları keşfederek dünyaya ve insanlığa geri getirmişler.

Uzmanlar, İngilizlerin Malvinas Adaları'nı işgalindeki asıl amacın, dünyadaki beş stratejik boğazdan biri olarak kabul edilen bu boğazı kontrol altına almak olduğuna inanıyor.

İngiltere, bu adalar üzerindeki egemenliğine dayanarak Antarktika'nın ve bu bölgedeki balıkçılığın büyük bir kısmına sahip olduğunu iddia ediyor.  Kıyı sularının bir kısmında petrol ve doğalgaz kaynaklarının bulunması bu adaların stratejik konumunu artırmış, bu bölgenin zengin enerji kaynaklarına erişimi İngiltere'nin eski sömürge döneminden kalan bu hakimiyetini sürdürmesini sağlamıştır.

İngilizce'de Falkland Adaları (Falkland Adaları) ve İspanyolca'da Malvinas (Islas Malvinas), Güney Amerika'da Güney Atlantik Okyanusu'nda yer alan bir takımadadır ve merkezi "Stanley" şehridir.

Bu alan, Arjantin'in doğu kıyısından 483 kilometre uzaklıkta bulunan ve toplam 12.173 kilometrekare alana sahip iki büyük ve önemli ada olan Doğu Falkland ve Batı Falkland ile yaklaşık 776 küçük adadan oluşmaktadır. İngiliz sömürgeciliği ile bu adalar arasındaki mesafe 12 bin kilometreden fazla olmuştur.

Elbette dünyada farkındalığın artması ve eski sömürgeciler üzerindeki baskıyla birlikte Malvinas Adaları'ndaki İngiliz sömürgeciliği sona erecek ve bu adalar asıl sahiplerine ulaşacak.

Bu da dünyanın özgürlük tutkunu ülkelerinin işbirliğini gerektiriyor. İran'ın Malvinas Adaları'nın özgürlüğüne ciddi desteğinin nedenlerinden biri de sömürge egemenliğini azaltarak dünyayı daha fazla istikrar ve barışa doğru taşımaktır.